Açılış

23 5 0
                                    

Dünden sonra asla odamdan çıkmadım rahatsız olduğumu söyleyip odamda oturdum. Ablam Sayeon arada gelip benim sohbet ediyordu ve baya eğlenceli güzel oluyordu. Annemde sorun var mı yok mu bakıp her zaman ki gibi yeme programım, bakımım, okul işlerim gibi şeyler hakkında konuştu.

Bugün mutlu bir şekilde kalkmıştım çünkü saat 8'den öğlenden sonra 6'ya kadar okulda olucam. Erken den kalkıp banyoya gittim sabah duşumu, bakımımı yapıp bornozumu giydim. İki gündür evde durmak çok sıkıcıydı babam ile onun saçma kavgası yüzünden odamda cezalı kalmıştım.

Giyinme odama gidip okul formamı giydim. Okul zamanı erleknden kalktığım için kimse olmazdı annem güzellik uykusunda olur ablamdan çoktan çıkmış olurdu babam ile. Bende güzelce giyinip çantamı hazırlarım. Çantamı bugünkü ders programına göre hazırlayıp aşağı indim. Sabah sabah bişey hazırlamaya çok üşenen biri olduğum için okul zamanı dolapta sandviç ve portakal suyu oluyor.

Dolaptan yemeğimi ve içeceğimi alıp direk dışarı çıktım. Felix, han ve seungmin i çok özledim bir hafta tatilden sonra onları görmek huzur verici oluyordu. Yemeğimi yerken rahat rahat parkta yürüyordum. Okulumuzun yakınlarında çok hoş bir park olduğu için hep ordan gidiyordum.

Okula giderken yanıma gelen yavru köpeğe gülümseyip eğildim çok şeker bir suratı vardı asla karşı konulamaz. Onu severken cebimde olan krakerden azcık ona verip hızlıca kalktım. Okulu az kalsın unutuyordum. "offf salak Jeongin, geç kalıcaksın." koşa koşa okula gidip içeri girdim.

Han çoktan yerini almış erkek grubunu izliyordu. Karşı tarafta ki bu üniversitenin en ünlü erkek grubuydu ve orda Minho vardı. Han hemen benim olduğum tarafa dönüp birden gülümsemeye başladı. Ona doğru hızlıca koştum tabi koşmamı görünce ayağa kalkıp kollarını açtı sım sıkı sarıldı.

Kulağımın dibinde biraz sessiz bir şekilde "hoş geldin hayatım" dedi mutlu bir şekilde. Hemen arkasından Felix ve Seungmin de geldi ve sım sıkı sarıldı. Onlarla sadece teneffüste beraber oluyordum çünkü bölümlerimiz ayrıydı. Ben tıp, Felix gastronomi, Seungmin hukuk ve Han mimarlık okuyordu. Bölümlerimiz bu olsa bile bizim en çok beraber olduğumuz zaman dans etmeyi müzik söylemeyi seviyorduk.

Hepimiz yerimize oturup o karşı tarafı izlemeye başladık. Normalde Chan ile yakınım baya çünkü bölümlerimiz baya yakın kendisi 3. Sınıf bilgisayar mühendisliği okuyor. Arada beni görünce selam verip konuşuyordu. Changbin televizyon sektöründe 3. Sınıf hepsi üçüncü sınıf bizden baya büyük. Minho da mimarlık  okuyor.

Felix'in elimde ki poşeti görünce hemen ona karşı sırıttım. Beni görünce direk gözlerimin baktığı yere doğru baktı. Aç bir tilki olduğumu anlayınca hemen gülümseyip acıtmayacak bir şekilde birden burnuma vurdu.

"merak etme sarı tilki bu sana bişey ama biraz sonra." diye söyledi. Kafamı evet anlamında sallayıp tekrar o tarafa döndüm. Han asla sıkılmadan onları izliyordu. Arka cebimde olan telefonum titreyince dikkatimi telefona verip hızlıca elime aldım.

Mesaj:bu gün sergi açılışı var Yang Jeongin ve beni rezil edicek bir şey yapma. Saygılar Bay Yang.

Göz devirip telefonumu cebime attım. Arkaya yaslanıp gözlerimi kapattım daha fazla seyretmekten gözlerim çıkıcaktı. Bir süre sonra Felix birden ayağı kalkınca gözlerimi açıp ona döndüm.

"yaaaaa Hadi! Bugün tilikinin doğum gününü kutlayacaktık." hepsi dikkatini bana verince gülümseyip poşeti elime aldım "o zaman hadi go boys!" diyerek benim bölümün yemek yerine gittik. Her şeyi masaya koyduk. Han asla fark etmemişim gibi gözlerimi kapatıp bekledi. Mumların yakıldığını anlayınca gözlerimi açtılar ve önüme en sevdiğim meyveli Red velvet pastasını koydular. Hepsi bir ağzından dilek tut diye yalvarınca gözlerimi kapatıp hayatımın huzuru ile tanışmak istediğimi tuttum dilek olarak. Gözlerimi açıp hemen üfledim.

Portrait of perfection Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin