Bölüm-7

41 3 1
                                    

Umay'dan

Bir hafta içerisinde her şey o kadar hızlı ve ani gelişmişti ki ben bile neler olduğunu kavramakta zorlandım. Acı...Acıyı bu bir hafta içerisinde çok fazla hissettim. Acının da olayı bu değil midir zaten. İnsana tattırmadığı üzüntüyü hissettirmek. Mutluluk, sevinç, hüzün denen duygularımın yerinde sadece acı vardı. Kaybetme korkusu beni bir kez daha yakaladı. Çok fazla insan kaybettim. Çok fazla toprağa can verdim. Sevdiğim herkes benden teker teker uzaklaştı. Annem, babam, babaannem... Babaannem biricik ninem ailemden kalan, tek sığındığım yuvam, annem ve babamın ölümü üzerine her gece gördüğüm kabuslardan ağlayarak uyandığımda güven kokan babaanneme sığınmam. Onu çok özleyeceğim. Ama ölüm bu. Eninde sonunda hepimizin gideceği yer o mezar olacak. Hayat benden çok erken aldı ailemi. Yine de ayakta kalıp onlara ne kadar güçlü olduğumu göstermek istiyorum. Çünkü onlarda bunu isterlerdi. Eminim ki onlar şuanda beni izliyor.

Ailemi kaybetsem de her zaman yanımda olan kardeşlerim var. Bir hafta önce olan şeyleri arkamda bırakıp onlar sayesinde hayata yeni bir sayfayla başladım. Ben, Kayra, Miray, Lara...

Lara benim amcamın -amca demeye bin şahit lazım aileden sayılmıyor- tek kızı. Gerçek adı Dilara ama biz ona çocukluğumuzdan beri Lara diyoruz. Lara üç gün öncesine kadar Londra da yaşıyordu. Bana destek olma amaçlı orada ki hayatını bırakıp benim yanıma taşındı. Her şey hayatımı tamamen değiştiren şeyler tam bir hafta önce bu gün oldu...

1 HAFTA ÖNCE...

Miray'ın ağzından çıkan sadece iki kelimeye takıldım. ''Başın sağ olsun...'' ilk başta anlamadım ama sonradan kafama dank ettiğinde inanmadım, inanamadım aklıma milyonlarca kişi geldi ama beynim sadece bir kişiyi gösteriyordu. Olmazdı dimi olamazdı beni bırakmazdı söz vermişti. Beni bırakmayacağına bana söz vermişti...

Yerimde sadece boş gözlerle Miraya bakıyordum. Miray karşımda hıçkırarak ağlarken ne yapacağımı bilemedim. Beynim düşünmeyi bitirmiş içinde sadece o kelime yeşil ışık yakıyordu o lanet iki kelime, on üç hayatımı bitiren harf ''Başın sağ olsun...'' neden? neden ben? Şu berbat dünyada o kadar insan varken neden ben! neden geri zekalı mafyanın biri beni hapis ediyor, neden bütün ailemi kaybediyorum ,neden sevdiklerimi toprağa veriyorum. Hiç bir zaman Allaha isyan etmedim ama neden ben! Mafya.. Geri zekalı.. Hepsi onun yüzünden...

Yerimden hızla kalkarak odanın içinde dolanmaya başladım ağlamıyordum çünkü komikti ölmezdi ki annem yerine koyduğum insan bana söz verip ölemezdi. O sözünü her zaman tutardı. Hepsi onun yüzünden... O olmasaydı yetişebilirdim...

Beynim biran her şeyi kavrayınca odanın içinde dolanmayı bıraktım. Miray'a bakınca göz yaşları hala akmasına rağmen hıçkırmayı kesmiş ne tepki vereceğimi izliyordu. Tuvalet masasının üzerindeki her şeyi yere attım. Çığlık atmaya başlayınca Miray yerinden kalkıp ağlayarak yanıma geldi onu iterek çalışma masasından makas alıp giysi odasına geldim. Hala ağlamıyordum ağlayamıyordum göz yaşlarım akmamak için direniyordu. Gözüm dönmüştü şuan tek bir şey düşünüyordum. Kafamda sadece tek bir isim vardı. Uraz...

Her şey onun yüzündendi beni buraya hapis etmeseydi gitmeme izin verseydi belki babaannem ölürken ona yardım edebilirdim, yanında olabilirdim.

Giysi dolabındaki tüm kıyafetleri yere atarak makasla tek tek kesmeye başladım. Artık takatim kalmadığında son gücümle çığlık atıp hıçkırarak ağlamaya başladım. Yere çöktüğüm de Miray'da yanıma gelip yere oturarak bana sıkıca sarılınca ikimizde hıçkırarak ağlamaya başladık. Ben hıçkırırken Miray saçımı okşayıp bir şeyler sayıklıyordu. Ne olduğunu anlayamıyordum ama sanırım geçecek diyordu. Hayır Miray geçmeyecekti. Her zaman içimde bir yerim sızlayacaktı bir özlem olacaktı kolay olmayacaktı atlatacaktım ama hep hatırlayacaktım.

Karanlıktan DönüşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin