ep8 'Seni kim terk etti?'

155 11 8
                                    

Telefonumun ekranına düşen mesaj kalbimin teklemesine sebep olsa da açıp bakmak istemiyordum. Kaçıncı kere bildirim çubuğundan okuyordum bilmiyordum ama tek hissettiğim korkuydu. Canımı acıtıyordu, kalbim hızlı atıyordu fakat bu beni heyecanlandırıyor ve zevk veriyordu.

Shoto:
Seni o çocukla görmekten nefret ediyorum.

Telefonumun ekranını kapatarak cebime koyduğunda Tamaki'nin getirdiği kahvemden bir yudum aldım. Issız sokaklarda dolaşmış, yine o lunaparka gelmiştik. Burası bizim sığınağımızdı, terk edilmişlerin yuvasıydı. Onu kim terk etmişti bilmiyordum fakat beni terk eden barizdi.

Annem ve baba sevgisi.

"Seni kim terk etti Tamaki-Senpai?"

Bir süre sessiz kaldıktan sonra anlatmaya başladı. "Ailem, annem ve babam bir villian tarafından öldürüldüler. Ablam ise... Benden pek hoşlandığı söylenemez, biriyle evlenip Amerika'ya taşındı."

Tamaki için o an gerçekten üzülmüştüm. Bu kocaman şehirde yapayanlızdı. Elini tutarak ona destek verici bir gülümseme sundum. "Ben seni terk etmeyeceğim Senpai!" Gülümsediğinde kafamı onun omzuna yaslayarak manzarayı izledim.

Bilmem kaçıncı kere yine o uçurumdan atlamak nasıl hissettirir diye düşündüm. Uçmak gibi olurdu sanırım, önce havada bir kuş gibi süzülüp birden yere çakılmak. Can yakıcı olurdu ama herşey bir anda biterdi. En kısa ölüm şekli. Bazen o uçurumdan atlamayı arzuladığım zamanlar oluyordu.

"Ne düşünüyorsun?"

"Uçurumdan atlasam nasıl hissederim diye düşünüyordum."

"Az önce beni bırakmayacağını söylemiştin."

"Bırakmayacağım, sadece bir düşünce."

"Sadece düşünce diyip geçme... Bir gün o uçurumun uçunda karşılaşırsak bunu sana hatırlatacağım. Umarım karşılaşmayız."

°°°

"Seni aradığım zaman neden açmadın o aptal telefonunu?"

"Sana ayıracak zamanım yok benim. Farkındaysan okuyorum ben, okulumda ki en iyi kahraman benim."

"Tch, sen? En iyi kahraman mı? Komikmiş, küçükken de böyleydin. Hep büyük hayallerin vardı."

Yine gelmek zorunda kalmıştım bu lanet eve. Çünkü biyolojik gereksiz bana ulaşamayınca deliye dönmüş ve kardeşime saldırmıştı. Bakıcı kadın beni aramasa haberim olmuyordu. Kardeşimi bakıcı ile onun evine göndermiştim. Onun daha fazla burada kalmasına izin veremezdim, ya ben o adamı öldürürdüm ya da o kardeşimi ve beni öldürürdü.

Onun yüzünden sık sık hasta oluyordu zaten.

"Ena bundan sonra seninle kalmayacak."

Elindeki bardağı sıktığında parçalara ayrılarak etrafa yayıldı. Yine yukardan bana bakarak korkutmaya çalışıyordu. "Buna sen mi karar veriyorsun? Bana bak böcek, üstüne basmamı istemiyorsan işime karışma."

"Kes sesini! Kardeşime zarar veremeyeceksin artık! Buna izin vermeyeceğim!" Diye bağırmam ile suratıma eş zamanlı bir tokat yediğimde sinirlerim tamamen alt üst olmuştu. Özgünlüğüm benden izinsizce harekete geçtiğinde karşımdaki adam bir süre nefessiz kaldı. Daha sonra kollarındaki damarların bir kısmında derin çizikler oluşmaya başladığında attığı çığlıkları zevkle dinledim.

Göz yaşlarım akarken karşımdaki adamın damarlarından bardaktan su boşanırcasına kan akıyordu. Bu görüntü o kadar tatmin etmişti ki beni hayatımda hiç bu kadar rahatladığımı hissetmemiştim.

"Senden nefret ediyorum, zavallısın. Küçük bir çocuğa saldıracak kadar zavallısın. Kendi aptal hataların yüzünden bizi sorumlu tutacak kadar iğrençsin, annem senin yüzünden bizi terk etti. ÇÜNKÜ SEN ONU ALDATTIN!"

Onu çığlıkları ile baş başa bırakıp evden çıktım. Ölmese de acı çekecekti, bu bile şimdilik bana yeterdi.

_______________________________________

Nasıldı?

Umarım hoşunuza gitmiştir.

Oy verip yorum yapmayı unutmayın.

Hoşçakalın.

Seihantai No | Shoto T.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin