BE VARGANT (Taekook)

2. bölüm

Selam.
Beğenmeniz dileğiyle.
Umarım bir gün çok okunur. Ne yapabilirim okunması için ?
Sizi temin ederim çok sürükleyici olacaktır.

Taehyung

Kapıyı çalıp , beni oraya bırakıp gitmişti.
Ne yapacağım? Sanırım beklemeliyim.
2-3 dk bekledikten sonra kilit açma sesleri geldi ardından kapı açıldı.
Karşımda hafif kilolu, saçları güzel taranmış, şık kıyafetler giyen bir adam duruyordu. Boyu yaklaşık benim boyuma yakındı, azıcık kısaydı. Yüzünde sinsi bir sırıtış belirdi.
-"Aman aman. Bu güzellikte ne böyle."
Aman tanrım sanırım gerçekten sapıktı. Kapıyı araladı içeri geçmem için. Girmek istemiyordum. Hemen kaçmaya kalkışacak pozisyondaydim. Ama nafile olurdu.
-" Ne duruyorsun? Geç içeri!"
Itaatkar sesiyle tısladı. Tüylerim ürperdi.
Sinirlendirmemek adına içeri geçmiştim. Kapıyı ardımdan kilitlenmesini de duymuştum. Offf ne yaptım ben cidden? Sabirsizligim başıma dert.
-"Adın ne bakalım güzelim." Sdaece cvp verecektim.
-"Taehyung. Kim Taehyung." Hımladı. Direkt konuya girmeliydim.
-"Çetenize katılm-" Sözümü kesti .
"- Canim sen yanımda dursan yerin rahat olur. Boşver çeteyi." Ne amq. Ne diyor bu? Onun için geldiğimi falan mı saniyordu? Ikna edici olmak için derin bir nefes alıp direkt konuya girdim.
-" Ben buraya babamı öldürebilmek için geldim." Konuşacaktı, devam ettim.
-" Bence siz bana yardım edin. Görevler verin. Babamı öldürdükten sonra verdiğiniz 3 görevi tamamlarsam gideyim. Ama eğer tamamlayamazsam istediginizi yaparım." Bence gayet ikna ediciydim. Ayrıca benim olduğumu güçsüz düşündüğünü düşündüğümden; 3 görevi yapamayacağımı ve büyük ihtimalle burada kalacağımı düşünüyordur. Yani kabul edecektir. En azından gerçek bir sapıksa benim isteklerimi yerine getirecek kadar maldır. Biraz düşünüyordu büyük ihtimalle düşündüğüm şekilde düşünüyordu.

Yuh be düşünmekten düşünemez oldum 😃

Cevap verdi.
-" Ah çelimsiz çocuğum babanı belki öldürebilirsin ama verdiğim görevleri yapabileceğini sanmıyorum. Bence yorma o güzel vücudunu."
Evet evettt. Şimdi kendimi gerçekten acınası göstermeliydim. Güçlü olduğumu anlarsa anlaşmadan vazgeçebilir ama eğer anlaşma yapılırsa güçlü olduğumun önemi kalmaz. Başladım .
-"B-ben... Ben yapamasam bile denemek istiyorum bayım." Bence bu çok tatlı olmuştur.
-"Ahh ya sen çok tatlısın. Neyse dene bakayım." Evet anlaşmayı hazırlamalıyız. Her ne kadar oruspu çocuğu olsalarda anlaşmalara karşı gelemiyorlardı.
-"Bence bir anlaşma yapmalıyız." Şüpheci tavırlar sergilerken.
-"Yani sizin için. Yapamayıp kacabilirmiyim ihtimaline karşı size güven vermek istiyorum bayım." Yine sırıttı, beni şimdiden sevdiğine emindim.
-"Madem istedin tatlım." Kağıt hazırlayıp imzaladık. Kopyasını ise bana verdi. Tamam işimi saglama almıştım. Babamın yerini öğrenmek üzere ilk gordugum adamın yanına yolladı. Çıkacakken.
-" Bebeğim. Bana bayım değil efendim de." Dedi bende ona sırıtıp kilidi açıp çıktım.
Kapıya yaslanıp derin bir nefes aldım.
Cidden iyi ikna etmiştim. Ama umarım verdiği görevleri yapabilirdim. Sırf burada kalmam için bile iğrenç gorevler verebilirdi ya da hafife alıp hafif görevler. Bu yüzden ilk görevi çok zorlanmışçasina yapmalıydım ki daha da zorlaştırmasın.
İlk gördüğüm adamın yanına varmıştım. Ağzını araladı.
-" Ikna etmeyi başarmış gibisin."
-"Evet." Izin vermeden devam ettim.
-"Simdi bana babamın yerini bulacaksınız."
Verdiğim emirle azda olsa sinirlenmişti. Ama sözde efendinin yanından geldiğim için itaat etmek zorundaydı. Birşey demeden devam etti . Onu takip etmem gerektiğini anlamıştım.
Yıkık dökük yerlerden geçerken. Garip bir şekilde düzgün dağ evine benzer bir ev vardı. Kapıyı açıp girdiğimizde. Içeride birsuru bilgisayar ve 'efendi' vardı.
Sanırım gerçekten bulabileceklerdi.
'Efendi' yanına çağırdı.
-" Gel bakalım güzellik. Babanı bulmamız için bildiğin herşeyi şöyle bakalım." Yani tabi söyleyecektim de. Sözde 'bak yanındayım' imajı vermeye çalışıyordu.
O pislik -babam- hakkında ne biliyorsam anlattım.
İlk gördüğüm adam girdi araya.
-"Buldugumuzda haber vereceğiz." Dedi. Bende -"Peki bay-" Neydi lan adı? Anlamıştı
-"Yunho de." Demek Yunho . Anladım anlaminda kafamı salladım.
'Efendi' devam etti.
-"Ahahah. Bulursunuz, bulursunuzz... Şimdi gel biraz dinlen güzelim. Nasıl öldürmek istersin ayağına giderek mi ayağına getirerek mi?"
Emindim ki çıkmama izin vermezdi. Bir yandan da ayağıma getirilmesi daha iyiydi.
-"Efendim. Lütfen ban abir işkence odası hazırlayın." Dedigimle başını salladı ,azda sırıttı . Ve ilerledi. Onu takip ettim. Bana bir oda verdi.

Gece saat bir olmuştu. İlk gün olduğu için kimseye güvenmezdim. Uykum ne kadar hafif olsada bana herşeyi yapabilirlerdi. Uyuyamamıştım. Pencerenin önüne geçip. Yanmış duvarları izledim.
...
Dışarıdan duyduğum seslerle uyanmam bir olmuştu. Aman tanrım uyuya kalmışım.
-"O güzellik bu odada değil mi?" Aminakoyfugumun ususecekler başıma.
-"Evet. Ama biliyorsun efendi çok kızar." Ne yapmayı planlıyorlar?
-"Bence farketmeyecek bile." Hahah. Içimden kahkaha attım. Gerçekten bana dokunabileceklerini mı sanıyorlar. Gelecekleri varsa görecekleri de var.
"

- Açıkçası tadını merak ettim bende."
-" Hah! Şöyle ol be. Hadi bakalım."
Onlar girmeden kendimi hazırlamıştım. Kapının önünde yerde bulduğum bir kalem ile bekliyordum. Ama ikisini yere serersem güçlü olduğum anlaşılırdı. Düşüncelere dalmışken odanın kapısı açılmaya başlandı.
-" Bu ne aminakoyayim. Açılmıyor kapı." Nasıl?
-" Ne demek açılmıyor?" Nasıl yani? Kapıyı üzerime mi kilitlemisti? Ama ne ara?
-"kilitli aminakoyayim anlasana, biraz olmayan beynini kullan illa açıklayayım mı?" Diğeri bu sözler karşısında susmuştu. Ta ki arkadan bir ses gelene kadar.
-"Mal mı sandınız beni? Ne yani kapıyı açık mi tutacaktım?" Ikisi sessiz kalmıştı çünkü bu ses 'efendi' bin sesiydi.
-"Sanırım biraz işkence odasına ihtiyacınız var." Böyle soyledigi anda ikiside -sanirim ayaklarına kapanmışlardı- yalvarmaya başlamıştı. Çoktan sesler uzaklaşırken kapının kilit sesi geldi.
-" Uyanmışsin." Yok uyanmadim mal.
-"Evet efendim. Bab-" Kesme aminakoyayim.
-"Evet. Getirildi." Ne ? Ne kadar çabuk! Şaşkınlıkla baktım ona . Gerçekten beni istiyordu. Ama ben asla bir igrencin yanında bulunamazdim. Babamı öldürdükten sonra görevleri tamamlayıp gidecektim. Neyse cevap vereyim, şoktan çıkmam uzun sürdü(cips kisminda takıldım)
-"Efendim. Teşekkürler. Nerde? Lütfen beni oraya götürün." Devam etti.
-"Açıkçası nasıl öldüreceğini merak etmesem çoktan halletmistim." Demek merak ediyordu. Çok basit bir cevabım vardı.
-"Annemi nasıl öldürdüyse öyle yapacağım efendim." Gerçekten öyle yapacaktım.
Cevabımdan memnun olmuş gibi başını salladı.
-"Tamam. Gel gidelim ,yol uzun." Peşine takıldım. Bizi ormanlık bir alanda güzel bir villa, villanın garajı ve garajda birsuru araba olan bir yere getirdi. Garajdan geçip arka bahçeye doğru yürüdük. Işte oradaydı. Arkası dönük ,elleri bağlı ,diz çöktürülmüstü. Hemen yanında işkence malzemeleri vardı.
Ama benimde sececegim belliydi 'hicbir şey '...

Abi şu tipe bak. Yenirrrrrr.

Abi birini bulamadım . Kötü karakter bu olsun . My namede hic sevmiyodum . Aı neydi lan unuttum. Neyse efendi dioz zaten.

Umarım bölümü beğenmişsinizdir öyle jke hemen gelmeye gerek yok çok olay olsun. Olmasın hemen gelsin diyorsanız belirtin.
Öpüldünüz.
Tahmini ne zaman çok okunmaya baslanirrrrrr....