13. Bölüm

727 51 47
                                    

Kerem' in hastalığı biteli tam tamına bir hafta oluyordu. Bu bir hafta da hayatlarında değişen pek bir şey yoktu. Sadece İcardi' le önceki hâllerinden daha yakınlardı.

" Maçta çok iyiydin."

İkili şimdi gecenin bir vakti sahil kenarında dolaşıyorlardı. Maç biteli daha yeni bir kaç saat olmuştu. Yorgun olmalarına rağmen birbirleriyle vakit geçirmekten geri durmuyorlardı.

" Senin gerinden oynamam doğru olmazdı, değil mi?"

İcardi, Kerem' in bu sözüne karşılık gülerken buldu kendini. Kesinlikle Kerem' in bu halleri onun daha fazla hoşuna gidiyordu.

" Galiba."

Bir süre boyunca anlamsız bir sessizlik oluştu aralarında. İkiside birbirine bir şey söylemek istermiş gibi duruyordu.

" Kerem."

" Mauro."

Aynı anda birbirlerinin isimlerini söylemeleriyle birbirlerine bakıp gülümsediler.

" İlk sen söyle." dedi İcardi.

" Sen söyleyeceğini söylemeden, ağzımı açmam."

" Of... Kerem."

Kerem işaret parmağını, İcardi' nin dudağının üzerine koydu. Ela gözlerini kıstı hafifçe.

" Bana oflama. Hadi şimdi söyle ne söyleyeceksen." dedi işaret parmağını İcardi' nin dudağının üzerinden çekerken.

İcardi, Kerem' in bu hareketiyle kocaman gülümserken, utangaç bir tavırla kahverengi saçlarını yavaşca karıştırdı.

" Aslında bir şey soracağım ama dalga falan geçersen seninle konuşmam."

Kerem' in artık içindeki merak duygusu zirveye alışmış durumdaydı. İcardi' yi hiç böyle bu derece gergin gördüğünü sanmıyordu.

" Yemin ederim gülmeyeceğim, lütfen sor."

İcardi yüzündeki gergin denilebilecek gülümsemeyle derin bir nefes alıp verdi.

" Benimle çıkmak ister misin?"

Kerem' in böyle bir soru beklediği pek söylenemezdi. İçindeki merak duygusu durulurken, yüzünde bir gülümseme belirdi.

" Biz zaten çıkmıyor muyduk?"

İcardi' nin buna karşı anlamaya çalışırcasına kaşları çatıldı.

" Çıkıyor muyduk?"

Kumral çocuğun yüzündeki gülümseme solmuş, onun yerine sahte bir sinir duygusu yüklemişti suratına.

" Mauro çıkıyor olsak bile şuanda, şu tavrından sonra bu ilişki bitmiştir."

İcardi' nin şaşkınlıkla gözleri açıldı. Ne yapacağını bilmiyordu. Hiç böyle bir durumun içerisine düşmemişti.

" Anlamıyorum." dedi çocuksu üzgün bir tavırla.

" Sen zaten beni hiç anlamadın." dedi sahte bir yeşilçam kadınına bürünerek.

Ortam şuanda oldukça garipti ve Kerem artık bu garipliği kaldırabileceğinden emin değildi.

" Evet." Dedi Kerem yüzünde bir gülümseme oluşurken.

İcardi' nin hafifçe kaşları çatıldı. Karşısında adamın neye ' evet' dediğini bile anlamamıştı.

" Ne?"

" Seninle çıkmayı diyorum kabul ediyorum." Demişti bütün kelimelere vurgu yaparken.

İcardi' nin kalbi, Kerem' in bu cümlesiyle hızlanlanmaya başladı. Yüzündeki gergin hava yok olmuş, onun yerine şaşkınlık ağır basmıştı.

Kerem onun şaşkın, çocuksu suratına bakarken istemsizce bundan zevk alıyordu. Aslına bakarsak Kerem, İcardi' nin her bir hareketini, tepkisi izlemekten hoşnuttu. Daha önceki ilişkilerinde hiç böyle bu durumda olmamıştı.

Altay' da bile.

İcardi bir kaç saniyenin ardından ne olduğunu anlamış olacakki sıkıca karşısında ki bedenin beline sardı kollarını. Hep bunun sadece bir hayal olarak kalacağını düşünsede öyle olmamıştı.

" Seni çok seviyorum."

" Bende seni." Dedi ona sarılan bedene karşılık verirken, Kerem.

Birkaç saniye boyunca ay tam tepedeyken birbirlerine sadece sıkıca sarıldılar. Onları uzaktan kinle izleyen bir figürden habersiz.

Bu bölüm olmadı gibi ya

Guerra Por Amor // Kerem Aktürkoğlu • Mauro İcardiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin