Birbirlerinden nefret eden Shoto ve Sakura sürekli didişirken okula yalan yanlış dedikodular yayılır. Okul ile ilgili açılan bir hesap da Sakura ile ilgili kötü dedikodular Sakura'nın canını fena halde sıkarken buna neden olan kişiyi aramaya başlar...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bakın
Sakura: Yok artık abi Saka misiniz siz
Kirishima: Nejire-chan Her gönderi de seni Savunmuş
Sakura: Allah razı olsun Da İsim gucum yok Shoto ve Yaoyorozu'nun Olmayan iliskisini mi Bozacagim Millet kafayı yemis
İzuku: Sakura-kun Git ve bu konuyu Shoto ile konus bence
Sakura: Brokoli'm Canım Shoto'nun Umurunda değilim ki Banane der geçer
Mina: Hayır Onun yerine Yeni bir dedikodu çıkaralım Bence
Katsuki: Nasıl bir Dedikodu mesela?
Mina: Birini bulalım Onunla sevgiliymissin Gibi davranirsiniz Bu dedikodularda yok olur
Ochaco: Bu kızın kafası Harbiden calisiyor zehir gibi zehir Masallah
İzuku: Gerçekten Zekice bir plan Ama mantıklı bir sey sorayım O kisi kim olacak?
Tsuyu: Üst sınıflardan Birilerinden falan Yardım isteyebiliriz Hatta Nejire-chan'dan Yardım isteyelim Kero
Sakura: Mantıklı
Sero: Aynen iyi mantıklı Mina ve Hagakure de Dedikoduyu yayarlar Cuk oturur
Hagakure: Evettt
Katsuki: Olmaz
Sakura: NEDEN
Katsuki: Rol de olsa Sevgili olamazsınız Olmaz
Sakura: Daha belli degil kim oldugu Ne celalleniyorsun Kıskanma Unutmam seni
Katsuki: Of Tamam Yapın o zaman Ama yanlis bisey olursa Müdahale Ederim
Sakura: Tamam Ben Nejire-senpai ile Konusmaya gidiyorum Hadi eyw
Mina: Bende geliyorum
Ochaco: Bende
Sakura: Üçüncü sınıfların Katında bulusalim
°°°
"Sonunda gelebildiniz." Diyerek kollarımı önümde birleştirdim. 15 dakikadır 3. Sınıfların katında salak gibi dikiliyordum. Gelen geçen bakıyor, dedikodulardan olsa gerek göz devirip konuşuyorlardı. Bu gerçekten çok rahatsız ediciydi.
Aptal Shoto ve onun olmayan ilişkisi resmen itibarımı zedelemişti. Kaç gündür sinirden kafayı yemek üzereydim, dedikodular Aizawa Sensei'nin kulağına gitmişti. Üçümüzü çağırdığında olanları anlatmış, birinin benim hakkımda yalan yanlış dedikodular çıkardığını ve benim Shoto'dan nefret ettiğimi anlatmıştım. Yaoyorozu ise beni destekleyip ilişkileri olmadığını da söylemişti.
Ama hepimiz biliyorduk. Yaoyorozu Shoto'dan hoşlanıyordu , Shoto ise bu konuya karşı bir şey söylemediği için ortada ilişki yoktu. Yaoyorozu'yu ne seviyor ne de nefret ediyordum. Çok yakın değildik bu yüzden sık sık konuşmazdık , güzelliği ile tanınıyordu okulda. Haliyle, güzel kızdı tabiki.
Ama bu haksızlıktı, o okulun prensesi olarak tanınırken ben yapmadığım bir şey yüzünden oruspu ilan edilmiştim. Oysaki sınıftaki en zeki ve en başarılı kahraman bendim. 1-A sınıfı olarak kimse bizi çekemese de sınıfı bitirmeye bizi birbirimize düşürerek başlamışlardı. Fakat bana kalırsa sınıftan biri casus olarak bilgileri dışarıya sızdırıyordu. Beni çekemeyen biri.
Umarım Mina-san'ın planı işe yarar.
"Nejire-senpai!!" büyük üçlü'nün yanına doğru giderken seslendim. Hepsinin bakışları bize döndüğünde Tamaki utanarak kafasını önüne eğdi. "Sakura-chan!! Ne güzel sürpriz." Diyerek bana sarıldığında gülümsedim. O gerçekten de periler kadar güzel, iyi kalpli biriydi. "Senpai senden bir konuda yardım isteyebilir miyim?" Nejire Senpai saçlarımı okşayarak kafasını olumlu anlamda salladı.
"Ya biliyorsun çok saçma dedikodular çıktı hakkımda. Biz de onları düzeltmek için başka bir dedikodu yayalım diyoruz, bunun için yardımına ihtiyacımız var."
"Biz de yardım edebiliriz isterseniz." Mirio-senpai tatlı gülümsemesiyle araya girdiğinde ona gülümsedim. "Nasıl bir dedikodu yaymayı planlıyorsunuz?" Nejire-senpai'ye döndüm. "Bir çocuğa ihtiyacımız var. Onunla sevgiliymişiz gibi yapacağız. Yani Mina-chan öyle planladı."
"Hmm, kim olabilir bir düşünelim. Hem seninle is birliği yapacak biri hem de herkesin inanacağı biri olmalı." [Nejire]
Bu sırada utangaç bir şekilde başını eğmiş olan Tamaki'yi inceledim. Utangaç olduğunu biliyordum, daha önce bizim sınıfa ders vermeye gelmişlerdi. Çok tatlıydı. Herkes şaşırırken ben hareketlerini tatlı bulmuştum. Tamaki'nin yanına doğru eğilerek gözlerine baktığımda irkildi. "Sen ne düşünüyorsun Tamaki-Senpai??" Kızardığında eli ensesine gitti ve tedirgin yüz ifadesiyle gözlerini kaçırdı.
"Şey... Bilmem ki. Ben... Bu konularda pek- bilgili değilim." Utangaç sesine karşılık gülümsedim. "Sen yapsana Tamaki-kun. Çok güzel erkek arkadaş olur senden." Mirio-senpai'nin konuşmasıyla Tamaki-senpai'nin gözleri kocaman açıldı.
"H-hayır. Ben beceremem!" Diyerek ellerini hayır anlamında salladı tedirgince. Diğerlerinin gözünde nasıl görünüyordu bilmiyordum ama bana o kadar tatlı geliyordu ki. "Mirio-san doğru söylüyor. Sen yap, hem utangaç hareketlerin sayesinde Sakura-san'dan hoşlanıyormuşsun gibi görünür."
Mina kıkırdadı. "Utanma Amajiki-Senpai!!" Tamaki-senpai daha çok kızarırken ona destek vermek istercesine omzuna dokunduğumda irkilerek bana baktı. Tanrım... Sanırım zor olacaktı.
"Tamaki-Senpaii! Lütfen!" Diyerek yavru kurt bakışları attığımda kafamı biraz daha öne götürerek yüzüne yaklaştım. Kirpiklerimi kırpıştırdığımda daha fazla dayanamayarak derin bir nefes verdi. "Of tamam!" Diye kabul ettiğinde sevinçle üzerine atlayıp ona sarıldığımda put gibi kalmıştı. Kafamı kaldırıp baktığımda yüzü tamamen kıpkırmızı bir şekilde tavana bakıyordu.
"Eyvah! Senpai!! İyi misin?" Üzerinden çekildiğimde ayağa kalkarak onu da ayağa kaldırdım. Tamaki-senpai gerçekten de çok utangaçtı. "Çıkışta beraber gidelim olur mu?"
"T-tamam." Numaramı verdiğimde kızlarla sınıftan çıktık. "Amajiki-Senpai çok utandı yanlız. Keşke üstüne atlamasaydın Sakura-kun!"
"Bir an heyecanlandım Ochaco-san! Bilerek olmadı ki." Gülerek koluma girdiklerinde beraber sınıfa girerek yerlerimizde oturduk. Shoto'nun solunda oturmak gerçekten de en büyük şansızlıklarımdan biriydi, üstelik yer değiştirmemize de izin olmadığı için mecburi onunla yüz göz oluyordum. Bana olan bakışlarını hissettiğimde ona dönerek ne bakıyorsun dercesine çatılan kaşlarım ile önüne döndü.
Tanrım, sen bana sabır ver. Nefret ediyorum bu çocuktan.
