3.2

103 17 6
                                    

OTUZ İKİNCİ GÜN

Merlin inlerken kendisine verilen bir dilim ekmeği yutkundu. İki yudum suyunu içti. Arthur... Hepsi Prens Arthur içindi. Burada, bu karanlık ve buz gibi soğuk yerde kaçıncı günü olduğunu bilmiyordu. Ama Arthur onu kurtaracaktı. Buna inancı tamdı.

Sadece sabretmesi gerekiyordu. Arthur onu bulana dek dayanabilmesi gerekiyordu. Dayanacaktı. Prens onu bulup Camelot'a geri götürene kadar dayanacaktı.

Ayakları da kolları gibi sarkıktı, onu ayakta tutan tek şey duvara bağlı zincirlerdi. Merlin yırtık gömleğinden akan kanı hissediyordu. Sarrum tekrar gelmiş, prensin onu hâlâ aramamış olmasıyla dalga geçmişti. Merlin ise bilinçsiz bir şekilde ona küfretmişti.

Sonuç olarak yirmi kez kırbaçlanmıştı.

Lütfen kurtar beni Arthur.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~•••••••••••••••••••••••~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Arthur son on beş gündür değişmemiş ifadesiz yüzüyle kralı onayladı. Gözlerinin içine bakmadı. Konsey toplantısında yanında durmasını ve konuyu takip etmesini emreden Kral Uther'a karşı hiçbir şey hissetmiyordu.

Otuz ikinci gündü. Merlin Sarrum tarafından kaçırılalı otuz iki gün olmuştu. Arthur on yedi gün boyunca zindanda kalmıştı. Uther verdiği sözü tutmuş, Merlin'in öldüğünü düşünene kadar onu zincirlerden serbest bırakmamıştı. Arthur o on yedi gün içinde Krala, yani babasına, karşı tüm iyi duygularını yitirmişti. Ona karşı hiçbir şey hissetmiyordu.

Merlin'in öldüğüne inanmak istemiyordu. Ancak yaşamadığını da biliyordu. Gerçekçi gelmiyordu düşünce. Kimse Sarrum'un işkencesine on yedi gün dayanamazdı. Arthur Sarrum'un yaşayabileceği her yeri haritalardan araştırmıştı. Ancak yoktu.

Gwaine beş gün önce dönmüştü ve Merlin'in kaçırıldığı yerde, Sarrum'un bölgesi olarak bilinen yerde hiçbir iz olmadığını söylemişti.

Sarrum yoktu.

Her nerede kalıyorlarsa köleleri avladığı bölgede değildi.

Arthur Merlin'e nasıl ulaşacağını bilmiyordu.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~•••••••••••••••••••••••~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Morgana Gwen'in getirdiği yemeği yerken kenarda duran ve zayıflayan kıza seslendi.

"Gwen, otur ve benimle ye."

Gwen bir an duraksadı, sonra sarsılarak yürüdü ve karşısına oturdu. Morgana otuz iki gündür odasından çıkmamıştı. Uther'ın tüm tehditleri, kapısına dayanmaları, Gwen'i tehdit etmeleri, içeriye dalmalarına rağmen odadan dışarı tek adım dahi atmamıştı.

Tüm süreç boyunca konuştuğu tek kişi Gwen olmuştu.

İnanmıyordu. Merlin'in öldüğüne ikisi de inanmıyordu. Gwen ona Arthur'un da inanmadığını ve haritalarla araştırdığını ama Sarrum'un artık kendi bölgesi olarak bilinen yerde olmadığını söylemişti. Morgana Gwen'i göndererek ertesi gün Arthur'u yanına çağıracaktı.

Arthur ile konuşmak istiyordu. Artık onu karşısına alacaktı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~•••••••••••••••••••••••~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Gaius konuşmadan Uther'a günlük ilacını verdi. Yıllar önce girdiği bir savaşta aldığı yara için hâlâ her gün ilaç içiyordu. Gaius ise konuşmuyordu. Eskiden krala destek olan, her kararında ona yardım eden, ona saık olan hekim gitmişti.

Emrys'in İntikamıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin