İyi okumalar ❤️
Kahve yaparken bir yandan da Semaya dün olan bitenleri anlatıyordum.
"O iki kelimeyi söyleyemedi yani?"
"Çok bekledim ama yok.."
Kahveyi ona uzatıp yanına oturdum. "Benim ne kadar kalın kafalı bir abim var ya? O kadar zıt'ız ki.."
Kahvemden bir yudum aldım. "Siz ne yaptınız pango'yla?"
"Ya her şey çok güzelde bebiş, sadece abime nasıl söyleyeceğimizi bilmiyoruz.. zaten son zamanlar işkilleniyor bizden."
"Merak etme, öğrense de büyük bir tepki vermez. Deniz kendisinin yapamadığı şeyi yaptı. Ben her zaman arkanızdayım aşkım."
"Biliyorum canım, çok teşekkür ederim. Sende olmasan kimseye anlatamam."
"Lafı mı olur güzelim."
Sema kahveye tek attıktan sonra ayağa kalktı.
"Ben şimdi kaçıyorum bebiş, denizin yanına gideyim bi'"Tamam canım, selam söyle."
Sema'yla vedalaştıktan sonra direkt dolabımın karşısına geçtim. Bir şort ve tişört giyip saçlarımı taradım, çok önemli bir yere gidicektim.
Evden çıkıp arabama bindim. Yaklaşık yarım saat sonra arkadaşımın evine gelmiştim.
mezarlığa, Vio'ma.
Elimde bir Çiçekle gittim mezarının başına, toprağını sulayıp, duamı okudum ve bir kenara oturdum.
"Biliyorum aksattım seni ziyaret etmeyi son zamanlarda.. Çok özledim senle dertleşmeyi, neler neler oldu bir bilsen.."
Elimi toprağında gezdirdim. "İlk defa bahsettim Tolga'ya ona karşı duygularımdan. Biliyorum evet bana olan duygularını, herkes biliyor hatta. Ama o iki kelimeyi bir araya getirip de söyleyemiyor, o daha kendine bile itiraf edemiyor ki."
Elimde ki çiçeği toprağının üstüne koyup derin bir iç çektim. "Keşke Şu anımız da sende olsaydın.. Tolga senden başkasını dinlemezdi, eminim o da çok üzülüyor, bir sen gerçekten destek olabilirdin.."
Ayağa kalkıp göz yaşlarımı sildim. "Benim ağlamamdan nefret ederdin, ben de burada ağlamayacağıma söz vermiştim. Ama bazı sözler tutulmuyor işte.."
Dolu gözlerle, gülümseyerek baktım mezarına. "Görüşürüz aşkın'ım."
Arkamı dönmemle karşımda onu görmem bir oldu, Tolga'yı.
"Sende mi buradaydın?"
Burnumu çektim. "Hıhım."
Neden bilmiyorum, onu görmemle daha da duygulanmıştım. Gözlerimin önü daha çok buğulanırken kendimi tutamadım, ağlamam şiddetlendi.
Ellerimle yüzümü kapatıp arkamı döndüğüm de omzumdan tutup kendine çevirdi ve sıkıca sarıldı. Ellerimi yüzümden çekip başımı göğüsüne yasladığım an daha çok ağlamaya başladım.
"Şşş."
Elleri saçlarımda gezinirken dudaklarını alnımda hissettim, küçük bir öpücük kondurdu.
Kendimi geri çektiğimde yüzümü ellerinin arasına aldı, akan göz yaşlarımı baş parmağıyla sildi. onunda gözleri hep dolu doluydu.
"Ağlama güzelim."
"Elimde değil."
Buruk bir gülümsemeyle Aşkın'ın mezarına baktı.
"Bende çok özledim onu.."O da benim gibi içi her daraldığın da kendini burada bulurdu, biliyorum anlatacak şeyleri vardı. "Ben seni arabanın yanında bekliyorum."
Başını tamam derecesinde salladığında yanından geçtim ve mezarlıktan çıktım. Arabası hemen benim arabamın arkasındaydı.
Her ne kadar birbirimize kızıp, kırsakta eni sonunda yine birbimizin dibinde bitiyorduk, bu da ayrı bir yıpratıyordu ama o 13 yıllık bir bağımlılık, o dile kolay benim 13 yılım. Nasıl küs ya da kırgın kalabilirim ki?
Bir kaç dakika sonra Tolga'nın geldiğini gördüm. Elleri cebinde, dalgın bir haldeydi. Önümde durduğunda yüzüme uzun uzun baktı.
"Senin bana kırgın olduğunu bilmek, daha doğrusu seni kırdığımı fark etmek bana çok koyuyor ilayda. Huzursuzum böyle, içim sıkılıyor sürekli, hep aklımda oluyorsun, içim içimi yiyor, hiç bir şey yolunda değil yani. Senden uzak olmak yoruyor beni."
"Ne olucak peki bu halimiz moti?"
"kendime bile itiraf edemediğim şeyler var ilayda. Ne zaman bilmiyorum ama, sevmekten korkmayı bıraktığım o an her şey düzelecek.."
Gözlerimi kapatıp derin bir iç çektim. "Ah be tolga'm, ah.."
Kolunu belime sarıp kendine çekti. "Sevdiğim herkesi hep kaybettim. Kaybedeceğim diye ödümün koptuğu tek kişisin. Benim için kolay değil."
Kollarımı boynuna sarıp başımı omzuna yasladım. Ben artık akışına bırakmak istiyorum, çaba göstermekten ve sonuç alamamaktan yoruldum.
-i
Ayy umarım beğenirsiniz kocaman öpüyorum hepinizi 💅🏻🌸🫶🏻💖