Ölen insan'ların Cennet veya Cehennem'e gittiğini düşünürüz hep, peki ya öyle değilse?
Ölüm sonrası yaşamda buluşan iki genç'in hikayesi.
❦
Başlıkta yazdığı gibi BxNonbinary bir hikaye.
Kadın kıyafetleri giyen erkek karakter bulunuyor hikayede. Rah...
"Bulut denen çocuğunda odası mavi herhalde?" diye sordu Çetin. Dalga geçiyordu çocukla.
"Evet! Nereden bildin?" dedi Edhem gülerek.
Çetin ise anlamsızca çocuğun suratına bakıp onun odasını tanıtmasını izlemeye devam etmişti.
Edhem beyaz ve üzerinde arkadaşları ile çekildiği fotoğraflarının asılı olduğu giysi dolabına ilerledi.
Dolabın kapaklarını açtı ve en sevdiklerinden olan kot, diz üstü eteği eline alıp Çetin'e gösterdi.
"Bak bu en sevdiğim eteklerden." dedi ve eteği geri yerine bıraktı.
Ardından askıya asılı beyaz, uzun, sırtı açık olan ve abartılı bir yırtmaca sahip elbiseyi askısı ile birlikte eline aldı.
"Bunu da Canip almıştı bana. O yüzden seviyorum. Hiç giymedim ama." dedi ve askısından tuttuğu elbiseyi geri yerine astı.
"Normal kıyafetin yok mu senin?" dedi Çetin.
Edhem kaşlarını çatarak arkasını döndü ve yatakta ellerini arkaya doğru sabitlemiş bacaklarını açarak oturan adama baktı.
"Bunlar normal zaten." dedi kaşlarını daha da çatarak.
Ama uzun, alnına dökülen saçlarından dolayı kaşları neredeyse hiç görünmüyordu bile.
Çetin 'iyi öyle olsun' der gibi kafasını salladı ve dolabın içinde kıyafet aramaya başlayan Edhem'e çevirdi bakışlarını.
Edhem bulduğu açık mavi üzerinde çiçek desenleri olan sırt kısmı kuyruk sokumunun biraz daha üstüne kadar açık olan fırfırlı mini elbiseyi askısı ile eline aldı.
"Bak bunu da seviyorum. Ama hiç giymedim." dedi Edhem.
"Devamını vermediler mi?" dedi Çetin.
"Ne?" diye sordu Edhem. Neyin devamını vermemişlerdi?
"Diyorum ki; şu kumaş parçası tam olarak nereyi kapatıyor?" dedi Çetin çenesiyle elbiseyi işaret edip.
Edhem ise hala ne demek istediğini anlamamış ama işaret parmağı ile kendisini göstermişti.
Çetin ise Edhem'in bu saf hallerine gülmüş kafasını başka bir yere çevirmişti.
Ardından kafasını tekrardan Edhem'e çevirmiş, dolabın yanındaki açık turuncu armut koltuğa bağdaş kurup oturduğunu görmüştü.
"Bu arada, sen nasıl öldün? Çok genç duruyorsun." dedi Çetin.
"Sen de genç duruyorsun. Kaç yaşındasın?"
Çetin, Edhem'in konuyu değiştirdiğini anlamış kaşlarını yukarı kaldırmıştı.
"24 yaşındayım." dedi Çetin.
"Ben de 19 yaşındayım." dedi Edhem ve gözlerini kısa bir anlığına bileklerine çevirip tekrar Çetin'e baktı.
Sol bileğindeki renkli boncuklara sahip 5-6 bilekliği çıkarttı ve bileğinin iç tarafındaki derin yarayı gösterdi Çetin'e.
