+++
Titreyen bacaklarımı zorlayıp, depo kapısına doğru koşturdum. Kapıda dikilen iki görevli, daha ben bir şey demeden kilitleri açmaya başlamıştı.
Kan ter içerisinde, soluğu jungkook'un yanında almıştım, her an adrenalinden, bayılabilirdim. Elerimi üstüme sürüp, avcumu sildim, ne kadar kan lekelerini temizlemiş, olsamda tekrardan kanamaya başlamıştı.
Görevli, adam kapıyı açıp geçmemi işaret ettiğinde, hemen içeri girip jungkooka baktım. Oturduğu sandalyede, kafasını geriye atmış, ağzı açık bir şekilde hızlı, hızlı nefes alıp veriyordu.
Onu o şekilde görünce, hemen yanına koşup ateşine baktım. Aramızda, mesafe olmasına rağmen, teninden yayılan sıcaklık dalgasını hisedebiliyordum.
Anlına katığım elimle gözlerini açıp, benimle buluşturdu. Beyaz teni, nerdeyse kırmızıya dönmüştü. Avcuma gelen sıcaklıkla, hemen geri çektim elimi, şu an ne yapmam gerekiyordu, bilmiyorum ama bariz bir şekilde hasta olduğu belliydi.
Ben düşüncelerimle boğuşurken, jungkook muzip bir şekilde sırıtıp, dikkatimi dağıtmıştı. "benim duş almam lazım. Bunu ayarlayabilirsin değil mi meleğim?" Hasta gibi bitkin değildi, ne kadar sesi boğuk gelsede, hiç hasta olmuşa benzemiyordu.
"elbette. Ama iyi olduğuna emin misin jungkook, her tarafın yanıyor, hata istersen revire gidelim sadece banyoyla geçmez ateşin." Elimle yüzünü avuçladığımda, kuruyan dudaklarını dili yardımıyla ıslatıp, hafifçe yerinden kıpırdandı.
"hayır. Sadece sıcacık bir duş almak istiyorum, bu anca öyle geçer. Ve tabi seninde bana yardım etmen gerekiyor meleğim."tamam ben gidip banyo yapman için gerekli şeyleri hazırlayım."
Elerimi, yüzünden çekip, arkamı dönüp gideceğim sırada, bileğimden tutup, ona dönmemi sağladı. Sorar gözlerle ona bakarken, bileklerim'in yandığını hisetim. Gerçektende her tarafı yanıyordu.
"o hazırlayacağın şey neyse, iki tana hazırla bebeğim lazım olucağına eminim." Göz kırpıp, bileğimi serbest bıraktığında, afaladım. Ne demeye çalıştığı hakkında hiç bir fikrim yoktu, ve bebeğim mi siktir yanaklarıma yüklenen ısı, daha yeni titremeyi bırakmış bacaklarımı yeniden harekete geçiriyordu.
Yerimde titremeyi bırakıp, arkamı dönüp ilerlemeye başladığımda, daha yeni nefes aldığımı hisedebiliyordum. Bana her dokunuşu da nefesim aniden kesiliyor ve bilinçsiz bir şekilde duruyordu.
Depo kapısını hafiften itirip dışarı çıktığımda bana bakan görevlileri orada bırakıp asansöre doğru yürümeye başladım. Jungkook hazırlamam gereken şeylerden iki tane istemişti. Bilmiyorum Berki ihtiyacı vardı, bu yüzden dediğini yapıcaktım. Asansörü kapıları açıldığında, içeri geçip, çıkacağım katın düğmesine basıp beklemeye başladım.
...
Gerekli her şeyi hazırlayıp, jungkook'u beklemeye başladım. Jungkook'un durumu ağır olduğu için ne kendine ait odası vardı ne de banyosu, ama ben bu sorunu çözüp jungkook için boş bir oda ayarlamıştım, oranın banyosunu kulanabilirdi.
Ne kadar jungkook'dan ben sorumlu olsam da, onu dışarı çıkaramazdım, böyle bir şeye yetkim yoktu, bu yüzden onu görevliler, benim yanıma getireceklerdi. Jungkook'un dediği gibi yapıp iki tişört iki eşofman ve iki iç çamaşırı ayarlamıştım.
