İyi okumalar 💚
"Tolga."
Elimde ki telefonu bırakıp ona döndüm, o da pür dikkat reels izliyordu. Duymuyor ki beni.
"Tolga diyorum."
Yine ses vermeyince dürttüm. Sonunda bana bakabilme zahmetine girdi.
"Efendim yavrum, efendim güzelim, efendim amına koyim?"
Söylediği cümlenin tam başında şımarıcakken sonu somurtmama neden oldu. "Biraz romantik olsan ölürsün değil mi?"
Gülerek yanağımı öptü. "Ben anlamam romantiklikten falan yavrum, seviyor muyum seviyorum. O kadar."
Gözlerimi kısarak ona baktım. "İt."
Söylediğim şey ikimizin de gülmesine sebep oldu. İt kelimesinin bizde bir anısı var.. gülmeyin..
3 Ağustos, 2010.
"Ben burayı sevmedim! Geri Antalya'ya dönmek istiyorum!"
Kollarımı birbirine bağlamış, kapının önünde beklerken annem benim içeri girmemi bekliyordu.
"İlayda Tüm apartmana rezil olucaz, gel hadi içeri!"
Omuz silktim. Antalya'dan İstanbul'a taşınmıştık, ama ben burayı hiç sevmedim.
"Noldu Zeliha?"
Arkamdan gelen sesle arkamı döndüm."Hiç sorma hale ya, bir içeri alamadım şu yaramazı."
Kadın gülümseyip yanıma çöktü. Sonra yanındaki çocuğu gösterdi.
"Bak buda benim oğlum, Tolga. hadi inin aşağıda oynayın."
Ona baktım. Kısa boylu, nur topu gibi yüzü olan bi çocuktu.
Kafamı yukarı aşağı sallayıp kollarım bağlı şekilde merdivenlerden inmeye başladım. İnerken Tolga'nın annesinin sesini duydum.
"Tolga ilayda'ya dikkat et! Koru onu!"
Bahçeye indiğimizde bir kaç çocuk top oynuyordu. Sarı saçımı kulağımın arkasına attım.
"Hadi gelsene."
İlerlediği yöne baktım. Top oynayan çocuklara doğru ilerliyordu.
"Onlarla mı oynuycaz?"
"Evet."
Çocukların yanına gittik.
"Top oynar mısın?"Kafamı yukarı aşağı salladım.
Herkes birbirine pas atarken onları izliyordum. Tolga topu ayağının altına aldı, bana baktı ve topu bana doğru attı.Top hızlı gelirken vurmaya hazırlandım. Bana geldiğinde vurmaya çalıştım ama topa değil, ayağımı boşluğa savurdum. Ardından dengemi kaybederek yere düştüm.
"Daha topa düzgün vuramıyorsun."
O yanıma gelip eğildiğinde ben ona baktım."İt."
Herkes kahkaha attı.
"İt mi? Kaç yaşındasın kızım sen?"
"9 yaşındayım ben!"
"Senden bir yaş büyüğüm, benle düzgün konuş."
"Hayır, hala it olduğunu düşünüyorum!"