1.3

345 37 39
                                    

Makyajımı bitirdikten sonra salonda beni bekleyen Jimin'in yanına ilerledim. Ben beyaz, askılı bir elbise giyinmişken o bugün aldığı kot pantolonu oversize bir tişörtle kombinlemişti.

— Böyle geleceğinden emin misin?

Kafasını telefondan kaldırıp bana baktı. Kısaca süzdükten sonra gülümsedi. "Evet eminim." Kafamı salladığımda koltuktan kalktı ve sehpanın üzerindeki araba anahtarını cebine attı. "Hazırsan çıkalım."

— Sen çık ben hediyeyi alıp geleceğim.

Kafasını salladığında odama geri döndüm. Bugün gezinirken hediye alsak daha doğru olur diye düşünmüştüm. Bar kafe olduğundan dolayı Karina shot bardak seti almayı önerdiğinde kabul ettim. Büyük bir şey değildi ama en azından yararlıydı.

Hediye paketini alıp hızlıca evden çıktığımda Karina arabaya yaslanmış beni bekliyordu. Yanına ilerlediğimde hediyeyi elimden aldı. "Sen geç güzelim ben bunu arkaya bırakayım." Dediğini yapıp sağ koltuğa geçtim ve kemerimi taktım. Karina da paketi arka koltuğa bırakıp binmişti.

— Geç kalmayız umarım.

Arabayı çalıştırırken "Merak etme." demiş ve yola odaklanmıştı. Bense çok hareketli olmayan bir müzik açıp dışarıyı seyretmeye başladım. "Ryujin tüm ekibi davet etmiş." Tanrım... tam bir baş belasısın Ryu. Zaten alışveriş merkezindeki hareketleri de bir garipti.

— Bu kıza bir şeyler olmuş bugün.

Karina bilmediğini belli etmek için omuz silktiğinde üstelemedim. Aklımda daha başka bir şey vardı şu an, çok kritik bir şey.

— Yunjin ve Chaewon gelecek mi?

Direksiyondaki elleri kasılmıştı. "Yunjin'e gelmemesini rica ettim." Bir şey demeden kafamı salladım. İkisi çok yakınlardı aslında. Karina büyük ihtimalle kendisine yalan söylediğini düşündüğü için Yunjin'i itiyordu. İkisinin ilişkisi olduğu için burnumu sokmayı düşünmüyorum ama Yunjin'le kesinlikle konuşmam lazımdı.




*****




Karina arabayı durdurduğunda müzik sesini arabanın içerisinden duyabildiğimiz mekana baktım. Jennie ve Lisa kapıda gelenleri karşılıyorlardı. "Gece başlasın bakalım." Mırıldanıp arabadan indiğinde ben de indim. Hediyeyi Jimin almıştı. Yanıma geldiğinde koluna girdim ve girişe doğru ilerledik. Bizi gören ikili genişçe gülümsemişti. Jennie kollarını açtığında arasında girdim. "Özlemişim bebeğimi." Kıkırdayıp ayrıldım ve aynı şekilde Lisa ile sarıldım. "Evde rahat edebilmişsindir umarım." Geri çekilip gülümsedim.

— Her şey çok güzeldi, teşekkür ederim tekrardan.

Bana gülümsediğinde ikimiz de birbirine laf atan kuzenleri yeni yeni fark ediyorduk. "Bir tane şişeyi elinizde göreyim kapı dışarı ederim Yu Jimin." Jennie işaret parmağını doğrultup tehdit ederken Karina gülüyordu. "Ben reşitim geri kalan umrumda değil." Omzuna yediği darbe ile susmuştu. Bu hâllerine hafifçe güldüm. Abla kardeş gibilerdi.

Hediye aklıma geldiğinde Jennie'nin elindeki paketi gördüm. Jimin çoktan vermiş olmalıydı. "Neyse güzelimi ayakta bekletme daha fazla, içeri geçin." Karina göz devirdiğinde güldüm. Tekrar koluna girdim ve canlı müziğin tüm sesleri bastırdığı bar kafeye sonunda girdik. Tasarımı sade ve şıktı, açıkçası hoşuma gitti. "Babamları gördüm, selam verelim." Müzikten dolayı kulağıma doğru konuşmuştu. Nerede olduklarını görmesem de kafamı salladım.

Çoğunu tanımadığım insanların arasından geçtikten sonra sahne önündeki masaya vardığımızda durmuştuk. Jennie aile bireyleri için en önü ayırmış olmalıydı. "Keyifler nasıl?" Karina'nın sorusuyla masadaki gözler bize dönmüştü. Bay Yu yüzündeki gülümseme ile ayağa kalktıktan sonra ikimize de sarılmıştı. Irene ile de biraz ayak üstü sohbet ettikten sonra bizim ve arkadaşlarımız için ayrılan masaya ilerledik. Önündeki kanepeleri götüren Ryujin'i gördüğümde güldüm.

pray for me • winrinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin