Jeon Jeongguk doğurgandı ve onun ailesine göre bu, on sekiz yaşını doldurduğunda evlenip aile kurması gerektiği anlamına geliyordu.
Jeongguk'un ise bu normlara karşı gelecek cesareti yoktu.
[Kadınlar ve erkeklerin tamamen eşit olduğu, iki cinsiyet...
Arkdşlr ben anlatamadım kendimi, olay yarım mı kalsın sonuna kdr devam mı etsin derken öbür bölüme sarkmasındanbahsetmiyordum, yarım kalıp devam edecekti veya sonuna kdr gidip aynı şekilde devam edecekti. Yani hikayenin devamını değiştirmiyordu ama ben kurguyu ilk düşündüğümden belli tamamını yazmayı düşünüyordum, sdc size kıyamadım ve biri işkillenirde yarım bırak der diye düşünmüştüm çünkü beni bilirsiniz, biraz 😈 biriyim ve böyle bir şey sorduğumda muhtemelen kötüdür... Yine de sizin iyi niyetli ve biraz saftrik insanlar olduğunuzu görünce hepiniz sonuna kadar yaz deseniz de kıyamadım ve yarım bırakmaya karar verdim. Hatta o kdr yarım bıraktım ki kurgunun kalanı da an itibariyle değişti. Hepsi sizin için 🐢
Kurgunun ilk hali de buydu bkn:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Evet okuyunca fark ettim ki sdc hikaye taslağı olan metinde bile nitekim kelimesini kullanmışım, bi elitistlik seziyorum kendimde, vurun bi tokat da kendime geleyim. Ve evet, kötü biriyim 😈
Bi de kamu spotu gibi kurgular yazıp sonra sanat sanat içindir diye geziyorum ben de bi garibim.
☘
⚠️ tw/ cinsel taciz, şiddet, olumsuz örnek oluşturabilecek davranışlar, yani 7+ yerli dizi 11 gün sonra:
Jeongguk günlük mutfak alışverişi için pazara inmişti. Bir elinde çoktan satın almış aldığı iki poşet sebze vardı ve meyvelerle dolu standın önünde durmuş, yeni yeni çıkmaya başlayan şeftalilere bakıyor, tatlı olup olmadığını anlamaya çalışıyordu. Tam o sırada cebinde hissettiği titreşimle elindeki şeftalileri geri bıraktı ve uzun beyaz paltosunun cebinden telefonunu çıkardı. Olur da Sehun tesadüfen görürse anlamasın diye sokağın köşesindeki bakkalın ismiyle kaydettiği avukatının aradığını görünce hemen açtı.
"Bay Jeon, bildiğiniz üzere davayı birkaç gün önce açtım ve tebligatın evinize yarın öbür gün ulaşması gerekiyor. Evden çıkmanız için size haber vermek istedim." Demek sonunda o gün gelmişti. Elindeki şeftalileri tezgaha bıraktı ve büyük ihtimalle son olduğunun farkındalığıyla pazarcıya selam verip eve döndü. Önceki gün hazırlamaya başladığı bavulunu çıkarıp son birkaç kıyafetini, biriktirdiği paradan geriye kalanları, kişisel bakım ürünlerinden gerekli olanları, telefonunun şarj aletini ve kimliğini de yerleştirdi. Bavulu kapının önüne koyup üstünü değiştirmek için odasına giderken Taehyung'a mesaj attı gelip onu alması için, ev adresiyle birlikte. Üstünü değiştikten sonra Taehyung gelene kadar vakit öldürmek için salona geçip televizyonu açmıştı ki kapı çaldı.
Kapıyı açtı ve merdivenlerin başına eğilip baktı. Sehun'u görünce aceleyle bavulunu koridordaki temizlik dolabına saklayıp koşarak geri döndü kapıya. Sehun bu saatte eve gelmezdi, bu yüzden bir şeyler alıp gideceğini falan düşündü. Daha doğrusu öyle umdu. Taehyung gelmeden önce gitse iyi olurdu yoksa neler olacağını kimse bilemezdi. Taehyung'a mesaj atmak için fırsat bulmayı aklına yazdı. "Hoş geldin, erken çıkmışsın?"
