akşam sekiz misafiri

74 9 0
                                    




merhaba arkadaşlar bu yeni kurguyu umarım seversiniz:))))

 yeni bölümlerin gelmesi için ve tabiki sürekli ve hızlı gelmesi için oy verirseniz sevinirim

 iyi okumalarr...




"gel bebeğim geç içeri" elinde yine iki üç farlı markanın poşetleri ile gelen annemin sesini işittim "aahhhhahah yasemincim gerçekten güzeldi o son anlattığın rezillik" rezillik mi? ne rezilliği  "hadi gökhan girsene içeri canım niye bekliyorsun orada"  gökhan? biri bana ne olduğunu açıklayabilir mi salondan kapıya doğru yöneldim annem hiç samimi olmayan o öpmek olarak adlandırdığı yanak tokuşturmasını yapıp kaç göz işareti ile zehra hanıma hoşgeldin yap dedi arkasındaki kadına dilimin ucuyla "hoşgeldiniz " dedim ve kadının bana ssarılması ile o bol parfümüne maruz kaldım annem mutfağa girmiş temizlikle ilgili kalite kontrol yapıyordu sanırım zehranın arkasından içeri giren 1:90 deveye merhaba demek için başımı 90 derece yukarı kaldırıp "merhaba" dedim "selam" dedi bu kadının oğlu olduğuna göre yine normal bir tip değildi sanırım ama bende annemin kızıyım ve yakından uzaktan benzemiyoruz? her neyse akşam sekiz misafirlerimizi salona geçirdim ve annemde mutfaktan çıkıp yanıma yanaştı yüzüne sahte gülüşlerinden yerleştirip "o kadar poşetin hesabımı soracağım sana" bende aynı gülüşten takınıp "çat kapı misafirlerine börek mi açsaydım anneciğim" kolumu cimcikleyip içeri geçerken çayı getir dedi içeriye geçtiği anda gülüşmeleri başladı kollarımı mutfak tezgahına yaslayıp biraz olsun sakinleşmek için derin bir nefes aldım "şey..." dedi gökhan kapının dibinde şapşik şapşik bana bakarken "rahatsız etmiyorumdur umarım ama salondan uzak en müsait priz nerede?" salondan uzak derken göz devirmişti sanırım benim gibi bir çocuktu oda hiç konuşmadan elimdeki pembe tezgah bezi ile karşı duvarı gösterdim "masada oturabilirsin şarj kablon var mı?" başını salladı ve dediğim yere oturdu heh söyle az konuş söz dinle çayları doldurup annemlere servis etmeye gittim aldığım abur cuburlardan da tabaklara koyarak ikinci kez salona gittim salonda tekli koltuğun üstünden telefonumu alıp mutfağa geri döndüm kendime ve gökhana da birer kupa çay koyup elime gelen ilk poşeti alıp sandalyemin kenarına astım bir cips paketi ve iki kalıp çikolata çıkarıp birini gökhanın önüne fırlattım cips paketini ortadan ikiye yırtarak masaya koydum 

telefonun internetini açtığımda mesajlar arka arkaya geldi 

dın..dın..dın..dın..dın..dın..

+504 *** ** ** yaa çen üzüldün mü çende duyguya dair bir izler varmıymış WUTEQYJHEFQHDF

aman ne komik anırdım resmen :/

+504 *** ** ** insanca gülmeni tavsiye ederim anırmak... eşşeklere mahsus bir özellikti sanırsam 

senden insanlık dersi alacak değilim?

+504 *** ** ** ne diye kaydettin beni?

ne?

+504 *** ** ** telefona diyorum ne diye kaydettin?

kaydetmedim??

+504 *** ** ** nasıl yani ben seni kaydettiim 

ne diye sormaya korkuyorum 

+504 *** ** ** salak kız?

salak kız diye mi kaydettin beni seni salak kurye 

sen dur sennn bende seni salak kurye diye kaydedeyim de gör 

salak kurye:  anaaa nereye gittin kız alındın mı noldu çevrimdışı oldun

seni kaydedip geldim:))))

salak kurye:  bunu yaptım deme

yaptıım  bile salak kuryee KWYEQWJEGQWYF

salak kurye: abi insan ismimi sorar 

gerek duymuyorum:))

herneyse iyi geceler cınım 

salak kurye: sanada cınım

 pis pis sırıtıyordum sanırım çünkü gökhanın bana bakışı hiç hayra alamet değildi "intikam bakışı sezdim sanki" gür bir kahkaha koparıp ona doğru eğildim "aynen öylee" gökhan geri çekilip sandalyesine yaslandı ve oflayarak telefonu masanın üzerine bıraktı "ne o sevgilin mesajına bakmıyormu?" dedim "hayır sevgilim değil ayrıca sevgilim yok arkadaşıma  yazdım ama aktif olduğu halde cevap vermiyo pezeveng" onu anladığımı belirten bir yüz ifadesiyle başımı salladım "ya sen? iki saattir kiminle mesajlaşıyorsun?" telefonumla kısa bir bakışma sonrası "hah,gereksizin tekitanımıyorm bile numaramı bir yerden bulmuş yazıyor arada" şaşırdığını belli edercesine "aaa nerden bulmuş ki" sandalyemden hareketlenip "şey ya aslında getirde ku-" cümlemi bitiremeden  "selam gençlikk" diye mutfağa zehra teyze daldı oğlunun ensesine bir tane geçrip ne o güzel kız görünce mutfağa uçtun şerefsiz seni" ensesini ovalayan gökhan bana bakıp özür diler gibi başını eğdi "ne alakası var anne sen zorla getirmedin mi beni buraya ne yani sizin koca karı muhabetlerinizi mi dinliyim şeyle takılıyoruz işte, şeyle... adın ne senin?" gülmemek için kendimi zor tutuyordum "Alev" dedim "Alevle takılıyoruz işte napiyim yani sizinle dedikodu mu yapiyim" zehra teyzenin yüzü çok fena düşmüştü bir insan oğluna neden şerefsiz der ki durduk yere  her neyse ana-oğul arasına girilmez değil mi? zehra teyze bir hışımla çıktı mutfaktan "kalbi kırıldı sanırım " başını salladı "hayır sadece sana rezil olduğunu düşündü" ikimizde aynı anda kahkaha atmaya başladık gökhanı sevdim bununla annemleri iyi çekiştiririz "annemler ortaokuldan arkadaşlarmış biliyormuydun" içtiğim su boğazımda kalmıştı öksürürken "nee"diyebildim hızlıca kalkıp sırtıma vurmaya başladı "TAMAM BE BÖĞRÜMÜ DEŞTİN" durdu "neyini neyi deştim" WHJEGQWKHEWJGQ "olum bende seni benim kafadan sanmıştım sen baya elitmişsin" diyip gülmeye başladım mal mal bana bakıp "biz çok iyi anlaşacağız he?" dedi bu sefer gerçek bir arkadaş bulmuştum hemde çoğu şeyiyle bana benzeyenn... 

pizza ve kurye / textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin