Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
❄️|Jack
Zehir'in mekanına girmemizin üstünden bir hafta geçmişti.
Zehir olarak bilinen Pitch Black yakalanmıştı. Mekandaki hidrojen bombalarını Zack ve Manny imha edememişti ama askerler tarafından güvence altına alınmışlardı.
Pitch Black'e çalışan herkes gözaltına alınmıştı. Hans'da buna dahildi. Çoğu hapse atılmıştı.
Bana gelirsek, kurşunlar sadece sıyırmıştı. Atletik olmam işime yaramıştı. Doktorların yaptığı pansumanlarla iyileşmiştim. Zor olan annemlerden saklamıştı ama Zack ile el ele verip başarmıştık bunu.
Elsa aklanmıştı. Ailesinin öldürülmediği resmi olarak açıklanınca insanların ona olan bakışları değişmişti. Elbette Elsa aynıydı. Soğuk, ciddi ve renk vermeyen.
En azından insanların yanında böyleydi.
Ben ve arkadaşlarının yanında sevecen, nazik ve ilgiliydi. Benim yanımda ise biraz daha utangaçtı. Onu utandırıyordum ve bu hoşuma gidiyordu. Biliyordum, onunda hoşuna gidiyordu. Onunla ilgilenmem hoşuna gidiyordu ama söyleyemiyordu. Gerçi söylemesine gerek yoktu. Ben onu biliyordum.
Bu sırada okullar kış tatiline girmişti. Aralık ayı düşündüğümüzden daha hızlı gelmiş ve kar yağmıştı. İlk karda Elsa ile birlikte dışarıdaydık. El ele sokaklarda dolaşmıştık. Benim için paha biçilemez bir andı.
Şimdi ise hep birlikte oturmuş, sohbet ediyorduk. Elsa'ların evindeydik. İlk defa odasına kapanan kişi Anna olmuştu. Pitch Black olayından beri odasındaydı. İnsanlarla görüşmeyi reddediyordu. Arkadaşları ile de.
Biz ise salonda, şöminenin karşısında oturmuştuk. Ben, Elsa, Zack, Manny, Snow, Keitha, Lizzie, Olaf, Wilbur ve Hero. Hepimiz zaferimizi kutluyorduk. "Olaf'ın gitmesine üzülüyorum. Laboratuvarda yokluğu hemen fark edilecek," diye mırıldandı Hero. Olaf gülümseyip, "Biliyorum hepiniz bana aşıksınız ama artık eve dönmem gerektiğini biliyorsunuz," dedi. Wilbur gözlerini devirip, "Aynen. Ölüyoruz aşkından," diye mırıldandı. Onların bu hallerine güldük.
"Sormak istediğim bir şey var," dedi Keitha. Hepimiz ona döndük. "Mekandan kurtardığımız kız kimdi? Katherine miydi neydi?" Bu sefer herkesin gözleri bana dönmüştü çünkü Katherine'yi tanıyan bendim.
"O benim eski arkadaşım. Ortaokul sekizde yollarımız ayrılmıştı." Kısmen doğruydu. Katherine benim eski arkadaşım değil eski sevgilimdi. Sekizinci sınıfta sevgili olmuştuk. Liseye geçince ise Katherine ilişkimizi bitirdi. Nedenini hiçbir zaman söylemedi ama ona saygı duyup onunla iletişime geçtim.
Katherine'nin Zehir'in mekanında ne yaptığına gelirsek, kendisi ilk başlarda Zehir'in adamıymış. Sonradan yaptığı işlerden kurtulmak istemiş ama Pitch Black izin vermemiş. Dışarı bilgi sızdırmasın diye onu hapsetmiş. Şimdi ise polis ile işbirliği yapıyor. Black ve Hans'ın itiraz ettiği her şeyi onayladı. Tanık korumasına alınacakmış. En azından öyle diyordu.
