🌸😴
dördüncü bölümmasterchef ekibi iki günlük bir ara vermişti. bazıları tatile giderken bazılarıysa bu durumu değerlendiriyor yeni yemekler keşfediyorlardı. izuku da bunlardan birisiydi. instagram hesabında takipçi sayısı yükselmeye başlamıştı ve içten içe bastıramadığı bir ağlama dürtüsü vardı. durup dururken ağlamak istiyor gözleri doluyordu. normal hayatında da aynı masterchefte olduğu gibi sakin bir yapısı vardı, kimseye hakaret etmez en ufak kötülükte bulunmazdı hatta ve hatta ona kötülük yapanlara bile yardım ederdi. zaman zaman pişman olsa da yine ve yine yardım ederdi.
elindeki paketi açıp evinin kapısındaki mama kaplarını doldurup içeriye geçti. öncelerinde bundan bir kaç komşusu rahatsız olsa da izuku sevecen bir dille konuştuktan sonra aynı şekilde onlarda evlerinin önüne kap bırakmış haftada üç dört defa dolduruyorlardı. tatlı dil yılanı deliğinden çıkartır sözü izuku için yazılmıştı. bundan katsuki de kesinlikle emindi. iki gün boyunca izukusuz kalmak ve tekrar tekrar aynı bölümleri izlemek akıl sağlığı için pekte iyi değildi. yatıyor kalkıyor izliyor ardından spora gidiyor aynı şekilde devam ediyordu.
günler böyle geçip giderken iki günün ardından kapı aralanmıştı. izuku ikinci sırada kapıdan çıkarken katsuki büyük bir dikkatle onu izliyordu.
izuku kutulara bakıp dudağını dişlerken içini kaplayan korkuyla ağlamak istiyordu. tırnaklarını avcuna geçirdi, önündeki kıvırcığın ardından yerine geçti. derin nefes alıp verirken bir anda patlayan flaşla korkup yere düşmüştü. kameraman özür dileyip uzaklaşmaya çalışırken bir anda duyduğu sesle yerinde çakılmış hareket edememişti.
katsuki sinirle tezgahın arkasında yere düşmüş yeşilliyi doğrulttu. "var mı bir şeyin?" mina gülmesini bastıramadığını fark edip arkasını dönmüştü mark ise bu çocuk akıllanmaz diye ağzının içinde mırıldanmış ardından başını iki yana sallamıştı. kesinlikle akıllanmayacaktı.
birinin elinden oluk oluk kan aksa bile revire göndermeyecek kadar duygusuz olan katsuki sadece düştüğü için omzundan tuttuğu izukuyu revire sürüklüyordu. gitmek istemediğini söylese de dolan yeşil gözler sözlerini katsuki için önemsiz kılmıştı. "sadece kontrol."
kapıyı onlar için açan kameramana izukuya baktığından çok uzak tehditkar bir şekilde bakıp boynundaki damar belli olacak kadar dişlerini sıkmıştı.
katsuki izukuyu revirdeki sedyeye belinden tutup oturttuğunda izuku dudaklarını büzmüştü.
"bir yerin acıyor mu? hmm..?" ilk önce başını iki yana sallamış ardından hemen hemen bir kaç santim önünde duran katsuki'nin siyah gömleğinden tutup kendisine çekmişti. "sırtım çok acıyor." ağlamaya başladığında katsuki için her şey kopmuştu.
saçlarında parmaklarını gezdirip izukuyu rahatlatmaya çalışıyordu. bu böyle devam ederken içeri giren hemşireyle elini çekip izukuyu kendisinden biraz uzaklaştırdı. gözlerinden akan birazı da gömleğine bulaşmış yaşları sildi. eli hâlâ yüzünde dururken üstündeki önlüğü çözüp üstünden çıkartıp kenara koymuştu.
izuku üstündeki renkli kazağı ve altındaki açık mavi ona bir tık bol gelen açık tonlu mavi kot pantalonu ile kalmıştı. yanağında ki biraz önce katsuki'nin sildiği yaşları geri itti. iterken sallanan pembe boncuklu ucunda hello kitty olan bileklik katsuki'nin içini ısıtmıştı. katsuki pembeden nefret ederdi. izuku için her şeyi değiştirebilirdi.
hemşire kontrole başlarken izuku katsuki'nin gömleğinden tutuyor gitmesini istemiyordu. şefler ve yarışmacılar içeride beklerken onlar burada bu anı tamamiyle değerlendiriyordu. öyle ki hemşire sedye de yatması gerektiğini söylediğinde katsuki'de yanına kıvrılmıştı.
🌸🤏🏻
zuizu hello kitty 🌸🧚🏻♂️💫
🌸
BU BOLUMU COK BEGENDIM SIZDE BEGENIN!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
masterchef ୨୧ bakudeku
Fanfiction[🧑🏼🍳🌸🧑🏻🍳] [bakudeku] japonya'nın bir numaralı şefi katsuki ve yarışmaya büyük hayallerle gelen izuku.