hamile olabilirsin

2K 212 73
                                    





2 hafta sonra


Sehun ikinci kez dudaklarına uzandığında Jeongguk onu reddetmedi. Eşi hızlıca dudaklarını emerken ona ayak uydurmaya çalıştı çünkü kendini suçlu hissediyordu. Arkasından iş çevirdiği ve onunla aynı arzuları paylaşmadığı için sorunu kendisinde görüyordu. Sehun'un büyük elleri pijamasından içeri sızarken Jeongguk titremeden edemedi. Elleri buz gibiydi.

Pijamasının üstünü çıkarıp attı bir kenara. Daha sonra elleri karnından yukarı doğru hareketlendi. Dudağını ısırarak Jeongguk'tan aldığı ilk inlemeyle aynı anda göğsünü kavradı genç olanın. Kaşlarını çatmasına sebep oldu bu. Şaşkınlıkla dudaklarını ayırdı ve bakışları Jeongguk'un göğsünü buldu bu sefer. Avucunun içindeki göğsü her zamankinden daha dolgun ve yumuşaktı. Göğüs uçları da büyümüş gibiydi. Emin olamadığı için diğer göğsüne de dokunduğunda Jeongguk'un sızlanmasını kanıt saydı. Hassaslaşmıştı ve göğüsleri şişmişti. Hormonları artmış olmalıydı. Bu da büyük ihtimalle hamile olduğuna işaret ediyordu.

Heyecanla ayrılıp kollarını Jeongguk'un çıplak beline sardı ve onu havaya kaldırıp etrafında döndürmeye başladı. Bir yandan kahkaha atıyor, bir yandan da Jeongguk'a teşekkür ediyordu. Hiçbir şey anlamadığı için kafa karışıklığı ve biraz da korkuyla Sehun'un onu yere indirmesini bekliyordu genç olan. Bir süre sonra midesi bulanmaya başladığında Sehun'un omzuna birkaç kez vurdu ve bağırdı, "Dur! Dur Sehun, midem bulandı!"

Ayakları tekrar yere bastığında başı döndüğü için kendini Sehun'a yasladı ve onun omuzlarına tutunup destek aldı. "İyi misin? Özür dilerim kendimi kaptırdım."

"İ-iyiyim ama ne oldu böyle?" Hâlâ başını kaldırmamıştı Sehun'un göğsünden çünkü başının döndüğünü hissediyordu. Bunu fark eden Sehun belinden kavradığı gibi tekrar havaya kaldırdı ve bu, Jeongguk'un panikleyerek ellerinden kurtulmaya çalışmasına sebep oldu. "Sakin ol sadece seni oturtacağım." Ve dediği gibi birkaç adım ötelerindeki geniş kanepeye bıraktı onu. "Sehun, iyi misin? Ne oldu birden?"

"Hamile olabilirsin!"

"Ne- Nasıl yani?"

"Göğüslerin şişmiş, belki de çoktan hamile kalmışsındır güzelim?" Bu duydukları akıl süzgecinden geçtiği anda beyninden vurulmuşa döndü Jeongguk. Kocaman açılan gözleri, aralanan dudakları, titreyen parmak uçları ve kesilen nefesiyle öylece Sehun'un elleri arasında duruyordu. Tüm bedeni kasılmıştı ve boğazına oturan bir yumru vardı. "Bu mümkün değil." diye düşündü içinden. Her birlikteliklerinden sonra ilaç içmişti ve içmeyi bıraktığından beri sadece iki hafta geçmişti, üstelik daha o sabah Doktor Kim'in kliniğine gitmiş ve test yaptırmıştı. Eline sadece iki saat önce ulaşan sonuçlar negatifti. Hamile olamazdı. Yine de duyduğunda korkmuş ve kitlenmişti. Aslında bu gün Sehun'u oyalamayı ve yarın gidip o implantı taktırmayı düşünüyordu. Taa ki kocasının "Hadi hastaneye gidip test yaptıralım. Tanrım çok heyecanlıyım!" dediğini duyana kadar.

"Ne hastanesi hayatım bu saatte? Ben yarın eczaneden bir test alıp bakarım, şimdi uğraşmayalım onunla."

"Jeongguk ben doktorum farkındaysan, zaten hastanede çalışıyorum. Arkadaşlarımdan biri ilgilenecek işte, hadi uzatma." Diyerek koltuktan kalkmaya yeltendiğinde Jeongguk iyice paniklemişti. Kollarını hızlıca onun boynuna sardı ve yerine geri oturttu. "D-dur! Şimdi gitmek istemiyorum."

"İyi de neden?"

"Ben-" Gözlerini kaçırarak hızlıca bir bahane bulmaya çalışıyordu. Aklına Sehun'un sadece yirmi dakika önce söylediği şeyler geldi. Seni öyle özledim ki... Şu an dünya yansa umrumda olmaz. Yutkundu. İstemiyordu ama yapmak zorundaydı. O testi yaptıramazdı. En azından şimdi. "Ben seni özledim." Belinin iki yanında gevşekçe duran Sehun'un ellerini kavradı ve birini kalçasına, diğerini göğsüne çıkardı. "Yarın yaparız testi, olmaz mı?"

conservative  ☘  taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin