bu bölümü düz yazı şeklinde yazmak istedim. çoğunluğu texting olsa da arada düz yazı bölümleri koymak mecburiyetinde kalıyorum :)🔗
Adımlarımı hızlandırıp kantine indiğimde Devin'in çoktan arkadaşlarıyla beraber oturmuş olduğunu gördüm. Duvarları camekan olan kantinin içinde oturuyorlardı. Hızlıca içeri girerek kendime bir kahve aldım. Yine benden kaçmasını istemediğim için hızlı olmaya özen gösteriyordum. Aslında, kasıtlı olarak benden kaçmıyordu ama yine de öyleymiş gibi hissediyordum. Aptal alınganlığımdı belki de. Yine de onu görme fırsatını kaçırmayacaktım. Özellikle de kafasını kitapların arasından kaldırmak istemediği sınav haftası gelmiş ve çatmışken.
Kahvemi alıp dışarı çıktığımda okulun merdivenlerine oturdum ve kaçamak bakışlarla onu izlemeye başladım. Bu soğuk günlerde, elimdeki kahveden bile daha sıcacık ediyordu içimi varlığı. Kalbimi söküp yerine kendini koymuştu sanki. Sıcak kahveden dilim yansa da umursamadım. Görebildiğim kadarıyla konuştukları şey üzerine kahkahalara boğulmuşlardı. Gülüşünü gördüğümde içimden işte, diye geçirdim; işte şimdi bir güneş gibi ısıtmıştı beni. Uzaktan gördüğüm gülüşüyle bile beni bu denli ısıtmışsa, yanına yaklaşırsam yanardım.
Yanına yaklaşamazdım.
Ama o yaklaştı.
Ne ara çıkmışlardı bilmiyordum, ben elimdeki bardakla ilgilenirken onlar çoktan oturduğum merdivenlere varmışlardı. İki arkadaşı önde, o arkada merdivenleri çıkarken derin bir nefes almamak için zor tuttum kendimi. Üzerinde bulunduğum basamağa adımını attığında kalbim dört nala koşuyordu. Kısa bir zaman dilimi bile olsa ,ki bana bir ömür gibi gelmişti, bu kadar yakınında olmak yanmama yetmişti.
Az önce almadığım derin nefesi şimdi aldım ve peşlerinden bende okula girdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Onsra | Texting
Teen FictionDevin: ben aşık olmayacağım, kimseye Farklıydı, çünkü onun gözlerindeki parıltılar ona her baktığımda benim de irislerimde can buluyordu. Bana ben aşık olmayacağım, demişti. Verdiği sözü tutmadı. Hayır, sen aşık oldun ama ben asla aşık olamayacağım...