REVENGE

(1)

♧

Taehyung, arkadaşlarıyla geldiği barda kaçıncı şişesinin dibine vurduğunu sayamadığı bir gece geçiriyordu.

Saatler birbirini kovalarken, arkadaşları saatin geç olduğunu söylemiş ve evlerine dağılmak istemişti. Arkadaşları defalarca onu eve bırakmak istediklerini söylesede, huysuz adam her seferinde arkadaşlarını reddetmişti.

Biraz daha oturmak istiyordu. Arkadaşları sonunda pes etmiş ve evlerine dağılmışlardı.
Yalnız kalmak onu daha da rahatlatacaktı.

Bir süre daha barda oturup içen huysuz beden, sarhoş olduğunu hissediyordu.
Daha fazla oturmak istemediği için ayağa kalktı ve savsak adımlarla barın çıkışına ilerledi.

Bayık bakışları, etrafı bulanık görmesini sağlıyordu.
Ara sokaklarda ağır adımlarla ilerliyordu.

O sırada birkaç metre ötesindeki sinirli adamdan habersizdi.

Tam arkasındaki Jungkook, bu geceki maçını kaybettiği için oldukça sinirli hissediyordu. Büyük para kaybetmişti ve üstelik antrenöründen de bir güzel azar işitmişti.

Öfkeli adımları yeri dövüyor, tok bir ses çıkarıyordu. Ellerini deri ceketinin cebine yerleştirmiş sinirli bakışları kilometrelerce uzaklıktan belli oluyordu.

Tam o sırada birkaç metre önünde yürüyen adamın cebinden cüzdanını düşürdüğünü farketti Jungkook.

Taehyung, cüzdanını düşürmüştü ve sarhoş hali bunu farketmesini engellemişti. Cüzdanının düştüğünden habersiz, salına salına yürüyordu.

Jungkook, normalde bu durumu umursamasa da, bu sefer içindeki iyi tarafa kulak asmış ve yerdeki deri cüzdanı alarak önünde yürüyen adama doğru hızlı adımlarla yaklaşmıştı.

Adamın tam arkasına geldiğinde, bir eliyle omzunu hafifçe dürtmüş ve önündeki adamın dikkatini çekmeye çalışmıştı.

Taehyung omzunda hissettiği baskı ile birlikte, bayık bakışları eşliğinde yavaşça arkasını dönmüş ve kendisini dürten adama bakmıştı.

Gözleri kendisini dürten adamın yüzünde dolaşmıştı. Bembeyaz teni, tenini süsleyen benleri oldukça dikkat çekiciydi. Büyük gözleri karanlık geceye meydan okurcasına parlıyordu. Elmacık kemiğindeki küçük yara izi, yüzündeki güzellikten gram eksiltmemişti. Aksine adama kusursuz bir güzellik vermiş gibiydi bu yara izi.

Ancak Taehyung karşısındaki adamın yüzünde dolaştırdığı gözlerini önüne doğru uzatılmış ele çevirdiğinde, kaşları hoşnutsuzlukla çatılmıştı. Çünkü karşısındaki beyaz tenli adamın elindeki kendine ait olan cüzdanı farketmişti.
Hızla ceplerini kontrol edip tekrar beyaz tenli adama döndü.

O bir hırsız mıydı? Cüzdanını mı çalmıştı?

Bu düşüncelerden habersiz olan Jungkook masum bir şekilde elindeki cüzdanı karşısındaki kaşları çatık adama uzatmaya devam etti. Karşısındaki esmer adam oldukça çekici görünüyordu. Gözlerinin biri tek, diğeri çift göz kapaklıydı. Bu özellik normalde bir çok insanda kötü bir kusur gibi görünebilirdi ancak bu esmer adamda olukça çekici duruyordu. Pürüzsüz esmer tenindeki benler sanki özenle yerleştirilmiş gibiydi. Dudakları ve çene hattı sanki kalemle çizilmiş gibi keskin ve oldukça dikkat çekiciydi.
Esmer adamın neden ona sinirli bakışlar attığını anlamamıştı Jungkook. Tek derdi adama cüzdanını vermekti.

Taehyung sarhoş olduğundan dolayı boğuk çıkan kelimeleri eşliğinde bağırdı ve karşısındaki beyaz tenli bedene yumruğunu sertçe geçirdi.

"Sen nasıl benim cüzdanımı çalarsın lan?!"

Yüzüne yumruk yiyen Jungkook, şaşkınlıkla ağzı kocaman açılmış ve yumruğun baskısı nedeniyle geriye sendelemişti.
Zaten sinirli olan beden, haksız yere yumruk yemesiyle daha da sinirlenmiş ve pimi çekilmiş bir bomba gibi patlamıştı.

Hızla kendisine yumruk atan esmer bedene doğru yürümüştü. Tüm sinirini ondan çıkaracaktı bu gece.

"Sen kimsin lan, bana yumruk atıyorsun?!"

Şiddetli sesi ara sokağı inletirken, sert yumruğunu geçirdi esmer bedene.

Esmer beden, sarhoşluğun verdiği gevşeklik yüzünden boş bulunmuş ve yediği yumruk yüzünden yere yapışmıştı.
Sarhoş olmasa karşılık verebilirdi. O bir boksördü, oldukça güçlüydü. Ancak şuan çakırkeyif olması onu savunmasız bırakmıştı.

Jungkook yumruğu ile yere serilen sarhoş bedene doğru yürümüş ve yakalarından kavrayarak sertçe çekip ayağa kaldırmıştı.

Taehyung hemen pes etmemişti tabii. Yinede kendini savunmayı denemiş ve karşısındaki, yakalarını kavrayan beyaz tenli adamın bacak arasına dizini geçirmişti.

Jungkook bacak arasına yediği darbe yüzünden acıyla inlemiş ve tuttuğu yakaları bırakıp ellerini bacak atasına bastırmıştı.
Beli öne doğru eğilirken yüzü acıyla buruşmuştu.

Taehyung ise fırsattan istifade hızla bacak arasını tutan bedenin üzerine atlamıştı.

İkili üst üste yere serildiğinde, Taehyung beyaz tenli adamın üzerindeydi.
Kaslı baldırlarını kullanarak altındaki beyaz tenli adamı belini kıstırmış ve yumruklarını beyaz tenli adama indirmeye başlamıştı.

Jungkook, üstündeki sarhoş olmasına rağmen oldukça güçlü ve profesyonelce yumruklar atan adama şaşırmadan edememişti. Ancak tekrar yumruklar yemeye başlamasıyla öfkesi giderek artmıştı.

Kedini korumayı başarıp üzerindeki bedeni yan tarafına atmış ve bu sefer Jungkook esmer adamın üzerine çıkmıştı.

Öfkeli yumruklarını esmer adamın suratına acımadan sertçe indiriyor ve pürüzsüz yüzünde yaraların oluşmasını sağlıyordu. Elleri ve esmer adamın yüzü kan içinde kalana kadar devam etti yumruklamaya.

Altındaki esmer ise acıyla inliyor ve kollarını yüzüne siper ederek kendini korumaya çalışıyordu.

Kan içinde kalsa bile öfkesinin hala dinmediğini hissediyordu. Nefes nefese kalmış, gözlerinden alevler çıkıyordu sanki. Bakışları korkunçtu.

Ara sokaktaki çöp kovalarının arasındaki sopa gözüne iliştiğinde, hızla altındaki esmer bedenin üzerinden kalktı Jungkook. Bu sopa sinirini atmasını sağlayabilirdi.

Taehyung üzerinden kalkan adamla rahatlamıştı ancak çöp kovalarının arasındaki sopayı almaya gittiğini anladığında, erken sevindiğini farketmişti.
Korkuyla yerinden doğruldu Taehyung. Hızla çöp kovalarına doğru yürüyen beyaz tenli adamın ayağına sarılmış ve dengesini kaybetmesini sağlamıştı.

Dengesini kaybeden Jungkook öne doğru sendelemiş ve kafasını çöp kovasına çarparak yere düşmüştü.

Acıyla inleyip elini kaşına bastırdı Jungkook. Elinde hissettiği sıcak sıvı ile gözleri kocaman açılmıştı. Elini kaşından çekip eline baktı.
Gördüğü kırmızı sıvı ile yüzünü buruşturmuştu. Çöpe kafasını vurması yüzünden kaşı yarılmıştı.

Sinirle kendisini yere düşüren bedene dönmüştü ancak esmer adamın yerinde olmamasıyla sinirle bir küfür saldı.

"Sikeyim!"

Taehyung, beyaz tenliyi yere düşürdükten sonra, daha fazla dayak yememek için fırsattan istifade hızla kaçmıştı ordan.

Tekrar karşılaşacaklarını bilmeden uzaklaşmıştı oradan Taehyung.

♧

♧

♧

SELAMLARRRRRR

YEPYENI BIR FICLE KARŞINIZDAYIMMMM

BU FIC HAKKINDAKI DUŞUNCELERINIZII VE TAHMINLERINIZII ALABILIRMIYIIMMMM

UMARIM BOLUM HOŞUNUZA GIDEERRR

OY VE YORUM ATIN LUTFEN

COK OPTUMM

BEN KAÇARR🏃‍♀️🏃‍♀️🏃‍♀️🏃‍♀️