MaFyaNıN KaRıSı

Bölüm 12

Göğsüm hızla inip kalkıyordu. Ne yaşıyordum şuan ben. Yada bir saniye konuya böyle girilmez. Ben neyin içine düşmüştüm.

Adamın beni duvara yapıştırması beni durdurmamış debelenmeye devam ediyordum. Eliyle ağzımı tuttuğu için kafa atamıyordum. Zaten boyum yetişmezdi. Hızla ayağımın birini ayağına vurarak dirseğimle suratına bir tane geçirdim. Pek etkilenmemişti ama ağzımı bırakıp birkaç adım uzaklaşmıştı.

"Hay sikeceğim anasını avradını sülalesini soyunu sopunu kızım sen manyak mısın ne diye vuruyorsun yüzüme. Senin yüzünden yüzümün şekli yamulacak evde kalacağım anasını satayım.

"Uygarr sen misin ?"

"Benim yaa başka kim olacak." Uygar birkaç adım uzaklaşarak ışıkları açmıştı.

"Hem suçlusun hem güçlüsün ne diye hırsız gibi geziyorsun evin içinde."

"Bana diyene bak sen ne diye sessiz sessiz geliyorsun. Alışkın mıyız biz evin içinde kadın olmasına."

"Ayyy kusura bakma ben çok alışkınım gecenin bir vakti evimde tıkırtılar duymaya. Neyse neyi kırdın sen az önce birinin elini ayağını kesmeden temizleyelim."

"Ben değil sarhoş Ege bey kırdı. Şu orta sehpanın üzerindeki süs gibi birkaç şeyi birde bardak mı ne onu."

"Sarhoş mu ? Ne sarhoşu Ege bey mi?"

"Yok ben sarhoşum o ayık görmüyor musun adamın halini dört dörtlük uzandı sızdı koltukta. Sende dikkatli ol bir iş yüzünden Alin ile tehdit ediyorlar gözünü dört aç hatta evden de çıkmayın. Bende bir iki gün burda kalacağım bu berduşun kendine hayrı yok."

"Ege bey bunları söylediğini duyarsa seni kovar biliyorsun değil mi ?"

"Bir günlük bakıcıya mı inanacak yoksa dostuna mı?"

"Yalancıyım da diyorsun yani?"

"Asla lütfen duymamış olayım. Neyse geldiğin iyi oldu yardım et de şu beyefendiyi odasına atalım belim koptu yemin ederim."

"Çok çok isterdim ama benim Ege beyin odasına girmem yasak. Ayrıca yasak olmasada o embesile yardım falan etmem onun için sana kolay canım."

Arkamda şaşkın bir surat bırakarak kilere giderek paspas ve süpürge alarak salona döndüm. Orta sehpanın etrafına saçılan camları süpürgeyle toplayarak güzelce elektrikli süpürge ile üstünden tekrar geçtim. Alin gündüzleri oynuyordu sonuçta burda. Tekrar paspasla üstünden geçip eşyaları temizleyerek kilere bıraktım. Bu sırada Uygar da Ege'yi odasına çıkartmış birdaha da inmemişti. Son kez etrafı kontrol ettikten sonra yukarı çıkarak İlk önce kızımı kontrol ettim. Meleğim mışıl mışıl uyuyordu. Yavaşça odasından çıkarak kendi odama girerek kendimi yatağa attım. Telefonuma alarmımıda kurarak kendimi uykuya bıraktım.

Sabah alarmla birlitke uyanmış elimi yüzümü yıkamış üzerimi giyinmiş aşağıda kahvaltı hazırlıyordum. Saat 7:30 u geçmişti. Çok mu erken kalkmıştım ki. Bugün pazardı tabii ben olsam bende yatardım. En azından bir yarım saat ertelemeliydim kahvaltı hazırlama işini. Makinaya kahve koyarak kendime kahve pişirdim ve salondaki koltuğa oturarak telefonumdan sosyal medya hesaplarımda gezinmeye başladım. İlgimi çeken bir davayı incelerken öylesine dalmıştım ki arkamdan gelen sesle irkilmiştim.

"Günaydın Yağmur hanım erkencisiniz."

"Günaydın biraz öyle oldu."

"Başım çatlayacak. Uygar bende kalacaktı akşam nerde o ?"

"En son sizi yatırmaya götürüyordu. Ondan sonra görmedim."

"Yağmur hanım lafı uzatmayacağım. Dün olanlar için kusura bakma sinirli zamanıma denk geldin hıncımı biraz senden çıkartmış gibi oldum."