*2.BÖLÜM*

28 4 0
                                    

Medyadaki şarkıyı açmayı ve oy verip yorum yapmayı unutmayalım...

Gözlerimi yavaş yavaş açtığımda yerdeydim ve kucağımda da Kara vardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözlerimi yavaş yavaş açtığımda yerdeydim ve kucağımda da Kara vardı. Ne olmuştu bize? Ah tabi ya Kara!
Son anda Kara'ya yetişip yola atlamıştım ve Kara ile birlikte kendimi yolun kenarına atmıştım. Ah işte şimdi ise yüzümü yalıyordu.

"Seni yaramaz. Ölebilirdin. Aklımı yolda düşürdüm senin yüzünden. Ne diye yola atlıyorsun sanki. Ölebilir- kes yalamayı. Ya dur ıslattın her yerimi. Şu surata bak nasıl kızıyım ki ben sana."

Kara'yı üzerimden çekip popomun üzerine oturdum. İnanmıyorum! Dizlerim kan içindeydi. Asfalt yol dizlerimi parçalamıştı. Dudaklarımın arasından engel olamadığım bir "ah" çıkmıştı. Sonrasında gözümden bir damla yaş akmıştı. Gerçekten acıyordu. Öylece dizime bakarken arkamdan bir erkek sesi geldi.

"Bence yara kötü görünüyor. Bakarak düzelmiycek." Sert bir bakışla arkamı döndüm.
"Pardon!"
"Şey yanlış anlamayın yaranız kötü gözüküyor. Bakabilir miyim?" Sadece onay verici bir kafa hareketi yaptım. Dizimin yanına çömeldi ve dokunmadan yaramı incelemeye başladı.
"Dikişlik bir durum yok. Asfalt yol üst deriyi soyup geçmiş sadece. İzin verin pansumanınızı ben yapayım. Yanımda gerekli malzemeler var."

"Doktor falan mısın? Neden yani yanında pansuman malzemesi taşırsın ki?"

"Hayır doktor değilim ama." dedi. Daha yeni fark ettiğim yerde duran kaykayını eline aldı.
"Düştüğüm zaman ihtiyacım oluyor. Ve pansuman konusunda ustalaştım diyebilirim. Kaymak risk ister. Düşmekten ve yaralanmaktan korkmamalısın." Gülümsedim. Oturduğu yerde etrafına bakındı.

"Bak şuradaki banka geçip pansumanını orada yapabiliriz."

"Burada yapsak. Sanırım oraya kadar yürüyemiyeceğim."

"Biraz daha yolun kenarında kalırsak pansumanlık değil hastanelik olabiliriz." dedi ve ayağa kalktı.
"Patenlerini çıkarabilir misin?"

"Heh?"

"Patenleri diyorum. Çıkarır mısın?"

Çok üstelemeden patenlerimi çıkarıp elime aldım. Ne olduğunu anlamadan beni kucağına aldı ve dediği banka doğru yürümeye başladı. Bir şey dememe fırsat bile vermeden beni taşıdı ve yavaşça banka bıraktı.

"Buna gerek yoktu. Kendim yürüyebi- Ah!" Güldü.
"Bence bir an önce pansumanını yapmalıyım. Hem hiç de ağır değildin. Kaç kilosun sen?" Şaşkın şaşkın suratına baktım.
"Konumuz benim kilom mu cidden? Hem sana kimse öğretmedi mi? Kadınlara kilosu sorulmaz!"

EFULİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin