M.

633 51 101
                                    

                                             M.

    "Güven ruh gibidir. Terk ettiği bedene asla geri  dönmez."
              
                  -WILLIAM SHAKESPEARE

                                        🪩

        Next to you, Øneheart

                  🪩

New York City, 02.00

Bir zamanlar, herkesin bir amacı olduğunu düşünürdüm; Bu dünyada yaşamak için. Ama zaman ilerledikçe farkına vardım ki, öyle bir şey yoktu.

Kimisi, öylesine yaşar ve giderdi, kimisi dolu dolu yaşar ve giderdi, kimisi bir şeylere bağımlı olarak yaşar ve giderdi.

Ama nihayetinde giderdi.

İnsanlar, gitmek için sebebe ihtiyaç duymazlardı. Aksine, gitmemek için kendilerini kandırırlardı. Her gün tekrarlardı buldukları nedenleri kendilerine karşı: Gitmemek için.

Nihayetinde, ya benliklerinden sıyrılıp giderlerdi,

Ya da, gerçekten çekip giderlerdi.

Ben de çekip gitmiştim.

Soğuk hava çehreme vurdu. Gözlerim ağır bir şekilde kapanıp açıldı. Her yer bembeyazdı. Kabanıma sarılıp bakışlarımı karşımdaki manzaraya çevirdim. Şehir, ayaklarımın altında gözüküyordu. Her yer ışıl ışıldı. Kar taneleri yavaş bir şekilde yeryüzüne düşüyordu.

Sıkı at kuyruğum, cildimi geriyordu, soğuk hava ile birleştiğinde baş ağrımı şiddetlendiriyordu. Derin bir nefes vererek havada beyaz bir bulut oluşturdum kısa bir süreliğine.

Güneşin doğmasına epey bir süre vardı. Her yer karanlıktı, ama şehir buna rağmen ışıl ışıldı. Uzun binalardan sızan ışıklar, sokaklardaki arabalar, sokaklara asılmış ışıklı süslemeler... Güzel gözüküyordu.

Bakışlarımı aşağıda duran şehirden çekerek karşımdaki hotele çevirdim. Gözlerim hotelde bir süre gezindi, kahverengi bir hoteldi. Bütün balkonlarda dolaşan bir sarmaşık vardı. Hotelin dikkat çekmesini sağlayan tek etken sarmaşıktı.

Gözlerim bir süre balkonlarda gezindi, ardından karşımdaki balkonda durdu. Bir adam elinde sigarasıyla balkonda duruyordu. Sigarayı hava soğuk olduğu için hızlı hızlı içiyordu. Yerinde duramıyor, ikidebir hareket ediyordu. Adam siğarsının son nefesini bir çırpıda çekerek sigarayı balkondan aşağı attı, ardından hızlı bir şekilde içeri girdi. Bu görüntü dudaklarımın yukarı doğru kıvrılmasını sağladı.

Soğuk.

Çoğu kişi soğuğu sevmezdi. Hazmedemezdi. Çünkü, her şey soğuk bir zamanda ortaya çıkardı. Ortamın havasından bahsetmiyordum, insan ne zaman bir soğukluk hissetse, paniğe kapılırdı.

O soğukluk, kişinin, birileri ya da biri tarafından izlendiğini belirtirdi. Sizi tuzağa düşürmek için pusuda bekleyen birilerinin olduğunu belirtirdi.

Panik.

İnsana ummadığı şeyleri yaptırırdı. Aklında olmayan, gelmeyecek şeyleri bile.

Panik, en güçlü duyguydu nihayetinde.

Bizi paniğe sürükleyen şey, karşımızdaki kişi değildi. Benliğimizdi. Sakladığımız sırlar, belli etmediğimiz yönümüz, gerçek kişiliklerimiz... Biz bunların su yüzeyine çıkmasından korkuyorduk.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 07 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

M.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin