ep10 'Seni Kabul Ediyorum'

165 11 13
                                    

Odamda öylece uzanarak düşünüyordum. Casus olan kişinin Yaoyorozu olduğuna emindim fakat amacı neydi? Beni üzdüğü zaman gitmemi falan mı bekliyordu? Hepimiz biliyorduk ki böyle olaylar ana karakterleri daha da yakınlaştırırdı. Fakat Yaoyorozu doğruyu yaptığını düşünüyordu. Eninde sonunda uyanacaktı ve yaptıklarından pişman olacaktı.

Saat neredeyse 3'e gelmek üzereydi. Sıkıntılarımdan kurtulmak istiyordum ve bu yüzden duşa girmenin iyi bir fikir olacağını düşünerek üzerimdekilerden kurtulup kalça ve göğüs hizami kapatan havluma sarındım. Banyo ortak alandı fakat bizim çizelgemiz olduğu için saatler farklıydı. Çizelge de bu saatin kız ya da erkekler için olduğu yazmadığı için sorun olacağını düşünmüyordum.

Ama bu gece farklıydı, Shoto ile karşılaşmayı tabi beklemiyordum. O da benim gibi düşüncelerinden kurtulmak için mi duş almaya gelmişti?

Onun açısına girdiğimde sonunda fark edebilmiş gibi kafasını kaldırdı. Düşünceli görünüyordu, ne düşünüyordu acaba? "Eğer sen kullanacaksan bekleyebilirim." Konuşmayı başlatan ben oldum çünkü bu ölüm sessizliği ortamı geriyordu. "Şey... Sorun değil kullanabilirsin. İşim uzun değil." Başımı olumlu anlamda sallayarak en sondaki kabine girip kapıyı kapattım.

Kapı kapanma sesinden onun da bir kabine girdiğini duyduğumda aynı anda açtığımız su banyoda yankılanan tek sesti. Suyun altında öylece durarak akıp gitmesini beklediğim düşüncelerim beni daha sıkı sarmıştı sanki. Etrafımda kapkaranlık bir sisin dolaştığını hissediyordum ve su o sisi yok etmeye yetmiyordu. Bir canavar gibi sarmıştı etrafımı.

"Ne düşünüyorum biliyor musun?" Konuşmaya başlamasıyla dikkat kesildim. Ne diyeceğini merak ediyordum. "Ne düşünüyorsun?"

"Herşeyin neden bu kadar karmaşık olduğunu. En başında sana öyle davranmasaydım Tamaki Senpai ile olmak yerine benimle olur muydun? Diye uzun süredir düşünüyorum. Nerede hata yaptım diye, fakat o gece olanlar düşüncelerimi değiştirdi. Hatırlamadığın gece olan şeyler."

"O gece ne oldu Shoto? Anlat bana, hatırlamak istiyorum."

"Gerçekten hatırlamak istiyor musun Sakura?"

Görmeyecek olsa da başımı olumlu anlamda salladım ve olumlu mırıltılar çıkardım.

"Beni öptün, bende seni öptüm. Tekrar ve tekrar, sana istediğim gibi sarıldım Sakura. Kokunu ezberledim, saçlarını okşadım, seni hissettim. Hisslerinden emin olabildim. Merak etme... İleriye gitmek isteyen sendin ama bunu sen sarhoşken asla yapmazdım ve yapmadım. Beni sarhoşken kabul ettin, kendindeyken kabul etmeni bekleyebilirim."

Duyduklarım teker teker kalbime işlerken ne cevap vereceğini bilemedim. Yutkundum, onu kabul etmek istiyor muydum? Benim ona gitmemi bekliyordu, ona gitmek istiyor muydum?

Bu soruların cevabını çoktan biliyordum aslında.

Suyu kapatıp kabinden çıkarak ıslak ayaklarımla yan kabine yürüdüm kapıyı açıp içeride ki Shoto'ya baktığımda alnını duvara yaslamış, gözlerini kapatmıştı. O an anladım ki benim ona gelmememden ölesiye korkuyordu. Tamaki'yi tercih ederim diye ödü kopuyordu.

"Ben... Seni kabul ediyorum."

"Oi" gözleri açıldığı gibi şaşkınlıkla gözlerime baktı. Usulca yanına yürüyerek karşısında durduğumda ne yapacağımı izliyordu. Bu sefer içimden geleni yaparak dudaklarımızı birleştirdiğimde elimi saçlarına geçirip ıslak saçlarını okşadım. Bu his yine beni ele geçirdiğinde tatmin olmuş şekilde dudaklarım kenara kıvrılırken Shoto bacaklarımdan tutarak beni kaldırdı.

Soğuk duvarla buluşan sırtım irkilmeme sebep olsa da umursamamaya çalışarak bacak arama değen sertliğiyle inledim. Bu bizim fiziksel buluşmamızdan ziyade ruhlarımızın birleşimiydi. Duygularına karşılık verişim, onu olduğu gibi kabul edişimin birleşimiydi.

°°°

Kafamı kaldırıp ona baktığımda gülümseyerek saçlarımdan öptü. İşaret parmağımla göğsüne daireler çizerek kafamı tekrar göğsüne yasladığımda kolumdaki elini belime koydu.

"Sakura-chan."

"Hm?"

"Eğer kötü hissedersen... Bana gel olur mu? Böyle anlarında senin yanında olmak istiyorum."

"Tamam Shoto-kun."

Gözlerimi kapatıp karanlık olan odanın daha da kararmasına izin verdim. Mutlu muydum yoksa üzgün mü bilmiyordum. Ama emin olduğum şey pişman değildim. Yaptığım seçimin doğru olduğuna inanarak Shoto ile olmayı göze alıyordum.

Bu saatten sonra dengeler değişecekti, bundan öylesine emindim ki kim bilir gelecek günlerde beni nasıl zorluklar bekliyordu. Kötü bir hiss seziyordum, bu hiç hayra alamet değildi. Kötülük kokusu ne zaman çoğalırsa o zaman hazır olmalı savunmaya geçmeliydim. Yoksa yine terk edilebilirdim.

______________________________________

Nasıldı?

Umarım hoşunuza gitmiştir.

Oy verip yorum yapmayı unutmayın.

Hoşçakalın.

Seihantai No | Shoto T.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin