DARKNESS

Bölüm 17

Kapının kapanma sesiyle arkasına döndü.

Voldemort kapıdan uzaklaşmış, çalışma masasına ilerlemişti.

Siyah,gösterişli koltuğuna oturup, eliyle Harrye oturmasını işaret etmişti.

Harry açıkça hayal kırıklığı içindeydi. Buraya kesinlikle başka amaçlarla gelmişti.

Yinede sesini çıkarmadan oturdu.

"Davetlilerimiz hakkında ne düşünüyorsun Harry? Fikrini merak ediyorum."

Asık suratına rağmen uzun bir cevap verdi. Pek hevesli olmasa da karşısında geçiştireceği biri yoktu.

" Peri kraliçesi çok uyumlu birine benziyordu. Bu savaşta yanımızda olmasının tek nedeninin Peri meclisinin zorlaması olduğunu düşünüyorum. Bence periler pekte güvenilir değil. Vampirin ne istediği ortada. Sadece kan dökmek istiyorlar. Oyuncaklarını ellerinden aldığın anda ihanet etmesi kaçınılmaz olurdu. Ayrıca anlamadığım bir şekilde beni düşman olarak görüyor.  Elfler. Açıkçası ne istediklerini hiç anlamadım. Yaşam felsefeleri barışken neden bizim tarafımızdalar. Bu kafa yorulması gereken bir konu. Sirenler ve kurtların ne istediği açıkça ortada. Kazanmak."

" Çoğunlukla haklısın ancak Peri kraliçesi goründüğü kadar masum değil. Sakin gözüksede akıttığı kanla ünlüdür o. Elf kraliçesine gelirsek, kendisi yakın bir dostumdur."

Son bir umut sordu Harry.

" Yapabileceğim başka bir şey var mı?"

"Var"

Heyecanla baktı Harry. Ancak yine hayal kırıklığına uğrayacaktı.

" Eğer anneni ve babanı ya da bebek seni öldürürsem, sana ne olur?"

Harry şüpheyle dolduğunu hissetti.

" Neden soruyorsun? Umarım ailemi öldürme niyetin yoktur çünkü bu durumda sana düşman olmak zorunda kalırım ve inan bana sevgilim, bu ikimizi de mutlu etmez."

Bakışlarının içindeki eğlenceli parıltıyla baktı ona lord.

" Şimdi de bana sevgilim demeye başladın öyle mi? Bu cesaretinin kaynağını çok merak ediyorum doğrusu."

" Belki beni yiyip bitirmenden olabilir. Ama cidden  neden soruyorsun?"

" Kimseyi öldürmeyi düşünmüyorum Harry. Aslında düşünüyorum ama seni etkileyecek kişileri değil. Şimdilik. Benimki sadece saf, katıksız bir merak. Ben öğrenmeyi seven biriyim ve sen bana yeni bilgiler verebilecek önemli bir kaynaksın. Tanıdığım tek zaman yolcusu sensin."

" Benim böyle bir soruya cevap verebileceğimi nereden çıkardın. Bu konu hakkında her şeyi bilseydim odanda belirmezdim. Hatta daha iyisi öğrencilik yıllarına giderdim ki henüz bir tirana dönüşmeden seninle tanışalım"

Karanlık lordun melodili gülüşü duyuldu sessiz odada.  O an Harry bu sesi sonsuza kadar dinleyebileceğini düşündü.  Bu adam o farkına bile varmadan kanına işlemişti.

" Sen tanıdığım en zeki kişisin Potter, tabi benden sonra. Bu sorunun cevabını çoktan bulduğunu tahmin edebiliyorum. Uğraştırma beni lütfen."

Bıkkın bir iç çekiş duyuldu önce. Sonra kelimeler çıktı.

" Beni yakaladın. Evet bunu düşündüm. Kendimce mantıklı bir cevap bile buldum. Ölmeyeceğimi düşünüyorum. Kısa zamanlar bile olsa daha önce zaman yolculuğu yaptım. Ve geri gittiğim zaman o zamandaki ben yok olmadı. Yani iki ben oluştu. Bence zamanda yolculuk bizi asıl bizden ayrı bir birey haline getiriyor. Kısacası bu zamanda varım. Geçmişte ve gelecekte olup olmadığım önemli değil. Şu an varım. Bir kere var oldum ve geldim. Bir daha yok olmam. Tabi bu sadece teori sen yinede beni öldürme. Ya da ailemi. "