2.Bölüm "Peki ya dostsa?"

46 9 14
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şarkı: I monster- Who is she?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şarkı: I monster- Who is she?

2| BÖLÜM

"Yapma! Yalvarırım dur!" Saçma haykırışlarına büyük bir kahkaha attım. Elimdeki zincirlere bağlı olan köpeklerime baktım. Onlara bu zevkli yemek için üç fazla yemek vermemiştim muhtemelen adamı parçalamak istiyorlardı.

Adam korkuyla gözlerini bir köpeklere bir de bana çeviriyordu. Adımlarımı yavaş yavaş ona doğru götürürken köpekler peşimden geliyordu. "Hmm düşünüyorum." Ona doğru giderken topuklu ayakkabımın sesi vardı odada. Merakla cevabımı bekliyordu.

Gözlerimi onun dövülmekten moraran gözüne çıkarttım. "Hayır." Dememle köpekleri salmam bir oldu. Beş köpek aniden vahşice adamın üzerine atlamış etini koparıyordu. Ellerimi koynuma koyarak bu görüntüyü izledim.

Hepsi bunların bedelini ödemeliydi. Milyonlarca kadının canını yaktıktan sonda ellerini sallaya sallaya gezemezlerdi. Gezmemeliydi.

Köpekler karınlarını doyurduktan sonra masanın üzerindeki fotoğraf makinesini elime aldım. Adamın yerde kalan cesedinin fotoğrafını çekip albümüme ve listeme ekleyecektim. Çektikten sonra makineyi geri yerine koydum.

Yandaki benzini almış adamın cesedinin üzerine döktükden sonra ateşe verdim. Sonra külleri ve parçaları almış ezici makinenin içine atmıştım. Yerin üzerindende geçtikten sonra burda işim bitmişti.

****


Depodan çıkıp duşa girdim. Duştan sonra üzerimi giyinip arabayla işe gitdim. Şirketten içeri girdikten sonra hemen yerimi almış bilgisayarda işlerimi halle etmeye başladım. Kısa süre içerisinde yanıma iş arkadaşlarım gelmişti.

"Erkencisin?" Onaylar şekilde mırıltılar çıkararak işime devam ettim. Amma dikkatimi dağıtan şey konuştuklarıydı.

"Ne? Yine mi birilerini öldürmüş." Adam ellerini pes edermişcesine dizlerine vurdu. "Bu kaçıncı ceset lan. Adam eğlencesine insan öldürüyor."
Kız ortaya girerek. "Ama öldürdüyü kişiler normal değil ki. Hepsi berbat adamlar. Tabi adam denilirse."

Yanındaki adam ona dönmüş "Gerçekten burda bir katili mi savunacaksın?" Kız gözlerini devirerek masaya doğru yürüdü.

"Savunmuyorum sadece öldürdüyü kişiler zaten iğrenç insanlar neden onu yakalamaya çalışıyorlar ki. Temizlik yapıyor sonuçta."

Adam " Ne temizliyiymiş o?" Kız eline dosyayı alarak " Dünyayı orospu çocuklarından arındırma temizliği." Sinirle adımlarını ofise doğru yöneltti. Adam yüzünü buruşturarak önüne döndü. Ofisteki televizyonda haberlerin sesi kulağıma dolmuştu.

'Geçen gece saatlerinde XXX şirketinin Ceosu Lee Hyuk'un ortadan kayb olduğu açıklandı. Söyletiye göre iş için şirkete gideceğini beriltmiş ama çalışanlar o gün şirkete hiç gelmediğini açıkladı. Soruşturma devam ediyor.'

Yalancı piç diye geçirdim içimden. Bu an telefonuma bilinmeyen bir numaradan mesaj geldi. 'Güzel oynamışsın neredeyse adamın gerçekten kayb olduğuna inanıcam'.

Gelen mesajla bedenimi stres kaptı. Birinin görmesi imkansızdı. En azından normal birinin. Telefonu alıp kendimi arabaya attım işim bitmişti zaten. Anı heyecanla arabayı hızla eve doğru sürdüm. Arabayı sürerken bir şey fark ettim. Arkamda sabahtan beni takip eden bir araba.

Hızla telefonu elime alıp Jennie'yi aradım. "Efendim?" Hızla arabayı sola doğru kırdım gerçekten beni takip ediyormu görelim. "Sanırım beni bir araba takip ediyor ve Lee Hyuktan haberi var." Binanın etrafında tam tamına boşa üç tür attım. "Sanırım değil araba gerçekten beni takip ediyor."

Karşı taraftan bir küfür geldi. "Bekle yerini tespit edip icabına bakarız." Bir dakika sonra Rosé aramıştı. "Jisoo arabayı geniş ve uzak bir yere çek." Dediğini hemen yapmış arabayı şehirden uzak yere sürmüştüm araba hâlâ arkamdaydı.

"Ros- " Ağzımı açıp tam bir şey söyleyecekken arkamdaki araba havaya uçtu. Şaşkınlıkla arabaya bakarken telefondan ses gelmişti. "E bir yemek ısmarlarsın artık." Sırıtıp telefonu elime aldım. "Deli kız." Arabayı partlatmıştı.

Eve gelmiş kızları almış yemeğe götürmüştüm sözümü tutardım. Lüks bir restoranda oturmuştuk. Masanın üzeri çeşit çeşit yemeklerle doluydu. Lisa şarabından bir yudum alarak. "Adamın kim olduğunu bilmiyor musun? Sadece öyle mi yazmıştı."

Ağzımdaki lokmayı yutup çatalı bıraktım. "Numarada hiç bir şey kayıtlı değildi belli ki özel bir numaraydı. Kendisini gizlemeyi iyi becermiş." Rosé "Peki sizce kim ola bilir? Son zamanlarda düşman kazandığımızı sanmıyorum."

"Evet haklısın zaten bir düşmanımız vardı o da belli." Ortamda kısa bir sessizlik oldu. Jennie ellerini önünde birleştirip kaşlarını çatarak sordu.
"Peki ya dostsa?" Söylediği şeyle telefona bir bildirim geldi. Yazılan şeyi kızlara da gösterdikten sonra ortamda herkes sessizce bir birinin gözlerine bakıyordu.

'Güzel tahmin.'



Fic tutmadı ya. Okuma böyle az olursa yazma hevesimin olacağına inanmıyorum açıkçası ama eğer durum iyiye giderse yazmaya devam edicem. İnşallah iyi olur.

Görüşürüzzzz<3
Tt:Soyaeswie

Born Red // Texting+Düz Yazı✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin