"Ege Tekin! Hemen buraya geliyorsun, ve bu yaptığın pisliği temizliyorsun!" Sinirle bağırırken bir yandanda küçük kardeşimin arkasını topluyordum. Dün gece eve gitmemiş benim yanıma gelmişti , ben işten yorgun döndüğüm için erkenden uyumuştum. Fakat Ege bey dolapta ne bulursa buraya getirmiş, yiyip içip bırakmıştı."Abla bağırma sabah sabah" Egenin sesiyle hala Öfkeyle yerdeki çöpleri topluyordum. Dün akşam beyefendi içtiği için eve gidememişti, bende onu alıp buraya getirmiştim. Keşke getirmeseydim.
"Bugun önemli bir toplantım var ona yetişmem lazım. Buraları toplamadan bu evden çıkarsan seni öldürürüm Ege. Duydunmu beni!" Emir veren ses tonuyla konuştuğumda Ege oflamış kendisini koltuğa atmıştı.
"Tamam abla! Tamam git artık" sonkez ona bakmış hızla üstüme siyah uzun bir elbise geçirmiş takılarını takmış evden hızla ayrılmıştı.
Kendi villam vardı. Ailemle yaşamak pek istemediğim için kendi evime çıkmıştım. Kardeşlerim ailemle yaşıyordu, bende tek başıma geçinip gidiyordum işte.
Arabayı şirketin otoparkına çekmiş, asansörle yukarı çıkmıştım. Çalışanlar tek tek selam veriyor, asistanim ise yanımda bana bugün yapacaklarımı söylüyordu.
"Efendim birde yarın saat 15.30'da Ablerto ailesi ile bir toplantı var. Babanız bu toplantıda sizinde olmanızı istedi." Kaşlarımı catmış asistanı bakmıştım. Benim niye şimdi haberim oluyordu bu durumdan?
"Peki sağol Leyla, gidebilirsin" hızla Aras odasına girmiştim. Onun haberi elbette vardır. Benden önce ona söylerlerdi hep.
"Aras ne bu toplantı?"
"Güzellik, hayırdır ne bu sinir?" Aras koltukta yayılmış gülerek hana bakıyordu. Şerefsiz tabiki gülerdi. Biliyordu neye bu kadar kızdığımı çünkü.
"Onlarla ne diye bir toplantı yapıyoruz şimdi? Babam neyin peşinde gene?" Kollarımı önümde bağlamış, tek Kaşım kalkık ona bakıyordum.
"Abla sakin ol, alt tarafı bir toplantı. Ne bu gerginlik?"
"Aras! Bilmiyormuş gibi konuşma. O itin yüzünü görmek istemiyorum. Ben yokum bu toplantıda."
Sinirden gözlerim bile dolmuştu. Ama hayır o piç için asla ağlamazdım. Adını duymaya bile tahammül edemezken, onunla aynı ortama bile giremezdim.
"Ah baba ah, keşke banada sormayı denesen."
Bu seferde babamın odasına geldiğimde kapıyı tıklatmış, komut alana kadar beklemiştim. İçeriye girdiğimde, babam beni bekliyormuş gibi gülmüş eliyle önündeki koltukları göstermişti.
"Kızım! Hoşgeldin bende seni bekliyordum"
"Baba! Bu ne demek oluyor? Albertolarla ne işin var, hemen yarına toplantı koyuyorsun bana sormadan etmeden" sesimin ayarına dikkat etsemde, bu konuda ne kadar hassas olduğumu bir ben birde Aras biliyordu.
"Kızım bir beni dinle lütfen. Biliyorum onları pek sevmiyorsun ama yeni iş için güçlü bir şirkete ihtiyacımız var. Güvenebileceğim tek şirket o. Sana sormadım ama bu konuda beni anlayacağını biliyorum güzel kızım"
Babamın susması ardından derin bir nefes almış sessiz kalmıştım biraz, Ateşle olan geçmişimi babam bilmiyordu. Gerekte yoktu zaten, keşke hiç olmasaydı o geçmişimiz.
🔥
Annemlerin yanına gelmiştim. Fazla modum yoktu bugün, birileri sayesinde. Adam daha gelmeden modumu düşünüyorsa, geldiğinde ne olacaktı çok merak ediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALNIZ SOYTARI
Ficción General"Silahı yanlış yere tutuyorsun, benim kalbim sağ tarafta." Duyduklarıyla şaşıran adam silahi hala sol tarafa tutuyordu. "Nasıl kalbin sağ tarafta olabiliyor?" "Bunun açıklamasını bugün yapacaktım. Kalbime silah tutmasaydın" kalbi sağ tarafta olan D...