Organ Mafyası Kemal

2.7K 117 40
                                    


Herkese selaaam

Watpadd'de bir şeyler okurken bir türlü tam istediğim gibi kurgular bulamadığım bir zamanda aklıma "Lan ben niye bir şeyler yazmayı denemiyorum." fikri girdi. Bunun üstüne düşündüm ve bu kurguyu yazma kararı aldım. Umuyorum ki anlatmak istediklerimi size geçirebilir ve hissettirebilirim.

İyi okumalarrr

...

Açık pencereden giren hafif rüzgarla yatağımda kıpırdandım. Yatağımda kıpırdanmaya devam ettiğim sırada çalan alarmım ile uyanma vaktimin geldiğini anlamıştım. Yatağımın sol tarafındaki komodinin üstünde bulunan çalar saati elimle kapattım. Bu esnada kollarımı aça aça esnemeyi unutmamıştım. Uykumu almanın verdiği enerjiyle yerimden dogrulu- Bir dakika bir dakika yanlış girişi verdik sanırım.

Neyse tekrar baştan alalım.

Öhöm öhm- Pencereden direkt yüzüme vuran yakıcı güneşi engellemek için yerimde dönerken bir anda şafak baskını yapar gibi açılan kapının ardından annem girdi odama. Bir yandan elektrikli süpürgeyi peşinden çekiştirmeye çalışıyor bir yandan bana laf yetiştiriyordu.

"Uyanma oğlum sen boşver. Zaten akşam oldu yine boşuna çıkma yataktan. Kal orada, çürü iyice yattığın yerde. Zaten yaşıtların sanki harıl harıl ders mi çalışıyor. Yok tövbe haşa. Hepsi bir sen mi ki akıllarını başlarına koyup bir baltaya sap olsunlar. Uyu annem uyu sen." diye konuştu tek nefeste. Onun sesiyle kafamı direkt örtünün altına sokmama rağmen kaçamamıştım laflarından.

Belki bir ümit odayı süpürdükten sonra gider diye örtünün altında beklerken bir anda üstümün açılması ile sudan çıkmış balığa döndüm. Hala kapatmamış olduğu süpürgenin borusunu kıçıma vurmasıyla seslice inledim.

"Kalksana artık Emir. Beni delirtmek mi istiyorsun? Saat kaç oldu hala uyuyorsun. Ders mers çalışmıyorsun bari çık dışarı bir şeyler yap. Ama yok sen bekle, akşam babanla konuşacam bir hal çare bulsun senin bu haline." dedikten sonra üstümdeki örtüyü tamamen çekip kenara fırlattı.

Sinirle yerimde tepinirken "Ne varmış benim halimde pardon? Bir rahat kafayla uyuyamadık resmen. " diye bağırdım. Benim yakarışlarımı duyduğu gibi terliğine doğru eğildi. Gelecek olan tehlikeyi anlamanın verdiği korkuyla kollarımı iki yanıma sardım.

"Bak ya bir de kalkıp bağırıyor. Daha fazla sinirlendirme beni. Bu yaşta elimde kalacaksın Emir. Kalk git yüzünü yıka sonra işim var seninle." dedi o sırada yüzüme doğru salladığı terliği ile.

Tamam uykuyu seviyordum ama canımı sevdiğim kadar değildi tabi ki. O yüzden Zehra Sultan'ın yakarışlarına ve tehditlerine - buna kıçıma süpürge yemek ve bana doğru sallanan terlik de dahildi - daha fazla maruz kalmamak için bir çırpıda kalktım yataktan.

Bir çırpıda dedim, dedim ama fazla uyumanın verdiği baş dönmesi ile yeri boylamam bir olmuştu. Canım annemin hiç oralı olmaması ile güç bela ayağa kalktım ve banyoya geçtim.

Elimi yüzümü yıkayıp üstümü değiştikten sonra salona adımladım. Saat öğlen 2 olduğu için karnım hayli acıkmıştı. Kendimi salondan mutfağa atacağım sırada karşımda 1.55 boyuyla dikilen annem ile kalakaldım.

Bakmayın öyle minik olduğuna, kimseden korkmadığım kadar annemden korkardım. Allah boyundan almış sinirine vermişti anacığımın. Çenesi de en az benim kadar düşüktü. Yani kısaca Zehra Sultan'ın gazabından korkundu falan, neyse.

ÇIRAK (BXB) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin