gece güzelce uyumuştum ama sabah güneşi yüzüne tokat gibi vuruyordu perdelerim sonuna kadar açılmıştı yavaşça kalkıp uyurken yere düşürdüğüm kadriyeye bakıp "yataktan değilde mezardan kalkmış gibiyim kız" dedim ve onu alıp yerden alıp yataktan kalktım "kadriye neden her uyandığımda yerde buluyorum seni ya salak mısın sen neden düşüp duruyorsun? " neyse canım küçük o daha çalışma masamın üzerine koyup yatağımı toplayacaktım ki annemin masaya koyduğu notu gördüm
akşam 7 de yasin abinin düğünü varmış 5 de benim kafede buluşalım alışverişe gidelim geleceksen eğer gelmeyeceksen mesaj at
geç olmadan yazayım bari ne yapayım
anne ben gelmeyeceğim düğüne erken haber vereyim dedim
anne(m): iyi yaptın tamam ozmn ben gidiyorum 12 den aşağı gelmem
tamam
işte bu kadardı günlük rutin konuşmamız bir yere gidiyorum ya gel ya evde kal
mesaj kutusunda mesajlar vardı ama kimden bakmadım mutfağa geçip kendime kahvaltı hazırlayacağım uğraştırıcı şeyler yapmak istemiyorum yada doğrusu üşeniyorum bu yüzden mutfak dolabının içinden fındık bebe bisküvisi ve yulaf paketini buz dolabından da çilek ve sütü çıkardım yulaf lapası yapmak önemli bir iştir o yüzden yemek programında gibi disiplinli çalışmanız gerekmektedir önce yulaftan yiyeceğiniz kadar bir sos tavasının içine koyun ben 5 kaşık koydum sonra bir buçuk çay bardağı kulplu olanlardan süt sonra 3 yemek kaşığ şeker ve ocağa koyuyoruzz derken telefonum çaldı kaydetmediğim bir numara arıyordu
"alo?" bir yandan çilekleri doğruyor oluşum ve omzumla kulağım arasındaki telefon tam bir profesyonelim yaa
"alevvv ben sanırım sizin evi bulamıyorum tarif etmen lazım"
"hığ" arayan gökhandı ve bizim eve gelemediğini söylüyordu anam misafir geliyo kızz
"alooo"diye bağırdı telefonun diğer ucunda
"bağırma be tarif edecem dur nerdesin şimdi" biraz sessizlik etrafını süzdü
"badem kafe var ?" lann orası anamın kafesi
"anaaa bizim kafe la ora"
"nasıl?"
"dur şimdi sonra anlatırım hiiii lapam dibine tuttu"
"ney dibine tuttu"
"lapam lapam dur "
"ne diyon kızım tarif etsene"
"iki çay kaşığı tarçın ekleyim"
"tarçın? hangi sokaktan döneceğim"
"çilek sokağından dön bebe bisküvisini koy"
"lan yemek tarifi mi veriyon yol tarifi mi belli değil"
"ayy ikrambeyler konaklarına gel işte yaz google hartalara"
"tamam hadi kapatıyorum"
"hı hı" yüzüne kapattım aaaa şimdi benim buna da yapmam gerekecekk neyse hemen yiyim de bebe büskivüsü kayarım onun önüne de lapamın üzerine doğradığım çilekleri ve bebe bisküvisini de koyup yemek için balkona çıktım telefonuma bakmaya başladım gökhanı kaydedip whatsapp a girdim
*10+ yeni mesaj*salak kurye
salak kurye: heyy salak kız naber
salak kurye: özledin mi beni
salak kurye: uyanmamış ki daha
salak kurye: lannn kalk artık amk
salak kurye: 1 saat geçti knk uyan artık
salak kurye: camış gibi yatıyon he
salak kurye: bende napiyim işte yeni iş arıyordum badem kafe mi ne varmış orada soluklanıyım dedim kazık attıllar bana amk bir suya 15 lira bi bardak çaya da 30 lira verdim kafadan az sonra işeyeceğim sıvılar için 45 lira gitti
salak kurye: sinirleniyorum işte
salak kurye: sinirlenince uzun yazıyormuşum onu fark ettim
salak kurye:bir daha burdan bi çöp alırsam en adi şerefsizim
salak kurye: şizofren gibi kendi kendime yazışıyorum burda
salak kurye: uyanırsan yazarsın heralde
yanıt verdin. orası benim annemin kafesi otomatikman benim
ve uyanıktım aslında ama telefonum şarjdaydı
neyse seni özlemedim
elimdeki kaseyi bitirip tezgahın içine suyun altına koydum
ve kapı çaldı kapıyı açıp gökhanın gözükmesini bekledim elinde iki poşetle kapıya geldi poşetleri elinden alıp mutfağa geçtim ayakkabılarını çıkartp mutfağa yanıma geldi "eee tamam buranın adı konak falan ama ben hiç konak göremiyorum hepsi apartman dairesi" "sitenin ismi bu hem sen zaten konakta yaşamadığımızı bilmiyon mu dün sarhoş falan mıydın?" "hayır tabiki de" neysee sala der gibi elimi çırptım "cici bebe yermisin?" "neh HAĞAĞAĞHAHHA" bu nasıl gülüş olum ya "davar gibi gülmeyi kes ve cevap ver" ellerini teslim olur gibi yapıp "tamam abla sen ne dersen o ver bakalım" uslu çocuk "aferin ablanı sinirlendirme" ellerini indirip "tamam abla kusura bakmassın" ya sabır "he ondan ondan, sen napıyordun badem kafenin orda " ona arkamı dönüm cicibeleri hazırlamaya başladım "benn? he tabi ben arkadaşımla buluştum ya "salak işten çıktı ya bana sardı bi bardak çay içtik bende ordan sana geleyim hem sınavın nasıl geçti diye sorarım dedim" "ne sınavı be" "sınavın vardı ya hani aşçılık" "yok bee onu annem ben bu gün gelmeyeyim diye uydurdu" "niyekii" "yasin abimin düğünü varmış" "aaa düğüne mi gidecektinn söyleseydin kızım gelmezdim" "yok ben gitmicem" "niye" "canım istemiyo" "hee anladımm daa eee evde ne yapcaz" "yapcaz derken" "e ben geldiğime göre bişi yapmamız lazım sanki" "istediğini yap gökhan rahatına bak" "pekii söyle yapalım hazırlan dışarı gidelim" "yok" "niye" "harbiden niye bende bilmiyorum""ozmn gidiyoz mu" önüne cicibebeyi koydum ve kasenin içine birde kaşık koydum "al ye şunu çok konuşmaya başladın yine" bende önüme kendi kasemi alıp balkondaki masanın duvar tarafına gökhanında tam karşısına oturdum "cici bebe yapak mı" "yaptık ya dur ben yaptım ye ite önündekini" "hayır kızım be biz kendimiz yapcaz" "ney" "ney değil zurna ahhhahhahhah" "komik değildi" "neyesee sen koş tarif bak bende olmayan malzemeleri alim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
pizza ve kurye / texting
Chick-Littamam anne sen gelmeden bütün dediklerini yapacağım.. evet yapacağım ..tamam..off.. odamdayım nerde olucam ..tamam bay bayyy telefonu kapatır kapatmaz karşı kanepeye fırlattım sabahın on buçuğunda gitmesi yetmemiş gibi akşam sekizde yanında misafirl...