Annemin ini değişmiş.Mağranın girişini büyümüş ve heykeller çoğalmışmış.Annem heykel yapmayı sever.Tom'un kalk atışları hızlanmıştı ve vücudub gerginleşmişti
-İstersen gidebilirsin.Buradan sonrasını...Sürüne bilirim
-Dalga mı geçeyorsun,burası Medusa'nın ini.Persius bile buraya ikinci kez gelmek istemiyor.
İçeri girdi
-Persius mu?
-Zeus'un oğlu,Apollondan sonra en sevdiği oğlu.Persius annesini kurtarmak için medusanın başını koparmıştı,medusayı yeniden geri getiren Afroditin kızıydı nedendor bilmem ama medusayı çok sever.
Persius mu? Doğduğumdan beri Olimposda yaşıyorum ama Zeusun Persius adında bir oğlu olduğunu ilk defa duyuyorum.Ve neden annemin kafasının koptuğunu en son ben öğreniyordum.Annemin bana anlatması gereken çok şey var.
-Marselin.Bu annemdi etrafıma baktım yerlerdeki kayaların çoğu yanmıştı ve çoğunlukla erkek savaşçıların heykelleri vardı.Annem bu kadar çapkın olamazdı
-Onun burada ne işi var?
Annem duvarın arkasından konuşuyordu ve yüzü gölgeler halinde görünüyordu.
-Merak etme anne,o arkadaşım,Thomas.
-Ah evet.Artemisin oğlu
Thomas bir adım öne çıktı
-Hey,sözlerine dikkat et yılan kraliçe.O benim annem değil
-Doğru Artemisten nefret ediyordun.Yazık Artemis seni çok seviyor
-Onun sevgisine ihtiyacım yok.Tom'un bedeni büyümeye başladı,gözleri parlıyordu
Annem bizi süzdü
-Önce kızı yere bırak,sonra boynumu alacaksan alırsın
Tom beni yere bıraktı,annem gözden kaybolmuştu.Birden önümde belirdi vr Tom'a tıslamaya ve ona doğru yürümeye başladı.Tom yerinde sabitlenmişti ve gözlerini kapatmıştı.Annem etrafında dolaşmaya devam etti
-Anne!Senin derdin ne?
Annem bana baktı
-Demek herşeyi ögrendin
-Aslında hiçbir şey bilmiyorum.Bana anlatmak istediğin bir şey olabilir mi anne
Kısa bir sessizlik
-Evine git Thomas
-Nedenmiş o?
Annem Tom'a döndü
-Eve git Thomas yoksa senide koleksiyonumun parçası yaparım
Tom istemesede gitti,annem yanıma oturdu
-Gitarın nerede
-Ormanda bıraktım sanırım.Bir yılan olduğumu görünce hiçbir şeyi düşünmedim
Annem üzerinde S şeklimde bir yılanın olduğu duvara gitti,duvarın içine elini soktu, elini tekrar çıkardığında kırmızı bir yılan bileğine dolanmıştı
-Elini uzat.dedi.Elimi uzattım,yılan hemen elime dolandı ve başı elimin üst kısmına gelecek şekilde dirseğime kadar bir bileklik oldu
-Buda ne?
-Onun adı Serina,o eskiden bir kraliçeydi.Serina eskiden hiç yenilmeyen bir kırallığın kraliçesiydi,çok güçlüydü.Bir gün savaşa giderken bir yılan önüne çıkmış ve Serina hiç tereddüt etmeden yılanı öldürdü ama yılanın ruhu öfkeliydi ve Serinanın bedenine girdi.Gün geçtikçe Serina bir yılan oldu ve hayatını Titanları koruyarak geçirdi ben bir titan değilim...Yarı insan yarı titanım
Bacaklarım geri dönmüştü ve saçlarımda yılanlar yoktu
-Serina'yı çıkardığında az önce olduğun yılana dönüşürsün,taktığında insan olursun,bu bilekliği kullanabildiğin zaman istediğin zaman yılana dönüşebilirsin.Şimdi elini kaldır
Elimi kaldırdığımda gitar bana doğru geldi,onu tuttum.Annem
-Bak Marselin ben bir canavar olabilirim ama senin olmaman için sana bir şey söylemek.Üzülmenin bir anlamı yok bugün senin doğum günün Olimposa girmemin izil verildiyi tek gün.
Güldüm.Annem başına bir örtü geçirdi ve bir gözlük taktı.Beraber Olimposa gittik
