Babası tarafından terk edilmiş bir kız... Annesinin ölümünü izlemiş bir çocuk... ikiside tek bir şey istiyor İNTİKAM!
"Sen bi kere o oku kalbime sapladın ister bacağıma ister kafama sapla çıkarır eline verirdim Ay Perisi..."
Çisemin evinin önündeydim.ve düşündüğüm tek birşey vardı o kız kimdi?.5 dakika sonra çisem her zamanki prenses haliyle karşımdaydı.elinde büyük bir çanta taşıyodu umarım düşündüğum şey değildir...
"Selammm güzelim" "Selam çiçeğim, tek birşey sorucam o elindeki ne?" "Yayın ve okun"tahmin etmiştim, biz çisemle okçuluk kursunda tanışmıstık ben o zaman yarışmalara hazırlanıyordum. Hocam Çiseme öğretmek için beni seçmişti ve kaynaşmıştık.fakat ben bırakmak istedim, Çisemde bensiz gitmek istemeyince ikimizde ayrıldık.
"Okuldan sonra ok atmaya gideceğiz yehuu!" "Söyleseydin etek giymezdim aynı zamanda yaraların daha iyleşmedi" "Ben iyiyim zaten benle atmıcaksın " "Senle atmayacaksam kimle atıcam çiçek?düşündüğüm kişiyi söylersen yemin ederim çığlık atarım" "Pars'la atıcaksın"ve büyük bir çığlık attım söyledigine pişman edecek kadar "Rüyanda görürsün Çisem Yosun Darin" "O rüya gerçek olucak Mehir Yılmaz"
10 dakika sonra okulun önüne vardık.arabadan inip Çiseme inmesi için yardım ettim."şu bacağımda hala iyileşmedi sanada yük oluyorum."ona akıp gülümsedim."o nasıl söz Çisemim ben halimden çok memnunum." Çisemin yüzü bir anda soldu."Noldu bembeyaz oldun."dedim.yeri işaret etti baktığımda ise damarlarımda akan kanların durduğunu hissettim. ÖnümdeYerde kanlar içinde Elif hocayı gördüm kafamı kaldırdığımda ise yerde yatan onlarca insanı.
"Çisem yayımı ver ve arabaya saklan"fazla cesur olduğumu biliyodum ama korumam gereken biri vardı.Çisem lafımı ikiletmeden yayı verdi ve arabaya geçti.yayı çektim ve dolaşmaya başladım.bastığım her yer kanlıydı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir anda karşımam eli silahlı 5 adam çıktı."Görüşmeyeli uzun zaman oldu Mehir"onları tanımıyordum ama kada duran dövmeli adam tanıdık geliyodu."sanırım biriyle karıştırdınız beyler"öndeki bana doğru bir adım attı"hiç sanmıyorum,nefret dolu bakışlar, gri gözünü saklamak için takılmış kahve rengi bir lens, koyu siyah saçlar, babandan aldîğın çekik gözler işte sen ucube mehir yılmazsın", yayımı suratına doğru tuttum"Eğer bir daha hakkımda kötü birşey söylersen bu oku beynine saplarım"e bir gözüm grimsi beyzadı bu yüzden ucube lakabı almıştım, vampir gibi siyah saçlarım vardı ve bunu yüzüme vurmayan tek tük insanla beraberdim.
Adamlar silahlarını yüzüme doğrulttular.ancak bir anda göz bebekleri büyüdü ve aşagıya doğru indirdiler. Arkama baktıģımda tetiği çekmiş bir vaziyette Akayı gördüm. yüzünde sürekli taktığı maskesi vardı.ne zaman yüzünü gòrcem ben bu adamın ya.arkadaki liderleri olduğunu tahmin ettiğim adam elini kaldîrdı ve adamlarına geri çekilmelerini işaret etti ve bize doğru birkaç adım attı.
"Ooo kimleri görüyorum Akay bey sonunda dünyaya dönmüşsünüz"birbirlerini tanıyolardı. Akay silahı dahada sıkı tuttu ve adamın kafasına yaklaştırdı."Uzun zaman oldu Korel Barçın"adın söylediği anda başımın arkasına ok batırıyolarmış gibi hissettim ancak belli etmemeye çalıştım. Yukarıdan bir ses geldi kafamı havaya kaldırdım çatıda Akayı hedef almış bir keskin nişancı duruyodu korel bana baktı sırıttı ve Akaya geri dömdü,Kalbime gelen ilk şeyi yaptım yayı çektim adamın karnını hedefledim ve oku bıraktım adam saniyeler içinde acıyla yere yığıldı.
Yukarı baktılar Korel sinirle dişlerini sıktı çok kızmıştı elini kaldırdı adamlar silahları bana doğrulttular gram korkmuyodum"Abimi öldürdün yetmiyomuş gibi bide adamıma ok sapladın" bana yaklaştı doğru elini kaldırdı tam vuracakken Akay tuttu ve bilegini döndürdü"birdaha Mehire dokunmaya kalkarsan elini birdaha göremessin piç".birkaç saniye sonra polis sirenleri duyuldu. Adının Korel olduğunu öğrendiğim adam ve örgütü kaçışmaya başladılar "Daha işimiz bitmedi Mehir Yılmaz"yüzüme alaycı bir gülümseme yerleştirdim "bekleyeceğim seni Korel Barçın"gözden kaybolduklarında dizlerimin üzerine çöktüm gücüm tükenmişti.Akay halimi farketti ve yanıma doğru yaklaştı, yere çöktü ve yüzümü ellerinin arasına aldı."Mehir bana bak geçti gittiler yanındayım"gözlerim doldu."Akay ben az önce birini mi öldürdüm?"Akay beni kendine çekti ve sarıldı.
"Doğru olanı yaptın güzelim eğer o adamı öldürmeseydin şuan sana sarılamazdım"haklıydı."hem sen aklına göre değil kalbine göre hareket ettin "yine haklıydı onu kurtarmayı ben seçmiştim bîrakabilirdim ve adam Akayı öldürebilirdi. Akayın boynuna daha sıkı sarıldım.arkamdan bir ses yükseldi.
"Mehir! Yardım et lütfen"Keremin sesiydi.arkamı döndüm karnı kan içerisindeydi.bana doğru gelirken arkasına eli silahlı bir adam kereme yaklaştı, Akay arkasını döndüğü gibi tetiği çekti gözünü bile kırpmadan adamın kafasına sıktı.yüzüme birkaç damla kanı gelmişti Akay bunu farketti."Özür dilerim çok özúr dilerim bir dahakine senden uzakta kafasına sıkıcam söz"cebinden bir mendil çıkarıp yüzümü nazikçe sildi.gülümsedim Akay'ın çok yumuşak bir kalbi vardı.bir karıncayı incitse saatlerce özür dileyebilirdi ama sevdiklerine dokunulduğunda başka birine dönüşüyordu...
Koşarak keremin yanına gittim.Akay arabadaki arkadaşına seslendi. Yanımıza gelip keremi kucağına aldı aldı.bana bakıp göz kırptı"Selam güzellik, bunlar bittikten sonra bir kahveye ne dersin? ben ısmarlıcam söz" göz devirdim. Onu biraz inceleyince Akaya ne kadar çok benzediğini fark ettimh sadece gözleri mavimsiydi.Akay ensesine güzel bir yapîştırdı."yürü Ege yoksa seni bir kaşık kahvede boğarım"kıkırdadım.Arabadan Çisem indi, titriyodu."Mehir!"dedi.koşarak bana sarıldı.ellerimi üstüne sürmemeye çalıştım elbisesini kirlenmesinden nefret ederdi."Sarıl bana Mehir şuan kan lekesi çokta umrumda değil"sımsıkı sarıldım.
"Çisem!"seslenen beli tutulmak üzere olan Ege'nin kucağındaki Keremdi."Kerem! noldu sana sevgilim "çisem sinirle yerinden fırladı Akayın üstüne yürüdü."Eğer bu işin içinde sen varsan kendini ölmüş say Akay"Akay süt dökmüş kediye benziyodu ben bile çisemden bu kadar korkmuyodum."yengem canım yengem bak egenin bel fıtığı yakın tamam bak söz bu işin içinde ben varsam sık kafama olurmu?"Çisem Akaydan uzaklaşıp kereme döndü.5 dakika sonra toparlanıp Akayın evine doğru yola çıktık.çünkü eğer kendi evime gidersem beni ihbar ederlerdi.Eve vardığımızda berbat durumdaydık Ege keremin yarasını temizledi ve sardı. Ege bizden 3 yaş büyüktü aynı zamanda atanamamış bir doktordu.
"Al kahve iyi gelir eneji verir"gelen Ege'ydi.gülümsedim. "Teşekkürler zahmet etmeseydin" "Ne zahmeti canım belki bir cafede içmedik ama buda güzel ama söz ısmarlıcam sana" Ege'de Akay kadar yumuşak kalpliydi."Mehir Ege hadi gelin yemeğe"ve ikinci annem Çisem "ellerimi yıkayıp geliyorum"Akay'ın yanına gittim."Akay lavabo nerede? " "Yukarıda sağda"teşekkür edip yukarı çıktım.lavaboya geldiğimde sağda lila, kelebekli bir kapı duruyordu.
Hayır Mehir kapıyı açmamalısın.ama çok merak ediyordum o kapının arkasında o gördüğüm sarışın kızmıydı acaba?daha fazla dayanamayıp kapıyı araladım...
arkadaşlarrr yeni bölüm geldi umarım beğenisinizzzz yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınnn
