Güneş doğarken ardından tepelerin amına koyim tüm telatabilerin.
-Berkay Akçay
Yazım yanlışları varsa affola.
İyi okumalar...
♬♬♬
Ben. Aşk. Emre.
Üçü bir cümlede fazla garipti öncellikle aşka inanırdım evet ama bu aşkın emre ile benim aramda olabilecek olması imkansızdı işte kafamdaki bu düşünceler birbirleri ile savaşırken bir yandanda bizimkileri dinlemeye çalışıyordum. Ali "Hürkan sakin ol kalp krizi falan mı geçiriyorsun lan" diyerek beni sarstığında kaşlarımı çatarak ona baktım "Ali eline koluna sahip çık" dediğimde gözlerini büyüterek ellerini omuzlarımdan çekti ve bir kedi gibi umut'a yaklaştı.
Bizimkiler hala heycanla konuşuyorlardı onları dinleyemiyordum çünkü çok hızlı konuşuyorlar ve konulardan konulara atlıyorlardı cebimde titreşen telefonumu hissettiğimde kaşlarımı çatarak telefonumu cebimden çıkardım ve Kemal'in mesaj attığını gördüm bu beni şaşırttı çünkü kemal bana asla mesaj atmazdı.
Hürkan - kemal WhatsApp konuşması
Orospu çocuğu Emre senin altına yattığında ne kadar para veriyorsun? Neyse onu siktir et burda bir misafirim var kendisini çok seversin
Fotoğraf*
Mafyatik aptal KEMAL! SENİ SİKERİM ULAN!
Orospu çocuğu Aynen, hürkan rüyanda bulursun beni.
Mafyatik aptal Mezarını hazırla lan orospu çocuğu.
Görüldü*
♬♬♬
Çok sinirliydim bütün sinir damarlarımdan akıyordu Kemal'in attığı fotoğrafda emre vardı ama gözleri bağlı yüzü kanlı ve kıyafetleri yırtıkdı aklıma yüzlerce ihtimal geliyordu biri benim oğluma dokunduysa andım olsun onu toprağın altına gömerdim. Benim zaafım oydu isterse benden nefret etsin ancak bu yalanlanamaz bir gerçekti, gaz pedalına daha da sert bastırdığımda kendimi kontrol edebildiğimi düşünmüyordum hatta evden nasıl bir hışımlaçıktığımı bile unutmuştum neredeyse. Sonunda barın önünde arabayı durdurmuş ve hızla arabamdan inmiştim.
Burda olduğunu hissediyordum hızla barın içine girerken beni kimse durdurmamıştı ben buna şaşırsamda onları önemsememiş zamanında Kemal'in kendi elleri ile bana gösterdiği yere yani gizli yerine iniyordum zamanında onunla yakındım yani yakın dediğim bu bara sık sık uğradığım için onunla da tanışmış bir iki kere içmiştik sonra ona küçük bir yalan söylemiş ve bu barı alabileceğim hakkında bir konu açmıştım o da ben böyle söyleyince heveslenmiş en gizli yerleri bile göstermişti.
Bazen kendimi gerçekten oldukça zeki hissediyordum yavaş yavaş arkadaki kırmızı duvarda dayalı olan rafdaki bibloyu oynattım buraya kimseyi almıyorlardı ama ben girmiştim ve bu hiçte zor olmamıştı, küçük bir gürültü ile açılan duvardan açılan tünel gibi yere girmiştim ardımdan duvar kapanmıştı sıkıntı yoktu başka bir çıkış yolu daha vardı o yüzden endişeli değildim hatta kendimi oldukça birini öldürebilecek kadar iyi hissediyordum. Odadan gelen sesleri duyduğumda hızla kapıyı açarak içeri girdim içerde gördüğüm görüntü ile kanım dondu.
Emre karşımda yatağa bağlanmış ve yarı çıplaktı ağzı bağlıydı elleri, kolları, bacakları da bağlıydı gözlerim sinirle kemal'e ulaştığında onunda üstünde hiçbirşey olmadığını altında ise sadece pantolonu olduğunu gördüm sinir damarlarımda akıyordu Kemal'in kısık bir küfür savurduğunu duydum hızla üstüne koştum ve ona yumruklarımı geçirmeye başladım o da bana karşılık vermeye çalışıyordu ama yavaştı bu yüzden ona yumruk atmaya devam ettim dengesini kaybedip yeri boyladığında durmadım onu tekmelemeye başladım.
O benim oğluma zarar vermeye çalışmıştı bunun karşılığı bu kadar basit olmayacaktı, onu bu kadar az bir şekilde bırakmayacaktım pantolonunun arka cebinden bıçak çıkartığında alayla güldüm ayağa kalkıp bıçağı hızla bana doğru savurdu ancak onu kolundan tutarak durdurmuş ve ardından kolunu döndürmüştüm, bıçak elinden düşerken onu da sırtından tekrar yere ittirerek yüzünün yerdeki sert beton ile buluşmasını izledim çıkan kanlar ise o anda hiç umrumda değildi. Hızla cebimden yelefonumu çıkarıp en işime yarayacak kişiyi aradım.
(Bu arada bunları masterchef izlerken yazıyorum fksgjsgkshl)
Aranan; Dh. "Hallowerbist du?" (Merhaba, sen kimsin?) "Alman seri katil Death?" "Ah, siktir söyle!" "Sana atacağım konuma gel ve buradaki adamı al" "Sen bana emir veremezsin! Kıçımın kılı!" "Death gel ve bu adamı al sana öldürecek birini getiriyorum kapa çeneni!"
Hızla telefonumu kapatarak Emre'ye ilerledim önce ağzını çözdüm kısıkça "hürkan" diye fısıldamıştı korktuğunu biliyordum o yüzden hızla diğer ipleri de açarak ona sarılmıştım yavaşça o da kollarını boynuma dolamıştı aklım çıkmıştı ona birşey olacak diye ölmüştüm ama o iyiydi ve iyi olacaktı, iyi olması için herşeyi yapacaktım "o piç sana zarar verdi mi?" Diye sorduğumda dudaklarını büzerek kafasını olumsuz anlamda sallamıştı, gözlerim büzdüğü dudaklarına odaklandığında ona Yavaşça yaklaşıp hafifçe dudaklarımı dudaklarına bastırmıştım.
Ona aşık olarak onu öptüğün ilk öpücüktü bu.
Dudaklarından yavaşça ayrılarak onu kucağıma almış ve o gözlerini kapatırken onu sakinleştirmek için saçlarını okşamış ve kulağına yavaşça fısıldamıştım.
"Merak etme bebeğim, seni buradan çıkaracağım"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bakın bu kuşum badem oğlum olur kendisi. Bu arada bu fotoyu gördünüz mü belki atmışımdır size inanın hatırlamiom.
♬♬♬
Selaaaaaaaaam
Nasılsınıııııız
Bölümü beğendiniz mi ayrıca bölümdeki daeth düşündüğünüz kişi yani daethgoddes da benim sevdiğim bir karakter yani Diedrich bence onun bu tarz bir işkence sahnesinde olması lazım o yüzden bir bölümcükte olsa bizimle olacak kocam bey.
