Sen bir mutantsın. Gücün havayı kontrol etmek Hydra sen küçükken seni buldu. Güçlerinden haberdardılar. Seni bir suikastçi olarak yetiştirdiler. Onlar için görevlere çıktın bir sürü yeri patlatın. Sadece bir kaç kelime ile seni kontrol altına alıyorlardı. Ve artık bundan bıktın. Tek isteğin bu lânet yerden çıkmak.
Sabah yatağımdan uyandığımda, yanıbaşımda bir dosya buldum. Hemen gözlerimi açtım. Dosyayı elime aldım.
Y/N; bu günkü görev olmalı.
Uzun zamandır görevlere çıkmıyordum. Bir gün bu durumu fark edip sordum. Beni özel bir görev için sakladıklarını söylediler. Sanırım o özel görev bu olmalıydı.
Heyecanla yerimde dikleştim ve dosyayı daha sıkı tuttum. Özel bir görevse zor da olmalıydı. Ama altından kalkardım. Yani başaramayacağım bir görev neden versinler ki?
Dosyanın kapağını yavaşça açtım. Hayal kırıklığına uğramıştım. Ben satırlarca yazı beklerken, sadece bir cümle yazıyordu.
Y/N; Bruce Banner'ı yakala.
Bu nasıl bir görevdi böyle? Sinirle sayfayı çevirdim. Bu sefer de onu nerede bulacağım yazılmıştı.
Ben koskaca Hulk'ı nasıl yakalayabilirdim ki? Ama dediğim gibi, altından kalkmayacağım bir görevi neden versinler ki.
Derin düşüncelere dalmıştım. Nasıl bir yakalamaktan bahsediyorlardı? Onu öldürmem gerekmiyor değil mi?
Birden odamın kapısı kırıldı. Ve içeriye bir kaç asker girdi.
Y/N; biraz kibar olsanıza!
X; hazır mısın?
Hazır değildim.
Y/N; hayır, bu görevi kabul etmiyorum.
X; tekrar düşün, zor kullanmak istemiyorum.
Elimi havaya kaldırdım. Tam su baş belasını def edecektim ki, kelimeleri söylemeye başladı. Elimi indirdim ve acı içinde yere çöktüm.
Direnmeye çalışıyordum ama bu bana sadece acı veriyordu. Büyük bir çığlık kopardım. Ve ellerimi teslim olurcasına havaya kaldırdım.
Y/N; tamam, lütfen dur!
Asker bana bakarak sırıttı. Beni bir kukla gibi yönetiyorlardı. Bana istedikleri her şeyi yapabilirmiş gibi bakıyorlardı.
Bu daha çok hırslanmama sebep oluyordu. Şu andan itibaren kafama kazımıştım. Ya bu görev kurtuluşum olacaktı, ya da ölümüm.
Tiksinmiş bir şekilde askere baktım. Ama o hâlâ o pis sırıtışını atıyordu.
X; bizimle gel.
İstemeyerek de olsa ayağı kalktım ve peşlerine takıldım. Çatıya geldiğimizde bizi bir jet karşıladı.
X;bin!
Y/N; tamam, ittirme!
Jet'e bindiğimde, askerin o pis sırıtışı solmuştu. Onun yerine bana acır bir şekilde bakıyordu.
X; ölmemeye çalış.
Ona kötü bir bakış attım ve önüme döndüm. Her şey tamamlanınca jet harekete geçti.
***
Bir kaç saatir yoldaydık. Sonunda jet yere iniş yapmıştı. Kapılar açılınca hemen aşağı indim ve derin bir nefes aldım. Nerede olduğumu biliyordum. Korkmuyordum ama endişeliydim.
Jet'i kullanan asker de benim peşimden aşağı indi.
X; yürü!
Dedi ve ilerideki binayı gösterdi. Eski bir binaydı. Terk edilmiş gibi görünüyordu. Binaya doğru yürümeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝘔𝘢𝘳𝘷𝘦𝘭 𝘐𝘮𝘢𝘨𝘪𝘯𝘦
Short StorySanki gerçekmiş gibi rolünü oyna olmak istediğin her şey olabilirsin. Burası senin dünyan gel ve marvel karakterleri ile hayal et. Tüm hakları Steve'in kalkanın'da saklıdır.