cağlayan çocugu

AİLE

Savaş demirin ağzından;
Gece 3 gibi eve gelmistik. Suyu yatağına yatırdım. O kadar derin ve güzel bir uykusu vardı ki uykum yokken uykumu getirmişti. Onun ne kadar yorgun olduğunu biliyordum. Tek korkum benim yorgunluğumdu. Pes edebileceğimi düşünmek bana acı veriyordu. Kendi odama gidip uzandım. Eylül'ü kaybetmek istemiyordum. Her sabaha onla uyanmak istiyordum ben. O küçük bir kızdan fazlası beni terketmeyen tek kadin. Benim biricik aşkım. Saate baktığımda saat 6 ya geliyordu. Benim biricik aşkım gelmek üzeredir dememle kapidan gözleri şişmiş elinde ayısı;

-abiiii

Üzerime atlayış yapmıştı.

-aşkım havuzami atliyosun?

-of abi ya

-noldu birtanem

Kucağıma almıştım. Yerini bulmuştu biricik aşkım.

-ablam nerde abicim

-uyuyor canim

-midem bulandı abi ya

-yol yordumu oy kiyamam

-ama hani öpücük ?

-allah allah

-kuru kuruya uyunmazki

-haha seni şebek

Eylül'ü kocaman öptüm. Oda bir kahkaha atti. Ne olursa olsun ona sarılıp durduğum an herşeyi unutuyordum.

-abicim bence ablam cok tatli.

-eee nolmuş tatlıysa?

-ayni sana benziyor. Ben bi anne istiyorum puf.

-senin bence uyuma saatin gelmiş.

üstüme iyice yerleşti ve hemen uykuya daldı. Bende onunla birlikte uykuya dalmak için iyice yerleştim.
◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆

Of her yerim ağrıyordu. Saate baktığımda 12 olmuştu. Eyvah suyu unutmuşum. Eylül hala uyuyordu. Üstüme bir tsirt geçirip suyun odasına koştum. Odada kimseyi görmedim aşağıya baktığımda güzel bir kahvaltı masasi mutfakta dans eden bir kızla karşılaştım. Benim tanıdığım su mu diye tekrardan tekrardan baktım. Belki rüya görüyorum diye düşünsemde gerçekti. En sonunda fark edildim. Kıpkırmızı olmuştu. Onun bu özelliğini cok seviyordum. Onu utandirmak hoşuma gidiyordu.

-geldinde ne diye seslenmiyorsun? Of savaş ya !

-tamam kızma ya. Cok güzel dans ediyodun bölmek istemedim ayrıca kahvaltı harika birşey.

-burası kadar değil. Savaş mükemmel bir yer pencereden bakmamla aşık oldum acaba gezince nasil olacağım.

-hahaha evet öyledir.

-eylül gelmiş. Sabah cok tatliydiniz. Hatta bir süpriz bile var.

-neymiş o?

-elinde bir çerçeve ile gelmişti. Çerçeve ye baktığımda ben ve eylül vardi. Bizi uyurken çekmişti. Ona hic durmadan sarılmıştım. Bu benim için en güzel hediyedi. Biz tam sarilirken balkon kapısından miray gelmişti. Mirayi ilk ben görüp sudan ayrılmıştım ve miraya gülümseyerek baktım.

-hoşgeldin miray

-zamansız oldu ama

-ya hemde nasıl

-su lütfen

Su miraya ilk bakışta sinir olmuştu bile. Aralarını düzeltmek benim elimdeydi.

-su bu benim arkadaşım miray.

-evet çocukluğumdur savaş.

-hii iyi ben yukarı çıkıyorum.