Sabahın ilk ışıkları odama vurduğunda çalışma masamda uyuya kalmışım . Uyandığımda her yerim tutulmuştu. Saatte baktığımda 07:42 gwçiyodu sekizde herkes kahvaltı da olunmalıydı .
Hemen kalkıp elimi yüzümü yıkadım .
Giyinmek için odama giderken annemle rastladık .
ANNEM : Boşuna acele etme kahvaltını odanda yapacak sın.
SILA: Ama anne neden.
ANNEM : Sana odandan çıkmayacaksın dedim de ondan .
Dedi alaycı bi sesle .
SILA : Ne zamana kadar sürecek bu yasak .
Dedim yalvarırcasına bi sesle bu azabın ne zaman biteceğini merak etmiştim bi açıdan .
ANNEM : Sınav gününe kadar. Sınava gidip geldiğinde kına hazırlıkları başlayacak zaten .
SILA : amaa.
ANNEM : Aması yok sözümün üstüne söz söyleyemezsin hade odana .
Diyip arksını dönüp gitti yine beni karmaşık sorularla yalnız bıraktı. Bende burda sorular boğuşacak gücü bulamadım sesizce odama geçip yatağıma geri girdim . İşte şimdi deli sorular beynimi çürütmeye başladı . ..
ESMA' DAN
Sabah erken kalkıp kahvaltıyı hazırlamıştık birazdan herkes gelmeye başladı ama benim gözüm onu aradı evet onun inmesine annesi izin vermemişti için yandı. Sıla benim küçüklükten beri arkadaşımdı sürekli evde dışlanırdı . Babasının bundan haberi vardı ama bilmemezlikten geliyodu . Annesi sürekli onu ezmiş ablası Sevinç hanımı el üstünde tutmuştu gerçi hepimizde neden olduğunu biliyoduk. Sıla çok güzel bir kızdı ablası onun kadar değildi . Gittikleri her yerde bütün dikkatleri üstüne çekerdi ama bunu hiç istemezdi oda biliyodu annesi bu yüzden onu hiç bir yere götürmezdi . Ve bu olay olunca
Hanım ağa büyük kızını vereceğine çok mutlu olmuştu. Taki karşı konaktan haber gelene kadar. Büyük kızı değil küçük kızı yane Sılayı istemişti Arman bey. Herkes kahvaltı ya toplanmıştı Sıla inmemişti yada inmesine izin verilmemişti.
Sait ağa masanın en başına oturdu.
Hanımağa gelip çarprazına oturdu .
Sevinçte gelince Sait ağa Sılayı sordu sevinç hasta olduğunu söyleyerek
geçiştirdi.
Hanım Ağa : Esmaa . Sılaya kahvaltı sını odasına götür.
ESMA : Peki hanım ağam.
Hemen Sılaya birşeyler hazılamaya bailadım onun en sevdiği kaçrlı tostu ve yanına çayını alıp götürdüm.
SILA ' DAN
Kapının açılmasıyla gelene baktım . Esma' ydı gelen bana kahvaltı getirmişti .
SILA : Babam beni sormadı mı ?
Dedim umutlu gözlerle.
ESMA : Sordu. Ama işte Sevinç cadolozu hasta inemiyecek diyip geçiştirdi.
Cadoloz dediği yerde eliyle tırnak işareti yapmıştı ve bu benim gülmeme sebep oldu .
SILA : Ya tamam tamam .
Kahvaltı mı yapmaya başladım bayılırım tosta helw hele Esma' nın yaptığı kkaşarlı tost bi ayrı güzeldir.
ESMA : Eeee Sııla ne zaman çıkacan bu odadan.
SILA : Sınav gününe kadar çıkamıyacakmışım.
ESMA : Amaaa bu çok büyük bir haksızlık. Nedeni ne bunun.
SILA : Ahh bir bilsem kendimi bu kadar kasmazdım işte banada söylemiyo annem.
Esma' yla biraz konuştuktan sonra Esma boşları götürdü ve ben yine tek kaldım .
Neyseki ders çalışmakla kendimi oyalayabiliyodum. Çalışma masasının başına geçip ders çalışmaya başladım .
Tabi kafmı toparlamam biraz uzun sürdü ama yapacak bir şey yok mecbur çalışacam.
