2. Bölüm

451 16 6
                                    

Medya: Behram EroğluBölüm şarkısı: Mem Ararat: Pîvok

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Medya: Behram Eroğlu
Bölüm şarkısı: Mem Ararat: Pîvok

2. Bölüm

"Artık benimsin, bana aitsin küçük kız çocuğu.."

Söyledikleri kulağımın çınlamasına sebep olurken olduğum yerde donakaldım.

Küçük kız çocuğu..
Söyledikleri kaşlarımın çatmasına sebep olmuş,Behram'ın bakışları üzerime işlenmişken onun harici tüm insanlar dikkati bana vermişti. Kafamı Behram'a çevirdim, gözlerini gözlerimle buluşturdum. "Ne?"

Etrafımızdakilerin gürültülü alkışları, Behram'ın bana cevap vermesini engellemişti. Olduğum gibi bakmaya devam ediyordum, ben bu işin ucunu bırakmazdım.

Beni önceden tanıyor olmalıydı, yoksa kim kabul etsin ki ilk defa şans eseri karşılaştığı kızla evlenmeyi?
Pardon, şu son iki günde yaşadığımızın şansla bir ilgisi yoktu değil mi?.

Herşey bir anda gelişmişti, anladığım kadarıyla Berzan ve Behram'ın kız kardeşi Bejna kaçarken yarı yolda yakalanmış, Behram Berzan'ı dövüp kapımıza atmış, Amcam beni Behram'a vermiş, üstelik kendisi kabul etmişti.

Şu andan itibaren benliğimi bitirmiş, artık hayatıma bir 'Eroğlu' olarak devam edeceğimi kabullenmiştim.

Ama bu iş burada bitmemişti.

Eminim ki aldığım soyad bana daha çok cesaret verecek, ve ben o cesaretle önce amcam'ı sonra Behram'ı yerle bir edecektim.

'Yandım Allah!' deseler bir yudum su verecek insan bırakmayacaktım etraflarında.

Önce amcam'ın, başından beri beni kanından görmeyip boğuk bir yaşam kalitesi verdiği için,

Daha sonra Behram'ın, beni bir malmış gibi kabul edip ailemden ayırdığı için Mahvedecektim!

Heja hanım'ın elini bana doğru elini kaldırınca ne yapacağımı anladım. Teker teker, başta Zilan hanım olmak üzere tüm büyüklerin elini öptüm.

Annem'in elini kaldırmaya niyeti yoktu, yavaşça kaldırdığım elini öptüm.
Saçlarımı okşadı, sonra saçımı okşadığı eliyle gözyaşlarını sildi. gözüm ikizlere kaydı, ikisininde gözleri dolmuş, ablasının bu mecburi sıfadını görmek onları üzüyordu. Oradaki kimseyi aldırmadan, 'ayıp olacak mı' diye düşünmeden sarıldım kardeşlerime, anneme. Ardıma baktığımda Behram ve yanındaki adamları kafasını eğmişti. Doğru, birbirine ihtiyacı olan insanları dağıtmak kanlarına dokunuyordu belki de.

YÜREKTEN GELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin