Jeon Jeongguk doğurgandı ve onun ailesine göre bu, on sekiz yaşını doldurduğunda evlenip aile kurması gerektiği anlamına geliyordu.
Jeongguk'un ise bu normlara karşı gelecek cesareti yoktu.
[Kadınlar ve erkeklerin tamamen eşit olduğu, iki cinsiyet...
Yemin ederim yorum yapmayanı banlicam artık o kdr olay oluyo tek kelime eden yok krdşm olur mu böyle iş
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ambulans hastanenin acil girişinin önünde durdu. Kapılar açılıp sedye araçtan indirilirken ambulans personellerinden biri kalp masajı yapıyor, diğeriyse kanamayı durdurmak için tampon yapmaya devam ediyordu. Hastayı önceden haber aldıkları için kapıda aracı bekleyen cerrahi asistanlarına devrederken detayları aktarıyorlardı. Bu sırada arkalarından gelen araç park etmiş ve Taehyung, Alva, Sanghyun, Vivian ve Yoongi araçtan inip koşarak peşlerine takılmıştı.
"Yaklaşık on santim derinliğinde üç bıçak yarası. Diyaframını ve sol akciğerini delmiş, akciğerine kan dolduğu için nefes alamıyor. Nabız düzensiz. Yolda kalbi iki kere durdu. Bağırsakları delinmiş, enfeksiyon riski yüksek. Kasıklarındaki darbe rahmini zedelemiş olmalı. İki buçuk litre kan kaybetmiş, hematojenik şoka girdi. Kan grubu B RH negatif. "
Baş asistan kalp masajını devralırken intörn doktorlardan biri ameliyat için acil çağrı bırakıyordu. "Yedi torba kan istiyorum. Doktor Yeng, Doktor Ahn ve genel cerrahiden müsait birine çağrı çekin. 4 numaralı ameliyathane hazırlansın, anestezi uzmanı ve sekiz hemşire istiyorum. Çabuk olun!"
Bunca zaman peşlerinden koşturan aileye dönüp bağırdı panikle. "Gidip kayıt açtırın ve hastane polisine ifade verin, A koridoru 4 numaralı ameliyathanede olacağız." Taehyung peşlerinden gitmeye çalışsa da Sanghyun onu kolundan tutup durdurmuştu. "Şu an ona bir faydan yok Taehyung. Gidip ifademizi verelim ve ameliyattan çıkmasını bekleyelim tamam mı?"
Taehyung başta yerinden kıpırdamadı ve götürülen sedyenin arkasından baktı öylece. Yüz ifadesi bomboştu. Birkaç dakika koridorun ortasında öylece dikildi hepsi. "Anne siz gidip kayıt yaptırın, ben abimle ilgilenirim." Vivi abisini elinden tutup kenara çekerken söylemişti. Annesi tereddüt etse de sevgilisinin de ısrarıyla çocuklarını baş başa bırakıp ayrılmıştı oradan. Vivi Taehyung'u koridordaki oturaklara oturtup karşısında eğildi. Yüzünü elleri arasına alıp gözlerine bakmaya çalıştı ama Taehyung'un o sırada kendisini görmediği belliydi. Gözleri onun üzerindeydi ama sanki boşluğa bakıyordu. Birkaç kez seslense de değişen bir şey olmayınca hiç istemese de çok acıtmamaya çalışarak bir tokat atmıştı abisine.
Taehyung eliyle kardeşinin vurduğu yeri tutarken gözlerini kırpıştırarak ne olduğunu anlamaya çalıştı. Vivi yanaklarından kavrayıp tekrar gözlerini birleştirdi. "Oppa?"
"Jeongguk- Jeongguk nasıl?"
"Ameliyata alınalı on beş dakika bile olmadı oppa. Biraz daha iyiysen yanına gidelim, hm?" Taehyung başını sallayarak onayladı onu ve kardeşinin de desteğiyle yavaşça ayağa kalktı. Sersemlemişti.
Yolda gördükleri bir hemşireye sorarak doktorun tarif ettiği koridoru buldular. Vivi çoktan annesine nerede olduklarına dair mesaj atmış ve kafeteryadan bir şeyler almalarını istemişti. İkisi ameliyathanenin önünde oturup beklerken anneleri birkaç şişe su ve iki paket krakerle gelip sessizce yanlarına oturmuştu. Kimsede konuşacak ne güç ne heves kalmıştı. Bir şekilde şahit oldukları tüm o şeyleri unutmaya çalışıyorlardı. Odayı dolduran iniltiler ve çığlıklar, genç çocuğun yere yığılışı, zemini hızla kaplayan koyu kan ve odadaki keskin demir kokusu...
