Dere kenarında bir alabalık tesisi. Tahta masalar. Yemekler yenmiştir. Çay içilir. Erkekler bir masada kızlar biraz uzakta başka bir masada konuşmaktadırlar.
Reyhan: Geçen hafta doktor işleri de olduğu için ilgilenemedim. Çocuklar için kitaplar ancak dün geldi işte. İmzalayamadım ama neyse ki paketleyebildik.
Fahriye: Doktor mu, ne doktoru?
Ayşem: Rahatsız mısın Reyhan?
Reyhan: Yok ya. Yani.. İşte.
Fahriye: (Israr eder) Anlat.
Reyhan: Biz evleneli bir sene oldu ya.
Ayşem: Evet.
Reyhan: Hala çocuk yok işte..
Ayşem ve Fahriye 'haaa' diyerek anlarlar.
Fahriye: Bir sene çok zaman mı?
Reyhan: Az mı? Hem biliyorsunuz benim eski durumu.
Ayşem Masal'a seslenir. Mazhar Reyhan'a bakar. Gülümserler masadan masaya. Fahriye konuyu değiştirmek ister.
Fahriye: Aman canım, olur o olur... Senin dükkanı benim öğrencilere tavsiye ediyorum he, faydası oluyor mu?
Reyhan: (Yüzünü buruşturur) Balık benim midemi mi bozdu acaba ya?
Ayşem: N'oldu?
Reyhan: Midem bulanıyor. Kötü oldum sanki.
Fahriye: Üşüttün mü acaba sen? Rengin de beyazladı.
Reyhan'ın gözleri kapanmaya başlar. Sağa sola sallanıp bayılır. Masanın üstüne kapaklanır. Ayşem, Fahriye bağrışır. Mazhar duyup bakar, fırlar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Reyhan ve Mazhar: İçimizde Bir Düğüm
FanfictionBu hikayeyi Beni Böyle Sev bittikten yirmi gün sonra yarım kalmışlığa iyi gelsin diye kendim için yazmıştım. Bu hayalde canlandırmalık film senaryosu, dizinin bittiği zamandan bir sonraki yıl Haziran ayında tek bir günde geçiyor. Arada 'flashback'le...