Son kez her şeyi kontrol amaçlı, banyoya girip baktım. Her şey yerli yerinde, tam benim ayarladığım gibiydi. Kapı tıklama sesi duyunca, banyodan çıkıp oda kapısına doğru yöneldim. Beklediğim gibi korumalar jungkook'u getirmişlerdi, iki tarafından sarılan jungkook kafası önüne eğik bir şekilde duruyordu. Yüzünü göremesem bile teni'nin kızarık olduğunu görebiliyordum.
Görevliler jungkook'u çekiştirerek içeri bırakmışlardı, geri kapıya yöneldiklerin de, sanki bir şey unutmuş gibi geri dönüp tekrardan yanımıza gelmişlerdi.
Adam kolumu tutup sıktığında ne daha ne olduğunu anlayamadan beni dışarı sürüklediler.
"bana bak sürtük müdür, eğer ona bir şey olursa bizi bitirir anlıyor musun. Biz şimdi sigara molası vermeye gidiyoruz, işi bitince beni ara gelip onu götürelim, sakın bir yanlış yapayım deme." Ben daha ne olduğunu anlayamadan o adam bana art arda tehdit savurup sonrada odayı terk etmişti.Yine jungkook'la baş başa kalmıştık, sadece bulunduğumuz yer farklıydı, yinede yavaştan ilk defa onu görmüşüm gibi duygulara bürünüyordum sadece korku yoktu, ben ondan istesem bile korkamıyordum.
Arkamı yavaştan dönüp, koltukta bana bakana jungkook'u görmemle afalamıştım. Kendimi toparlayıp, iki üç adımda yanına vardığımda, ayağa kalkıp oda'nın banyosuna girmişti. Tuttuğum nefesimi yavaşça havaya salıp, kendimi koltuğa uzanır bir şekilde atım.
Biraz olsun, rahatlayınca vücudum mayışmıştı. Yinede burada uyuyamazdım, banyoda jungkook vardı kendine zarar verebilirdi.
Bu düşünce zihnimi işkal edince, yerimde kıpırdanıp, uzandığım yerde dikeldim. Etraf sessizdi, oysaki jungkook banyoya gireli 15 dakika geçmişti, şimdiye kadar su sesleri gelmeliydi. Gözümü odada gezdirdiğimde, jungkook için getirdiğim kıyafetlerin burada olduğunu gördüm, almayı unutmuştu sanırım.
Yerimden kalkıp, kıyafetleri elime aldım. Hiç ses gelmeyen banyo kapısının önüne vardığımda, yavaşca kapıyı tıklatıp beklemeye başladım.
İçeriden hışırtı sesleri gelince, istemsizce kaşlarım çatıldı. Kapı, sonuna kadar açıldığında, önümde tamamen çıplak bir jungkook beklemiyordum.
Beyaz teni kızarmıştı, adeta güneş giydi, yakıcı bir sıcaklık yayıyordu, teni. Bakışlarımı biraz daha alta kaydırdığımda, sertçe yutkunma ihtiyacı hissettim. Karşımda erekte olmuş bir şekilde duruyordu.
Elimdeki kıyafetleri, ona uzatım almasını beklerken, aniden bileğimden tutulup çekilmemle, nefesim gırtlağıma takıldı.
Elimdeki kıyafetler yeri boylerken, ben iri gözlerle kapıyı kapatan jungkooku izliyordum. Bileğimi hayla tutuğu için artık canım acımaya başlamıştı. Gözlerim yavaştan onu süzerken, onunda aynı şekilde beni süzdüğünü gördüm.
Büyük ve damarlı, gördüğüm şey yanaklarımın ısınmasına sebep oluyordu. ikimizin de burada, olması ve jungkook'un çıplak olması, benim için kötü sonuçlar, doğuruyordu.
Bitti :)Selam baya uzun zaman oldu değil mi?
Neyse artık sınır katmaya karar verdim bu bölüm 3 oy almasa diğer bölüm yok. Hadi ama yapman geren sadece oylamak, size güveniyorum. 💜🐯🐰
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WRONG TİMİNG TAEKOOK ✓
Fanfictaehyung akıl hastası jungkook'un, yılardır rüyalarına girdiğinden habersizdi. Bir şans verin lütfen!!! :) Mini bir fic!! jk 28 yaşında kth 24 yaşında