3. bölüm

69 10 0
                                    

Bilgisayardan yazýyorum yazým yanlýþlarýna takmayýn.

Yune bendaha yeni başladığım için keşfedilmesi bu yüzden bolumleri cabuk atayım. Umarım bir gün çok okunurrrr.

Ama benimde seçeceğim belliydi 'hicbirsey'.

Önümde gerçekten tüm iskence aletleri vardı. Sadece bir şiş alıp o pisliğin 'babamın' yanına doğru yürümeye başladım. Hiçbir şey almayacaktım. Ama annemi öldürdüğü eller temiz kalmamalıydı.

Onun önüne vardığımda bana cidden korkuyormuş gibi bakıyordu. Bu bakışları beni o kadar mutlu etti ki, bir öldürme heyecanı kapladı içimi. Ağzını açıp konuşmasına izin verecektim. Bakalım neler diyecek.

-''AH! Beni mi öldüreceksin cidden?''

-''Kimi öldürmemi bekliyorsun?'' Cidden ya!

-''O seni çok seven anneni öldürdüm diye mi?'' Konuşmama izin vermeden devam etti.

-''Üstelik bu çetede? Sahi ne işin var burda?'' Boş konuşmalarını duymak istemiyordum.

-''Birazdan öleceksin .Son sözün varsa dinliyorum.''

-''Ah evet var. Annenin ölüm nedenini bil istiyorum.''

-''Hızlı ol.''

-''Annen ben aldattı. Hani seni çok seviyordu ya. Karşılığında seni de çetelerin eline verecekti. Aldatması umrumda olmadı ama seni vereceği...''

-''Ne saçmalıyorsun sen?''

-''Ama seni kurtarmama rağmen tekrar çetelerin elinde olman komik geldi.'' Ne saçmalıyordu cidden, dondum kaldım. devam etti

-''Neyse işini çabuk hallet. Bir sürtüğün elinden kurtardğım oğlumun beni öldürmek istemesi midemi bulandırıyor. Ha! Eğer o gün evden kaçmasaydın güvenlik kameralarından görürdün ama ne yazık! Umarım kaderin annene benzem-'' Artık dayanamadım. Elimdeki şişi direkt kalbine sapladım. Susmustu. Lanet olası ne diyordu. Ben boşu boşuna mı peşine düşmüştüm?

Evet!

Ne yaptım ben. Şişi sapladığım yerden çıkarıp yere attım. Sonrasında diz çökmemle gözümden yaşların akması bir olmuştu.
Ağlamayı durdurduğumda arkamı döndüm, efendi ve Yunho bana ne oldu şimdi dermiscesine bakıyorlardı. Gözlerimi silip geldiğim yerden geri dönecektim ki efendi kolumu tuttu.
-"Nereye gidiyorsun? Babanı buldum işimi yaptım şimdi sıra sende." Buraya geldiğim günün akşamı sikeyim. Sadece ona baktım, anladım dermiscesine kafamı salladım. Kolumu bıraktı.
Kaçamazdım. Bu yüzden bana verdikleri odaya gittim ve direkt kendimi yatağa attım.
O kadar peşine düştüm. Şuan gerçekten neler düşündüğümü açıklamak zor. Lütfen biraz zaman verin.

Zaman verek.

Kapının çalınmasıyla uyandım. Yunho girmişti içeriye.
-"Efendi ilk görev için çağırıyor. 'Bu kadar dinlenme yeter 'dedi." Ahh! Cidden mi. Hemen tüm görevleri halledip gitmeliyim.
-"Tamam. Hazırlanıp geleceğim." Kafasını sallayıp çıktı. O çıktığında bende kalktım yataktan. Lavaboya doğru gittim. Önce yüzüme soğuk bir su attım.

 Önce yüzüme soğuk bir su attım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BE VARGANT (Taekook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin