2.3

114 16 2
                                    

"Merlin, bir şey sormak istiyorum."

"Buyrun, Leydi Morgana." derken Mordred'in önüne bir tepsi koydu Merlin. Ardından masanın altındaki sepetten Prens Arthur'un kılıcını ve yanına koyduğu bileme taşını alıp yere çöktü. Kılıcı güzelce keskinleştirirken gözleri Leydi Morgana'nın üstündeydi.

"Bu soruyu sorduğumu kimsenin bilmesini istemiyorum, anladın değil mi?"

Merlin Mordred'a baktı.

"Mordred, yemeğini al ve benim odama git, kapıyı da kapat. O yemek bitecek, itiraz istemiyorum."

Küçük çocuk çok yemek yiyemiyordu. Midesi küçüktü resmen. Hep az yemek yemeye alışmıştı, ancak Merlin bunu değiştirmeye kararlıydı.

"Dinliyorum Leydim, bana güvenebilirsiniz."

"Merlin, sen Gaius'un tüm kitaplarına, hatta sarayda bize bile yasak olan tüm kitaplara erişim sağlayabiliyorsun."

Merlin bunun arkasından ne geleceğini merak ederek onayladı. Kaşları hafifçe çatılmıştı. Morgana ise tedirgindi, gergindi ve korkuyordu. Yapacağı şeyin sonucunu bilmiyordu ancak artık gerçekleri öğrenmek istiyordu.

"Rüyalarımın doğasını bilmek istiyorum Merlin."

"Nasıl yani Leydim?"

Merlin bundan hoşlanmamıştı, hem de hiç hoşlanmamıştı. Morgana güçlerini keşfederse Uther'ın karşısında tehlikeye girerdi. Erkendi, henüz çok erkendi!

"Merlin, rüyalarımın normal olduğuna inanmıyorum! Ben küçükken, çok küçükken Gaius bana tavsiye vermişti. Rüyalarımdan çok korktuğum bir dönemde günlük tutmamı söylemişti. Çok korktuğum rüyalarımı günlüğüme yazacaktım, böylece aslında onların sadece rüya olduğunu ve bana zarar veremeyeceklerini görecektim."

"Anlıyorum, mantıklıymış."

"Evet, o zamanlar tam dediği şekilde rahatlattı. Sonra bu ilacı içebilecek kadar büyüyünce günlük işini bırakmıştım. İlaca başladım. Ama dün gece günlüğümü buldum Merlin."

Merlin kalbinin göğüs kafesinde gümbür gümbür attığını hissederken yutkundu.

"Merlin, çocukken rüyamda gördüğüm her şey yaşandı. Merlin  tüm rüyalarım, günlüğümdeki bütün rüyaları sonradan yaşamışım! Yaşamadan önce rüyamda görmüşüm! Çok korkuyorum Merlin, çok korkuyorum! Ne yapacağımı bilmiyorum, kime gideceğimi bilemedim! Yardım et Merlin!"

Merlin kılıcı bırakıp ayaklandı ve gözleri dolan kadına yavaşça yaklaştı. Koluna girdi ve sandalyeye oturmasına yardımcı oldu.

"Leydim, sakinleşin. Sakin olun. Lütfen oturun."

Morgana yavaşça oturdu. Birden paniklemişti. Korkuyordu, yaşamadan önce yaşanacakları rüyasında görmüştü. Acaba gördüğü tüm rüyaları yaşayacak mıydı? Ne zaman yaşayacaktı? Şu anda bile belki de hatırlamadığı bir rüyasını yaşıyor olabilirdi. Peki ya kabus görürse? Kabuslarını da mı teker teker yaşayacaktı! Nefes alamıyordu, nefes alamıyordu! Çok kötü kabuslar da görmüştü, onları yaşayamazdı! Yapamazdı!

Nefesinin kesildiğini hissederken boğuk bir sesin ismini söylediğini duyuyor gibiydi ama odaklanamıyordu. Gördüğünü hatırladığı tüm rüya ve kabuslar aklına doluşmaya başlamıştı.

Elleri tutuldu aniden, sonra çekildi ve bir yeree dayandı. Ellerinin altında güm güm atan kalbi hissedince birden durdu Morgana. Düşünceleri durakladı ve karşısında diz çökmüş Merlin'i gördü.

"Bana odaklanın Leydim. Nefes alışıma odaklanın. Derin derin nefes alın."

Morgana o an fark etti ki nefesini tutmuştu, oksijen için yanan ciğerlerine derin ve sert bir nefes çektiğinde başı dönmüştü. Ne olmuştu az önce ona? Resmen kendini kaybetmişti. Merlin'in elleri tarafından tutulan ellerine baktığında titrediğini gördü.

Emrys'in İntikamıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin