(Bir önceki bölümü hemen özetleyip devam ediyoruz.)
Ateşten=
Her zmnki gibi uyandım ve okula geçtim, bizimkilerle buluşup yerimize geçtik şahsen hiç birimizin bu gün ders dinleyesi yoktu.(Mekanı böyle ama daha sade hayal edebilirsiniz.)
Şuan ilk ders başlamış olması gerekiyordu, biz ise mekandaydık. Sessizliği bozan ise Enes oldu "ateş sen harbi bu kızı seviyor musun? Okuldaki dedikoduları susturmuyorsun herkes sizi sevgili sanıyor" şuan tek odak noktası ben olmuştum. "Bilmiyorum amk üstüme gelmeyin abi ya" "ne demek bilmiyorum aga, insan duygularını anlamaz mı" "bilmiyorum işte kafamı karıştırıyo ve bu beni sinir ediyor" tam Efe konuşacakken öne atıldım. "Abi tamam konuyu kapatın"
İlk dersin bittiğini belli eden zil çalınca kapıdaki çocuklardan birine seslendim, "buyur abi bi sıkıntı mı var" "bizim çocuklardan birine söylede gitsin bi aleve baksın napıyo" "tamam abi hallederiz" "eyvallah" bi 10 dk geçmiştiki içeri alev girdi "ateş bu yaptığın ne" konuşmak için hafif dikleştim, "ne yapmışım güzelim" "adam göndermek ney ya bebek miyim ben ha" "Ger hûn bixwazin hûn dikarin bibin pitika min (istersen bebeğim olabilirsin) " dediğim şeyi anlamaya çalışır gibi düşündü bizimkiler ise sırıtıyorlardı.
"Ha ne dedin" şuan çok tatlı gözüküyordu, "hiç yok bişey sadece seni merak ettim bizim çocuklara söyledim, bi sıkıntımı var bişey mi yaptılar" "yav yok sadece adam göndermen sinirimi bozdu" "niye benim mi gelmemi isterdin yoksa" dediğim şeyle bi an duraksadı sonra bir anda almiraya seslendi ve gitmeye kalktı. Peki ben buna izin verirmiyim? Tabi ki hayır.
Hızlıca bileğinden yakaladım kendime çevirdim "şaka yaptım güzelim ya bi dur, hemen göndermem daha karpuz kesecektik" "ya ateş bi git Allah'ını seviyorsan" tam elimden kurtulmuş devam ediyordu ki içimde bi korku, boşluk hissettim ve bu sefer hiç kurtulamayacak şekilde belinden tutup kendime çektim. Çok huzurluydum benim kollarım arasındayken kimse ona bakamaz dokunamazdı. Kırılacak eşya gibi çok naif bi şekilde belini okşamaya başladım, bu ortamı bölen gerizekalı ise arda oldu "şey aile var burda" alev hemen arkadaşını da alıp yanımızdan kaçtılar.
Şimdi ben ardayı dövsem mi? Boğsam mi? Ya da direk diri diri mezara gömeyim. "Arda kardeşim ben şimdi seni becermedim mi?" Arda korkar gözlerle bana baktı, " abi valla şaka yapmıştım" tam ardanın üstüne atlayacaktım ki, Bedirhan benden önce davrandı ve beni tuttu "olm arda bu şakaların yüzünden bir gün harbi gebercen lan" Arda Bedirhana döndü "abi napim bir anda ağzımdan kaçtı" "eğer şimdi sen kaçmazsan Azat seni halledecek"
Yemek teneffüsü çalmıştı "kuranıma kurt gibi açım ha" "yeminle bende açım", Emre bize bakıp söylendi "siz hep açsınız hayvanlar" "aa emreciğim ayıp oluyo hayvan falan" "ayıp yatakta olur kardeş". Kantine gelmiştik, yemekleri alıp bizim masaya oturduk. Kantin yine ağzına kadar dolmuştu, etrafı taradım ama istediğim şeyi göremedim diyecektim ki kapıdaki beden gözüme çarptı, içim huzur buldu.
Alev bizim hemen yanımızdaki masaya oturmuştu, arkadaşını bekliyordu. Ben onu izlemeye dalmışken bizimkiler seslenmeye başladı, "Ooo ateş bey neye daldınız böyle" "abi ben diyorum bizimki aşık olmuş" gözümü alevden çektim. Bizimkilere dönmüş tam inkar edecektim ki enesin dediği şey ile susmam bi oldu. "Abi yengeye bak" aleve baktığımda yanında Berk'in olduğu gördüm.
İkisine kitlenmiş bi şekilde dinliyordum, ben bu çocuğu kuranıma geberticem ha. En son dayanamadım ve yanlarına gidip alevin yanına oturdum,"buyur berkciğim bi sıkıntın mı var" ikiside bana bakıyordu, berk beyimiz sinirlendi galiba " bence sıkıntısı olan sensin ateşciğim" harbi sikicem ben bunu ya. Ben bişey diyemeden alev konuştu " Berk diyeceğin bir şey yoksa masadan kalkarmısın" heyt be kimin hatunu yerim lan ben bunu. Aleve kolumu attım ve kendime yaklaştırdım.
Alev "sende şımarma lan" deyip bacağı cimcikledi, galiba çünkü ben bişey hissetmedim. " ah güzelim napıyorsun ya" biran korkar gibi oldu ama " naptım sadece dokundum ya" senin o dokunan parmaklarını öperim lan. Neyse bende kalkayım, bizimkilerin yanına gideyim. Masadan kalktım ve bizim masaya geçtim. Hemen bizimkiler imaya başladı " ooo beyfendi kıskanırmışta" hiç takmadım bu salakları keyfimi şuan kimse bozamaz.
Öğle arası bitmiş son derse gelmiştik, tarihi hayatım boyunca anlamamıştım ve anlayanlarıda anlayamıyorum. Daha fazla dayanamayarak sıraya koydum kafayı uyudum. Uyandığımda pardon uyandırıldığımda zil çalmıştı, of kafam çatlıyacaktı bi de daha okuldan sonra halletmem gereken işlerim vardı. Bizimkiler bana seslendi çantayı kaptım ve yürümeye başladık çıkışa doğru. Telefonuma bi bildirim geldi, baktığımda içimde bi kelebeklenme oldu. İstemsiz sırıtmaya başladım, "neye sırıtıyorsun lan sen" telefonuma bakmaya çalışan bir adet Enes görene kadar her şey güzeldi.
"Sanane yarram sen kendi işinle ilgilensene" "oho sakin reis ya" böyle böyle bizim mekana gelmiştik. Depoyu andıran bir yerdi ama güzel yerdi, "Napıcaz olm bu gün ne iş var" "ya yeminle arda içtin mi biz kaç saattir neyi konuşuyoruz" "ya kafa mı kaldı olm kuranıma bıktım" onlar tartışırken benim telefon çaldı arayan kim diye bakacakken yine alevin fotoğrafını gördüm "azat açsana olm telefonu daha ne kadar çalıcak" hemen kendime gelip telefonu açtım.
—alo azat oğlum
+buyur ana bi sıkıntımı var?
—yok oğul şey diyecektim, amcanın oğlu varya Ferit
+ eee nolmuş ona
—düğünü varmış iki gün sonra bizi davet ettiler ama
+ e tamam ana giderizde, ama derken?
—ben şey düşündüm bizim ortaklarıda çağırsak olurmu?
+sen nasıl istersen sultanım, benim için sıkıntı yok
—tamam oğlum. Sende çok geç kalmayasın ha
+he tamam anam hadi Allah'a emanetTelefonu kapadım bizimkilere döndüm bana soran gözlerle bakıyorlardı, "noldu bi sıkıntı mı var " "yok anam bişey dedi" anladım der gibi baktılar. Biz bi iki saat daha takıldıktan sonra evlere dağıldık. Eve geldiğimde ilk işim mutfağa girmek oldu acıkmıştım, telefonumu masaya bırakıp yemek aramaya başladım ki çıkardığım sese anam geldi. "Napıyosun azat bu saate mutfakta" " anam gözünü sevim mutfakta napabilirim, domateslerle bi el tavla atacak halim yok ya" "aman dilde pabuç mübarek"
Telefonum çalmaya başladı, işim olduğundan anama seslendim "ana baksana kim arıyo" "gizli numara oğlum" "Red et ana uğraşamam şimdi". Mutfakta 5dklık bi sessizlik vardı, "oğlum sana bişey sorucam" "buyur ana dinliyorum" " senin alev ile aranda bi ilişkimi var" anamın sorusu üstüne kala kaldım "he azatım var mı" "bilmiyorum ana bilmiyorum" "anlat annene yavrum, ne güne duruyorum ben" anneme baktım, gözlerinin içine bana hafif gülümsedi. Sesli bi nefes bıraktım " onu görünce içimde bi şeyler oluyo ana, ona dokununca gıdıklanıyorum bedenim uyuşuyor. Bu beni sinir ediyor kendimi güçsüz hissediyorum"
Annem yanıma gelim elimi tuttu " benim minik oğlum, ağam sen aşık olmuşsun" der demez bi anda annem ayağı kalkıp bildiğin halay çekmeye başladı "yapma ana ya, ana beni duyuyor mu " beni duymazlıktan gelip oynamaya devam ediyordu. "Ay bunu hemen Murat ağama söylemem lazım, ne zaman isteyecez Kızı, aşireti toplamamız lazım ay çok iş var çok" ben anama hayretler içinde bakarken o hala düşünüyodu. "Ya ana saçmalama, aşık olduğum belli bile değil hem belki o beni sevmiyordur" anam yüzümü avuçlarının içine aldı "benim yakışıklı oğlum, minik ağam seni hayal eden kaç kez var biliyon mu Urfa'da" "valla ister demi beni ana" "tabi ağam olmadı kaçırırız onda ne var, benim oğlum ilk defa aşık olmuş çok mu" "yürü be anam kim tutar seni"
Anamın yanaklarından öptüm "ay maşallah benim oğluma çok güzel yapmışım valla, neyse de haydi git yat geç oldu" "he ya, sende yat anam hadi iyi geceler". Odama çıktım altıma bi şort geçirip üstüm çıplak bi şekilde yattım.
————————————————————————————————
Arkadaşlar lütfen beğenmeyi unutmayın♥️. Uzun zaman sonra bölüm attım, eminim bana çoğunuz sövüyosunuzdur gerçekten çok yoğunum zamanım kalmıyor.sizleri seviyorum 🫶🏻
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alev'in Ateşi
Teen FictionBabasının işleri yüzünden Urfa'ya taşınan Alev'in yeni lisesindeki çete liderini kendine aşık ederse Okula yeni gelen Kızın güzelliğine kapılıp aşık olan çete lideri Azat