Sarışın oğlan kızıl kızı uyurken izlemekten hoşlanıyor gibi duruyordu. İçinde ki garip hissi anlamıyormuş gibi yapsa da aslında oda her şeyin farkındaydı. Mj denen kızı ile yaşadıkları şeyleri hatırlayınca sanki ona ihanet edecekmiş gibi hissetmekten kendini alı koyamadı. Fakat yinede hayat devam ediyordu. Kızıl kızı izlediği saatler boyunca kızda hiç dönmemişti. Saatin nasıl geçtiğini anlamayan oğlan kızı uyandırmaya karar verdi...
SOPHİE
Burnumda hissetiğim gıdıklanma ile yüzümü buruşturdum ve hafifçe burnumu kaşıdım. Tam tekrardan uykuya dalacağım zaman yeniden aynı gıdıklanmayı hissettim. Gözlerimi hafifçe araladım. Küçük gözlerle ona baktığımda güneşten bile parlak olan gülümsemesini yerleştirdi yüzüne. Ona hafif bir gülümseme sundum. Elimi yanağına koyup yüzünde gezdirmeye başladım. Her bir çizgisini bile hissetmek istedim. Kahverengi gözlerinde gezdirirken ellerimi yavaşça dudaklarına gitti ellerim.
Lan bir dakika ben ne yapıyorum? Hızlıca oturur halde doğruldum. "B-be-ben yani günaydın.". Ben kekeliyor muydum? Tanrım Tony Stark'ın kızı kekeliyor öyle mi? Elini boynuna koydu "Sana da ". Hızlıca odaya girip kapıyı hızla çarptım. Ağağağ noluyo? Kendine gel Sophie sen Starkın kızısın. Hızlıca doğruldum ve gardırop'un bana ayrılan bölümünden giysilerimi çıkarıp hızlıca giydim. Üstümü giyip kapıyo açtım karşıma çıkan Peter'ı görünce yeniden kapattım. Dur bir dakika çocuğun suratına kapattım. Geri açtım ve gülümseyip mutfağa kaçtım. Ellerim ile kendimi yelemeye çalışırken aynı zamanda sakin kalmaya çalışıyordum.
İçeri giren Peter'ı görünce direkt su bardağı almaya çalışıyor muşum gibi yaptım. Tanrım neden bu bardakları bu kadar yükseğe koyarsınız ki? Bir iki santim daha uzun olsam ne olurdu Allah aşkına! Sürekli ayak ucumda durup almaya çalışırken belimde hissettiğim gövde ve sıcaklık ile yetişemediğim bardağı almak için uzanan eli gördüğümde şaşkın bir şekilde etrafa bakarken yavaşça arkamı döndüm. Ona döndüğümde oda kafasını otomatikmen bana çevirdi. Nefesi yüzüme deyiyoyurdu. Gözlerimiz birbirine kilitlenmişti. Bunu bilerek yapmaya çalıştığının farkında olmama rağmen yinede kendimi dırduramıyordum. O kadar yakın olmak beni rahatsız etmeye başladığında sağa doğru çıkmak için başımı çevirdim ama sağ kolunu tezgaha koydu ve engelledi. Sola yöneldiğimde de sol elini indirip tezgaha koydu. O yüzünü bana yaklaştırdıkça ben ondan uzaklaşarak başımı arkaya ittriyordum. Fakat şuan ittirebilecek bir şey yoktu. Gözlerimi kapadım çünkü beni öpeceğini düşündüm. Kapalı gözlerimi iyice sıkdığım da. Etrafımda olan sıcaklık artık yoktu. Gözümü yeniden açtığımda Peter yoktu. Cidden mi iddaya girdiğimizi bilmiyordum. Uzun süredir tuttuğum nefesimi bıraktığım da direkt odadan çıkıp salona karşısına oturdum. Bu benle oyun mu oynuyordu? Fakat bu oyun hakkında bilmediği bir şey vardı, bu oyun iki kişilik;
-Amacın ne?
-Seni kendime aşık etmek neden ki? Sonuçta çok güzel bir kızsın, neden seni içten tanımak istemeyeyim ki?
Eline oynamak için aldığı saç tutamını hızlıca aldım ve cevap verdim.
-Peki ben sana niye aşık olmak isteyeyim ki?
-Kalbimi kırıyorsun.
Dudaklarını büzdü.
-Var mısın iddiaya eğer seni 4 gün içinde kendime aşık edersem ben kazanırım Bay Parker
- Eğer ben kazanırsam istediğim bir şeyi yapacaksın. 4 gün benim için çocuk oyuncağı.
Gülümsedi ve serçe parmağını benimkine geçirip kalktı. Otomatikmen bende kalktım. Hızlıca serçe parmağımı çektim ve ondan kurtuldum. Bilerek yapıp saçlarıyla oynadım " İstersen yıkan biraz saçlarını mahvedeceksin!". Sırıtıp oradan ayrıldı. O sırada bende düşünmeye başladım. Ne yapabilirdim? Düşüncelerimi bölen şey kapının çalması oldu. Kalkıp kapıya yöneldim, bir kaç adımda oradaydım. Kolunu aşağıya indirip kapıyı açtım. Açar açmaz bir kadın konuşmaya başladı " İlçemizin belediyesinde ara sıra yaptığımız baloya sizin gibi önemli insanları da bekleriz..." Bu Peter'ı vurmamı sağlayabilirdi. "Teması ne?" . "Bu sefer Kraliyet temasını kullanıyoruz. ". Biraz düşündüm ardından ise direkt karar kıldım "İki bilet lütfen". Biletleri alıp içeri girdim. Direkt hiç bir şey demeden Peter'ın odasına daldığımda kitap okuyan Peter'ın dikkatini çekmiş olmalıyım ki bana baktı "Umarım bir Kraliyet takımın vardır". Ne dercesine bana baktı. Kıkırdadım "Baloya davetliyiz teması Kraliyet ik bilet aldım." Bana baktı ve konuştu "Gitmek istemiyorum". Sinir etmek işime gelirdi " Yoksa bana aşık olmaktan mı korkuyorsun?". Gözlerini kapatıp, derin bir nefes aldı "Geliyorum" . Ne zaman olacağına baktığımda bu akşam yazısını görmem ile şoka uğramam bir oldu. Telaşlandığımı gören Peter ne olduğunu sorduğunda ona durumu anlattım. Hızlıca ayağa kalktı ve üstüne bir kaç şey değiştirip az önce kapıya çıkan benim yanıma geldi. Cidden bir balo elbisesi bulabilecekmiydim. Saat 19 da belediyeye yakın parkın orada buluşacaktık.
ZAMAN ATLAMASI...
Herşeyi almış eve gidiyordum. Peter orada giyinebileceğini söylediğinde az da olsa rahatlamıştım. Eve geldiğimde bütün her şeyi bir kenara bıraktım. Bir kaç bardak su ile karnımı doldurup odaya geçtim önce güzel bir duş aldım daha sonra bakımını yaptım. Vücudum bornoz ile kapalıyken aynalı kısma geçtim ve güzel pembe- kırmızı tonlarında bir makyaj yaptım. En zor kısma yani elbise giymeye gelmiştik. Ayağımından geçirdim ve yukarıya çektim. Korsenin iplerini geçirip 3 den geriye saydım. 3,2,1... Korseyi hızlıca sıktığım da bunu daha önce yapmadığım için ilk başta nefes alamadım. Fakat daha sonra alıştım.Saat 18. 30 olduğunda ayakkabımı giyip dışarı çıktım. Herkes balo elbisesi ile gidiyordu. Yani bu çok normaldi. Yolda çok fazla trafik yoktu. Etraf sakindi. Bende yavaşça ilerledim.
Sonunda parka vardığımda Peter'ı göremedim. İlerledim fakat hiç bir yerde yoktu. Omzum da tanıdık bir sıcaklık hissettim. Hemen arkamı döndüm. Siktir, çok yakışıklıydı. Oda bana ağzı açık bir şekilde baktığında hafifçe aşağıya eğilip selam verdim. "Çok mu kötü olmuşum?" Diye sorduğunda anca kendini toparlayabildi. "Hayır şuan karşımda dünyanın en güzel kızı duruyor!". Gülümsedim "Sen de çok yakışıklı olmuşsun. Kol kola girdik ve baloya doğru ilerledik...
Sophie'nin makyajı:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sophie'nin kıyafeti (siz farklı şekildede hayal edebilirsiniz):
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Peter'ın kıyafeti:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
