KARANLIĞIN ESİRİ

Köstebek

ASİLDEN:
Sabah ezanı ile gözlerimi açtım uykularımdan kolayca uyanabilen bi insan olmak çok avantajlıydı her ne kadar bazıları için sorun olsada.
Günlerdir Alara ile vakit gecırdiğim için işlerim aksamıştı o yüzden tam anlamıyla ayılmak için duşa girmeye karar verdim.Soğuk suyu açtığım gibi kendimi suyun altına attım.
Duştan çıkıp üzerimi giyindim ardından bileğimdeki saate baktım 07.30'du çıkmak için kapıya yöneldim,kapıdan çıktım ayakkabımı giydim,asansörü çağırdım ve bindim.
"Derhal bana o pisliği getirin derhal!"
"Tamam bul-" demeden yüzüne kapattım sinirlerim bi türlü dinmiyordu nasıl yapabilmişlerdi esir aldığım adamların yeri öğrenilmiş ve TNT ile patlatılmıştı bu tehlike demekti bu çok büyük tehkike demekti kim olduklarını bulmak zordu adam adamlarını göndermemişti çünkü kamera kayıtları benim elimdeydi ve silindiği,kapandığı,arıza verdiği durumlarda alarm çalardı yani haberim olurdu buda demek oluyordu ki içimizde casus vardı,o köstebeği bulmadan rahat uyku uyumayacaktım.

Önümde kapının ön tarafının güvenliğinden sorumlu olan korumalar vardı, hepsinin gözünün içine tek tek baktım hepsi bu cesareti gösterebilecek birileri değildi köstebeğin burda olmayacağı bariz bi şekilde belliydi, köstebek ön kapıdan işini halletmişti yani bana öyle göstermişlerdi çünkü arka kapıdan girilen kapının anahtarı sadece ben ve sağ kolum Yağızda vardı yağızın yapmayacağı aşikardı bu hayatta her ne olursa olsun güvendiğim tek şey gölgem olsa da yağız yapmazdı.
"Yağız"
"Efendim Bulut"
"Vahim'i patlatmışlar"
"Hangi it yapmış"
"Kim olduğu belli değil fakat casus var"
"Tamam nerdesin sen"
"Vahimdeyim bekliyorum"
"Tamam" diyince çağrıyı sonlandırdım adam kafamı karıştırmaya çalışıyordu fakat bu kadar basit bi tuzağa düşmezdim.İki ihtimal vardı ya patlatan bu tuzağı anlayacağımı düşünüp arka kapıyla uğraşırken yine bir saldırı düzenlicekti yada bunu düşünemeyip basit bir yol ilerlemişti her iki açıdan sağlama almam lazımdı.
"Bütün korumaların iletişimi herkesle kesilecek biraz hırpalayın yedek korumaları koyun üstlerine çip takılsın biliyorsun zaten"
"Tamam Bulut hallederim"
"Tamam abicim bide Hakan'ın dosyaları benim odadaydı bu akşam babasının da işi bitiyor"
"Bulut adam tehlikeli babası daha da tehlikeli ne saçmalıyorsun" dedi sinirle herkes bugünlerde bi haddini aşmıştı yeterdi artık.
"Şu laflarına dikkat et asabımı bozma hem ben senden izin mi alıyorum, almıyorum aradığımda adamı alırsınız hadi eyvallah"diyerek arkamı döndüm siyah Range Rover'ıma ilerledim.

...

Asansörden indim akşamki çatışma ihtimaline karşı için eve gidip gerekli malzemlerimi alıcaktım. Ortalama 2 saat sonra evden çıkacaktım,ayakkabımı çıkarırken Alara kapısını açtı
"ay asil sabah kapını çaldım da açmadın işteymişsin sanırım hoşgeldin" gülümseyerek ona döndüm gerçekten bu kadının çok konuşup gevezelik yapması yakışıyordu üstündeki kendine büyük gelen tişörtün içinde kaybolmuştu oldukça tatlı duruyordu"işlerim var Alara sonra konuşsak gerçekten işim çok acil birazdan çıkacağım zaten"demek zorunda kalmıştım çünkü onla vakit geçirmek güzeldi
Ve hayır diyemeyeceğim teklifler sunmasına izin vermemeliydim zaten suratı asılmıştı ama belli etmemeye çalışıyordu mimiklerinden anlamıştım "tamam görüşürüz"diyerek arkasını döndü bende  içeri geçtim.Ilık bi duşa girip saçlarımı kurutmayı es geçtim dolaba yöneldim açtım ve kendime birşeyler hazırladım.
İki buçuk saat geçmişti evden çıkarken Alara'nın üstünde spor kıyafetleri vardı spora gideceğini tahmin etmiştim veya koşuya da çıkadabilirdi beni ilgilendirmez diyip asansöre adımlarımı yönlendirdim "Alara gel yorulma boşuna binelim" dedim yüzüme bakmadan teşekkür edip inmeye başladı sanırım gölünü almam gerecekti fakat bugünlerde zordu şu bir iki gün geçmesi ve işlerimi halletmem gerekti,bunları düşünürken asansör aşağı kata inmişti bile arabama binip gazı kökledim ve dönerek yeni kurbanımın evine yola çıktım.

Evin içine sızmıştım fakat fazlasıyla güvenlik önlemi alınmıştı tahmin ediyordum zaten susturucuyu silahıma takıp yavaş ve sakin tavrımla ilerledim.Beni görenleri vurdum adamın yere düşme sesine diğerleri de beni görmeye çalıştı şuan bi kolonun arkasında saklanıyordum sanırım güvenlik şefleri diye tahmin ettiğim adam kulaklığına eğilip acil alarm çağrısı gibi bi çağrı yapınca önümdeki merdivenlerden kurbanımın odasına çıktım kurbanım Mert Karahanlı'nın odasına gitim kapısının önünde durdum cebimdeki hazır kurulduktan iki dakika sonra patlayan saatli bombayı yerleştirdim.Kadınları pazarlayıp zorla uyuşturucuya bağlı kılmak ve zorla kadınlara sahip olmaya çalışan bu şerefsiz bu ölümü haketmiyordu fakat daha fazlası için tek kişi olmamam gerekirdi ama şuan içimizdeki köstebekten dolayı yeterince tehlikeliydi kendi başıma yapmam en sağlıklısıydı.Saatli bombayı etkin hale getirtikten sonra hızlıca aşağı indim daha bir dakika kırk üç saniye vardı patlama etkili olduğu için arabamı uzağa park etmiştim elli beş saniye kalmıştı.Arabaya doğru koştum ve baktığımda elli saniye vardı arabaya binip gazı kökledim ardından baya uzaklaşıp saymaya başladım "üç,iki,bir"ve bom bomba patladı ordan hiçkimse sağ çıkamazdı çıksa bile ambulans köşeyi dönene kadar geberirdi.Eserime son kez bakıp arabayı eve sürdüm saate baktığımda 21.00'dı.

Binaya girdiğimde asansörün arızalı olduğunu görüp merdivenden çıktım nefes nefese kalmıştım biran Alara buradan nasıl hergün üşenmeden,yorulmadan çıkıp iniyo diye düşünmeden edememiştim.
Kapyı açı eve girdim duşa girip rahatladım mutfakta kendime kahve yapamak için elime kupa aldıma ama aklıma Alara gelince uyumadığını ümit ederek onada bir kupa çıkardım ve kahveleri yapıp elime aldım.
Terasa çıkıp Alara'nın teras kapısına iki kere tıklattım ve beklemeye başladım.Elindeki kitapla uyku sersemi bi Alara beklemiyordum açıkçası,"efendim"dedi gözünü ovalarken "kahve yaptım bize bugün çok işim vardı ama gel oturalım biraz"dedim kapının pervazına yaslanırken,sonrasında ağzını olumsuz anlamda açacağını düşünerek kolundan tuttum belinden destek verdim ve dışarı çıkarttım,bana şaşkın bakışları eşliğinde...
"Asil çok yorgunum spordan yeni geldim sonra oturalım olur mu"demesine aldırmadan beline elimi koyup benim terasın önüne geldik sandalyesini çekip bende karşısındaki sandalyeye oturdum.
"ee nasılsın"dedim gülümseyerek "idare eder sen"dedi,hala sabahki soğukluğunu koruyarak,böyle yapması bi hayli komik duruyordu ve fazlasıyla tatlıydı bu tatlılığa dayanamayıp masadaki elini kendime çektim kendisi öpeceğimi zannederken kolunu ısırdım ve güldüm tam ısırdığım anda ağzından bir "ah"nidası çıkmıştı "şimdi daha iyiyim"diyerek yüzüne baktım fakat hala bana angry bırds karakteri gibi bakınca kahkahamı saldım ayaklanırken kolundan tuttum "tamam tamam otur "dedim.
O otururken bende oturdum"ya niye beni ısırıyorsun"dedi sesini yükselterek "böyle tatlı,tripli,sitemli bakınca dayanamadım kusura bakma"dedim ve yine tebessüm ettim bu kızın yanındayken ne kadar tebessüm ediyordum "ben sana tripli,sitemli değilim yanlış anlamışsın niye sana sitemli falan olayım ki neden varda ben mi bilmiyorum"dedi kollarını bağlarken "şimdi ben bugün fazla işim var diye vakit geçiremedik ya senin de bende gönlün kaldı gönlünü alayım dedim he güzelim"dedim gözlerine bakarken,gözlerini kaçırırken "yok yanlış anlamışsın tabiki de işin olabilir alınmadım tamamiyle yanlış anlamışsın"dedi yalan söylediği ve gerçekten bana kırıldığı bariz belliydi,biraz ters konuşmuştum ama yoksa ikna etmeye çalışacaktı aklımı çelmesine izin vermemeliydim.
"Gel film izleyelim"dedim ayaklanırken oda ayaklandı ama aksine"yok eve gideyim"dedi "itiraz istemiyorum hem bi kaç gün daha yoğunum en azından müsaitken vakit geçirelim,görüyorsun kaç gündür senle vakit geçirdim işlerimi aksattım ama seni de ihmal etmek istemiyorum güzelim"dedim ve devam ettim"hadi gel"dedim itiraz etmesine izin vermeden elimi beline diğer elimi ayaklarının altından koydum ve kucağıma aldım "ya Asil!ne yapıyorsun"diye cırlıyordu"düşmek
İstemiyorsan bana tutun ha diyorsan ki düşecem sen bilirsin"deyince kollarını boynuma doladı.Oturma odasına geçtim koltuğa bıraktım.
Film seçtim ve koltuğa oturdum.Biraz geniş oturduğum için Alarayı yanımdaki koltuğa vurup çağırdım "istemiyorum orda otur sen"dedi çocuk gibi "ben gelir alırım az önceki gibi"ayaklanıyordum ki kalktı aramızda mesafe koyarak oturdu.kendime çektim kafasını göğsüme yasladım saçlarını severken o filmi ben onu izliyordum.