MEDYADA: YİĞİT ALP ARHAN
Yiğit hala bırakmadığı kolunu çeken Ecrin i öpüyordu.Neden kendine engel olamıyordu o da bilmiyordu.Yaptığının yanlış olduğunu bilmesine rağmen onu bırakmak ondan ayrılmak istemiyordu.Karşısındaki herhangi biri değil kendi akrabası kuzeniydi.Bildiği akraba ilişkilerinde kuzenler kardeş gibiydi.Peki Ecrin onun kardeşiyse bu yaptığı hareketin anlamı neydi.Bu düşünceyle kendinden utanarak elinin altında kurtulmak için çırpınan kızı bıraktı.Ecrin saskındı ne diyeceğini bilmiyordu.bilmiyordu. Abi olarak gördüğü adam onu öpüyordu ve kendi suçuymuş gibi ona dik dik bakıyordu.Ecrin bir anda kendinin bile beklemediği bir hareket yapıp Yiğit in suratına tokat attı.Atığı tokat kendi kalbine mi yoksa onun suratına mı yapıştı bilmiyordu.Şu an Ecrin in canı daha fazla yanıyordu.Yiğit tokadın etkisiyle elini yüzüne götürdü.İlk defa tokat yiyordu. Bugüne kadar ailesinden arkadaşlarından hiç kimsenin yapmadığı bir şeyi karsısında duran bu ufak kız hiç tereddüt etmeden yapmıştı. Onun o narin ve zayıf bedeni onu soka uğratacak kadar şiddetli hatta geriye iz bırakacak kadar sert vurmuştu.Tam ağzını açıp birsey söyleyecekken Ecrin ona fırsat vermeden titrek ve utangaç bir sesle
-Sen gerçekten çok utanmaz ve ahlaksız biriymişsin.Ben sana abi dedim senin kuzeninim ben sevgilin değil.Hem bana sormadan iznimi almadan bana nasıl dokunursun nasıl öpersin
-Ne için izin alacaktım
-Senin gibi birini tanıdığım güne lanet olsun
-Ağzını topla küçük
-Bana terbiyeden bahsetme.... Ayrıca bu geceden sonra benden uzak dur gördüğünde bile dönüp bakma bana çünkü ben öyle yapacağım
Dedi ve Yiğit in konuşmasına fırsat vermeden eve girdi.Kendini odasına attı.Tek istediği doya doya ağlamak ve bu gece yaşadıgı sacmalığı unutmaktı.Hala aklı almıyordu.Abi dediği adam onu öpmüştü.Bunu bin yıl düşünse aklına getirmezdi hem de ilk öpücüğünü bu yaşta kendi kuzenine..Nasıl bir saçmalık bu diye düşündü ve tekrar ağlamaya başladı.Bütün gece uyumamış ağlamıştı.Yiğit de aynı durumdaydı.Bugüne kadar yapmadığı hiç yapmayacağı birşeyi yapmıştı.O kimseye zorla birşey yaptırmazdı.Üstelik sarhoş oldugunu düşünüyordu herkes ama o sarhoş değil bunu bilerek isteyerek ayık kafayla yapmıştı.Sabaha kadar aklındaki tek soru bunu neden yaptığıydı.Cevabını bilmediği şeyler onu nasıl da yoruyordu.Su an olduğu gibi...
Kutlama günün üstünden on gün geçmişti.O geceden sonra Yiğit le Ecrin nerdeyse birbirlerinin yüzünü bile görmemişti.Her ikiside karşılaşmamak için çaba sarfediyor.Yemek vakitlerinde bile türlü bahaneler üretip bu karşılaşmayı erteliyorlardı.Yiğit genelde dışarda arkadaşlarıyla takılıyor,eve geldiği zamanlarda ise Ecrin hastayım yada benim iştahım yok dinleneceğim diye kendini odasına kapatıyordu.
Onlar o geceden kalanları silip unutmak için uğraşırken Nedim Bey torunlarını ilk gördüğü günden beri aklında oluşan fikri iki oğluna kabul ettirmekle uğraşıyordu.Bu düşüncesini onlara söyleyeli dört gün olmuştu.Odaya geçip bu konuyu tartışan üç adam bir sonuca varmaya çalışıyordu.Nedim Bey Yiğit ile Ecrin i birbirine yakıştırmış.Onların evlenmesinin çok iyi bir kara olduğunu savunuyordu.Mesut Bey bu teklifi duyar duymaz kabul etmişti.Biricik oğluna Ecrin den daha güzel ,terbiyeli,becerikli ve akıllı bir gelin bulamazdı.Oğlunun zaten takıldığı kızlar belliydi.Onun tercihine bırakırsa torun sahibi bile olamazdı.Ama Ekrem Bey bu teklifi duyunca çok tedirgin olmuştu.Kızını buraya mutlu olsun diye getirmişti evlensin diye değil hem kızı daha küçüktü.Yiğit i abi olarak gördüğünüde biliyordu üstelik..Babası ve abisine bunu anlatmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEDEMİN GELİNİ
RomanceZorla birleşen iki farklı hayatın nefes kesen tutkulu aşkına şahit olacaksınız.... Birbirlerinin varlığından bile habersiz farklı yaşantıları olan iki insanın hayatı bir anda ortak bir hayata dönüşürse ne olur? Bir dedenin mutlu olması için iki...