3.Bölüm:Yemek

1.6K 150 38
                                    

"Muhakkak ki tüm insanlar gibi seninde bir ruhun var fakat sen bunun farkında olmadan gitmeyeceksin. Söz sana bir ruhun olduğunu göstereceğim..."

Arkamı dönüp, ona tehtditkâr bir bakış attım. "Eğer bir an önce yemek yemeyeceksek, ben eve gidiyorum." Ellerini kaldırıp, ağzına fermuar çekti. Yaptığı hareketle, dudaklarımın kenarı yukarı doğru kıvrıldı. "Ee, nereye gidelim?" Diye sorduğunda omuzlarımı silktim. "Buna sen karar vermeliydin," dediğimde yüzünü düşürdü. "Ne sevdiğini bilemedim. Hem Sera'da bana senin nelerden hoşlandığını anlatmadı." Gözlerimi büyütüp, suratına aval aval baktım.

"Sera benim hakkımda sana ne anlattı?" Ani sorumla, yüzünde bir sırıtış belirdi. Bakışları bir an karşıya kaydı. Sonra beni belimden tutarak, kendine çekti. Kafam göğsüne çarptığında, yüzümü buruşturdum. Tam onu ittirmek için hareketlenmiştim ki, duyduğum ses ile çığlık attım.

"Kuzey kurtar beni şu şeyden," diye bağırırken, Kuzey'in sesini duydum. "Gitti,' derin bir nefes alıp, Kuzey'in kollarından ayrıldım. "Neydi o öyle be!" Ben söylene söylene ilerlerken, Kuzey arkamdan bana gülüyordu. "Sadece bir köpekti. Abartmaya gerek yok." Arkamı dönüp Kuzey'e öldürücü bakışlarımı yolladım.

"Her neyse, kokoreç yemeye ne dersin?" Kuzey'in teklifini başımla onayladım. "İleride bir kokoreççi var. Kuzenimin mekanı. İstersen oraya gidelim." Ellerimi gökyüzüne doğru kaldırıp, hayıflandım. "Gidelim, gidelim. Gidelim ki bir an önce senden kurtulayım."

"Aa, öyle deme ama. Bulmuşsun yakışıklı elemanı, hayıflanıyorsun." Kuzey'in söylediğini takmayıp, ileride gözüken kokoreççiye doğru gitmeye devam ettim. En sonunda mekana vardığımızda, derin bir nefes aldım. Kuzey benden önce girip birkaç kişiye selam verdi. Onu takmayıp boş masalardan birine yöneldim.

"Kızım bir bekle beni ya! Ne kadar açmışsın sen." Kuzey'in sesini duymazdan gelmeye çalışmıştım. Ama en fazla bir dakika durabildiğimi düşünüyordum. Belki de bir dakika bile olmamıştı. Ama ne yapayım, çocuk resmen bana ayı muamelesi yapıyordu!

"Kuzey, yemekleri söyle gelsin. Yoksa ben çekip gidiyorum şimdi!" Dişlerimin arasından söylediğim şey Kuzey'i güldürdü. "Gülmesene, hadi!" Kuzey başını sallayıp, eliyle garsonu çağırdı. Siparişleri verdikten sonra, bana döndü.

"Sera aslında bana senin hakkında fazla bir şey anlatmadı." Söylediği ile sandalyemde biraz daha öne doğru geldim. "Ne anlattı mesela?" Kuzey arkasını yaslanıp düşünür gibi yaptı.

"Mesela... Buz pateni yapmayı çok sevdiğini, küçükken seni köpek ısırdığı için köpeklerden çok korktuğunu, kitap okumayı çok sevdiğini, Sabahattin Ali hayranı olduğunu, en sevdiğin kitabın Kürk Mantolu Madonna olduğunu, o kitabı her gün baştan sona bir kere daha okuduğunu, ayrıca Ferdi Tayfur'a ölüp bittiğini, kitap okuyan erkekleri çok çekici bulduğunu, ve dahası da beni çok sev-" derken elimle Kuzey'i susturdum.

"Yeter be," ellerimle saçlarımı geriye atıp, sırtımı sandalyeye yasladım. Ben bile kendim hakkımda bu kadar çok şey bilmiyordum.

Garson yemekleri önümüze getirdiğinde, fark etmiştim. Çok açtım. Yemeğime hemen başladım. Sanırım yedinci lokmam falan olmalıydı. Arkamdan bir ses duydum. "Asya," duyduğum sesini kime ait  olduğunu idrak ettiğimde, yutkundum.

Bu sesin en küçük abim Ayaz'a aitti. Arkamı dönüp abime muzipçe sırıttım. Hemen önüme dönüp, Kuzey'e abimi işaret ettim. Gözleri arkama kaydığında kaşları çatıldı. "Bu benim küçük abim." Dediğimde gözleri fal taşı gibi açıldı. "Ne yani Ayaz abi senin öz abin mi?" Kafamı sallayıp, tekrar arkamı döndüm. Abim bize doğru geliyordu.

Kuzey bir andan ayaklanıp "Aa abiciğim hoş geldin," dediğinde bu samimiyeti nedensizce garip buldum. Abim Kuzey'e başıyla selam verip, bana döndü. "Hoşbulduk, hoşbulduk da, siz hayırdır?" Ben hâla abime gülümseyip bakarken, Kuzey lafa atladı.

"Şey abi ya," dedi ve saçlarını karıştırdı. "Hani sana bahsetmiştim ya bir kız var diye," dediğinde gözlerim fal taşı gibi açıldı. Abime baktığımda, bakışları bana döndü. Hemen kafamı önümde ki yemeye çevirdim. Bir an gözüme çok güzel gelmişti. Bir çatal alıp ağzıma götürdüğümde, bir öksürük sesi duydum. "Siz Kuzey ile şey misiniz?"

Abimin sorduğu soru ile yemek boğazıma kaçtı ve ben öksürmeye başladım. Kuzey hemen eğilip sırtıma vurmaya başladı. Abimin uzattığı şu bardağını elinden alıp içtim. "Evet, " dediğinde Kuzey, suyu püskürtmemek için kendimi zor tuttum. Ben işte şimdi bitmiştim.

"Abiciğim ben şimdi üstümü değiştirip geleyim. Biz eve gidelim, evde konuşalım. Tamam mı?" Abime başımı sallayıp, önüme döndüm. Abim arka odaya ilerlerken derin bir nefes alıp, önüme döndüm. Kuzey'de yerine oturduğunda, onu öldürmemek için bir sebep aradım.

Yakışıklı çocuk be Asya...
Sen sus be! Salak beyin.

"Niye yalan söyledin?" Diye sorduğumda, Kuzey omuz silkti. "Canım öyle istedi," dediğinde tırnaklarımı gösterdim. "Benim canım da seni öldürmek istiyor mesela... Her neyse buna vaktim yok. Ben gidiyorum, bence sende git. Abim seni burada tek görürse öldürür." Çantamı alıp yerimden hızlıca kalktım. "Nereye?" Diye sorduğunda Kuzey "cehennemin dibine," diye yanıtladım onu. "Orada bana da yer var mı?" Diye sorduğunda bu kez onu takmadan mekandan ayrıldım.

Koşarak ana caddeye vardığımda, Sera'ların evine varmama az kalmıştı. Telefonum çaldığında, baktım. Bir numara arıyordu. Gelen aramayı reddettim. Bir daha çaldı, bir daha reddettim. Bir daha çaldı ve ben bir kez daha reddettim...

Bir kez daha çaldığında, sinirle telefonu açtım. "Ne var be bu saatte!" Bağırdığımda sokaktaki insanlar bana garip garip baktı. "Selam, sevgilim." Duyduğum ses ile olduğum yerde donakladım. "Ay çıldıracağım şimdi ya!" Diye bağırdığımda, Kuzey kahkaha attı. "Sakin ol calm down baby. Biraz quality ey ey ey ey ey ey." Telefonu kulağımdan çekip, kapattım.

Tam Sera'ların evinin olduğu sokağa girmiştim ki büyük abimle karşılaştım. Bir bu eksikti. Bana doğru yaklaşıp, telefonunu gösterdi. "Ayaz abin bir şeyler söyledi," söylediği ile gözlerimi kaçırdım. "Neyse, hadi eve. Evde seni büyük maç bekliyor." Kafamı sallayıp abimin önünden ilerlemeye başladım.

O an anladım. Ben bu gece hayatta kalmayı başarırsam. Yarın Kuzey'i öldürmeliydim...

Yağmurdan kaçarken doluya yakalanmak mi? Hdudbdjdn

Nasıldı??

Bu arada tüm gecmis olsun mesajlarınız için hepinize teşekkür ederim.

Bu kadar geç atmayın sebebi sağ elimle yazmış olmam.

Yeni bolum kısa zamanda aşklarım

İyi geceler ve

Sizi seviyorum...

🫶🤍🫶

KİTAPTAKİ AŞK KOKUSUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin