Are You Kidding Me?

313 16 105
                                    

Finale adım adım ya son 1 ya da 2 bölüm.

Bu bölüm karakterlerimizin çocukluğuna ineceğiz belkide istediğiniz cevaplara ulaşabilirsiniz. Ve bu bölüm her ikisinin de bakış açısından yazdım.

Beni hâlâ seviyor musunuz? Ben sizi seviyorummm 💗

Yazım yanlışları varsa affola.

İyi okumalar...

♬♬♬

Biz emir ile sarılırken birden hürkan çıkagelmişti. Kaşları çatıktı ve burnundan soluyordu tırsmıştım hemde çok, hürkan yanıma gelip kolumdan tutarak beni emirden ayırmıştı bizimkiler hürkana ilk defa insan görmüş gibi bakıyorlardı her ne kadar beni hürkandan kurtarmaya çalışmış olsalarda başaramamışlardı ve hürkan benimle evde görüşeceğini söyleyerek beni kolumdan tutup arabaya zorla sürüklemişti o benim üstümde her baskınlık kurduğunda aklıma çocukluğum geliyordu.

Flashback-

Emre henüz 6 yaşındaydı. Babasının uyuşturucu ticareti yaptığı ve annesinin de uyuşturucu bağımlısı olduğu bir evde 6 yaşındaydı. Babası Ayaz Karaaslan hep sert bir adamdı hem karısına hemde çocuğuna karşı hep sert ve baskılayıcıydı emre belki daha 6 yaşındaydı ama bu yaşa kadar onu hep baskılamıştı 'bunu yapamazsın, buraya gidemezsin, camdan bakamazsın' tarzı cümleler ile hep Emre'nin üstünde bir baskı kurmuştu. Yine babasının uyuşturucu krizi geçirdiği bir gündü yine bağırıp çağırır ve ortalığı dağıtır diye düşünmüştü. Ama çok yanlış düşünmüştü Ayaz Karaaslan o gün aşık olduğu karısını tam kalbinden tek bir kurşun ile vurmuştu. Tek kurşun hemde kalbe isabet eden...

O günün akşamı polisler gelmiş yerdeki kadın cesetini ve kafasına sıkılmış bir adam ceseti bulmuşlardı birde ağlaya ağlaya kusan bir çocuk. O çocuğu alıp yurda götürmüşlerdi sonrasında onun yurtta kaldığını öğrenen akrabaları özellikle anneannesi onu yanına almak istemiş ve yanına almıştı ona tüm sevgisini vermiş ve bir şekilde yaşananları ona unutturmaya çalışmıştı.

♬♬♬

Flashback end-

Arabanın durduğunu hissettiğimde yaşadığım şeyleri kafamdan atmaya çalıştım uzun zaman olmuştu artık önemsizdi derin bir nefes aldığımda eve girdiğimiz an oluşacak kavgayı hissetmiştim. Eh yapacak birşey yoktu bazen aşk herşeye yetmezdi. Hürkan yavaşça inerken bende indim arabadan ayaklarım kaçmak ister gibi geri geri gidiyordu ama gidecektim. Gerekirse o kavgayı yapacaktım. Belki birbirmizi kaybedecektik ama o kavga olmak zorundaydı yoksa kurtulamazdık. Eve girdiğimizde hürkanla beraber üstümüzdeki ceketleri çıkardık ve salona ilerleyen hürkanı takip ettim.

Hürkan derin ve sert bir nefes alarak bana dönmüş ve "Emre sana dışarı çıkmaman gerektiğini söyledim! Sen birde gitmiş o çocukla sarılıyorsun!" Diye bağırmaya başlamıştı sinirle gözüm seğirmeye başladı "Hürkan sen o çocuk dediğin kişinin en yakın arkadaşlarından biri olduğunun farkında mısın?! Ya sen beni ne sanıyorsun ha! Açık açık söylesene ne bu güvensizlik?!" Diye yüzüne bağırmıştım ikimizde çok sinirliydik sinir bünyemizi esir almıştı.

"Emre çıldırtma beni! İsterse kardeşim olsun sana o kadar yakın olamaz öpüşseydiniz birde!" Dediğinde çığlık atmak istedim "Hürkan! Sen sen ne dediğinin farkında mısın?! O benim arkadaşım ya sen kucağına adam oturtuyordun be bana kızmaya hakkın var mı sanıyorsun?" Diye bağırdım tekrar, hürkan sinirle gülmüştü "Emre bu ikisi aynı şey mi?" Diye sorduğunda yumruklarımı sıkmaya başladım. "Ne farklı şeyler mi? Sen beni ne ile suçluyorsun açıkca söylesene" dediğimde daha fazla dayanamamış ve resmen patlamıştı.

"Sen bir sürtüktün! Belki şuan değilsin ama eskiden öyleydin! Her gece Başka bir adamın kucağındaydın! Ben o altına girdiğin adamlara benzemem! kıskanıyorum işte bunu anlamak bu kadar zor olmamalı ama senin gibi bir fa-" yüzüne attığım tokat ile sözleri sekteye uğradı "Sakın! Sakın o cümleyi tamamlama!" Diye bağırarak ağlamaya başladım ve hızla yukarı çıktım hürkan şoka girerken ben çokton yukarı çıkmış kapıyı kitlemiş ve dolaptan bir tane valiz çıkarmıştım. Hürkanın evinde daha fazla kalmayacaktım ve kendi evimin anahtarlarını değiştirecektim.

Artık dayanamıyordum. Hürkanın böyle davranmasına dayanamıyordum. Eskiden yaptığım şeyler yüzünden zaten içten içe bir utanç duyuyordum ama o bu zamana kadar bunu hiç yüzüme vurmamıştı o farklı sanmıştım ama o herkes gibiydi diğerlerinden hiç bir farkı yoktu.

Önce bana kendimi yıldızların üstünde hissettirmiş sonrada alıp beni yere gömmüştü...

♬♬♬

Hürkan-

Emre'nin yüzüme attığı tokat beni şoka uğratmıştı. O bana bu zamana kadar değil vurmak el kaldırmayı denememişti ama bunu hak etmiştim yüzüme attığı tokatıda az önce elinde valizi ile evden ayrılmasınıda hak etmiştim. Ben ona ağıza alınmayacak sözler söylemiştim, onu eskilerinden vurmuştum oysaki Emre'nin en nefret ettiği şeydi eskilerden bahs etmek. O eskiden öyle biri olabilirdi ama ben onu öyle kabul etmiştim ben ona öyle aşık olmuştum ben onu herşeye rağmen sevmiştim ama şimdi yaptığım şeyler beni yok etmişti bizi yok etmişti.Ben bizi yok etmiştim.

Kıskançlığımın artık normal boyutlarda olmadığının farkındaydım ama bunun önüne geçemiyordum ne yapmam gerekiyordu ki? Ben çocukluğumda bile böyle büyütülmüşken artık ne yapmalıydım ki? Ya Emre'yi kaybedersem? İşte o zaman onun peşinden giderdim. Bu takıntı olabilirdi bu sağlıksız olabilirdi ama umrumda değildi emre benden gidemezdi. Gitmeyecekti buna asla izin vermeyecektim. Benden gitmeyi aklının ucundan bile geçirmeyecekti gerekirse tıpkı babam gibi olacaktım.

♬♬♬

Flashback-

Hürkan 9 yaşındaydı. Herkesin olmak istediği çocuktu ailesi onu çok severdi, hep onu el üstünde tutarlardı o el bebek gül bebekti ama sadece dışardan öyleydi o hiçbir zaman el bebek gül bebek büyütülmemişti. Babası Kadir Gügen Othello sendromu ile savaşıyordu Othello sendromu; kişinin hayatını önemli derecede etkileyebilen sanrılı bir rahatsızlıktır. Bu sendrom bazen sanrılı, patolojik veya hastalıklı kıskançlık olarak da adlandırılır. Othello sendromunda kişi mantıklı temellere dayanmayan düşüncelere sahip olur ve bu düşünceler zaman içerisinde paranoyaya dönüşebilen bir sendromdu.

İşte sırf bu yüzden hürkanın annesi Zümrüt Gügen asla evden çıkamamıştı çünkü kocası onu çok kıskanıyordu. Onu sadece bir kere erkek bir arkadaşı ile konuşurken görmüş ve ondan sonra şiddetli bir kavga sonucu onu bir daha dışarı çıkarmama kararı almıştı Zümrüt hanım bunu çok kez ailesine anlatmaya çalışmıştı ama hiçbir zaman ona inanmadılar. Babası ve annesi bu durumda iken birde hürkan vardı bu hastalıklı aşktan doğan küçük bir çocuk. Hiç bir suçu olmasada sırf o aşktan doğdu diye babasının zulmüne karşı gelememiş bir çocuk.

O da babası gibi yapmayı düşünüyordu eğer emre ona geri dönerse hastalıklı olmasını umursamayacak ve onu eve kapatacaktı.

♬♬♬

Selaaaaaaaaam

Nasılsınııııııız

Umarım birşeyler anlamışsınızdır yani artık ikisinin de neden böyle olduklarını daha iyi anladığınızı düşünüyorum.

Bölüm nasıldı?
A) çok güzel
B) çok çok güzel.
Başka şıkkınız yok banane.

Yıldızıma basar mısınız? ⭐

Sizi seviyorummm 🐰💗

Flys kaçarrr...

Fucking Body | MengolaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin