10

304 45 35
                                    

"Ben gidiyorum Seungmin!"

"Elbette, randevunun tadını çıkarmalısın."

"Ne? Bu bir randevu değil!"

Seungmin, arkadaşına alayla gülümsedi.

"Kesin değildir."

"Saçmalıyorsun!"

Hyunjin kapıyı kapatmadan önce son sözlerini söyledi ve odadan çıktı.

Seungmin arkadaşının bu haline gülümsedi ve ödevini yapmak için masasına oturdu.

Bir saat.

İki saat.

Üç saat.

Üç saat sonunda genç ödevi bitirdi. Saate baktı ve yorgunluktan kollarını gerdi.

Perdeyi açtı ve dışarıya baktı. Oda arkadaşı hâlâ gelmemisti.

Ardından yatağına yürüdü ve kendini yumuşak yere bıraktı.

"Şimdi, ne yapmalıyım?"

Aklına hiçbir şey gelmeyince telefonunu aldı ve sosyal medyasında gezmeye başladı.

Sıkılana kadar videoları aşağıya indirmeye devam etti. Canı sıkılınca telefonu kenara bıraktı ve yastığına sarılarak sızlanmaya başladı.

"Ah, yapacak hiçbir şey yok! Hyunjin, neden bu kadar geç kaldın?"

Aklına gelen şeyle gözleri doldu.

"Eğer Hyunjin'in bir gün sevgilisi olursa ben hep böyle yalnız kalacağım?"

Sıkıntıyla iç çekti ve odasından çıkarak ikizleri rahatsız etmeye gitti.

• • • •

"Seungmin?"

"Hyunjin nerede?"

Kapıda kendisini sorularla boğan iki gence göz devirdi Seungmin ve odaya girerek kendini br yatağa attı.

"Hyunjin'in randevusu hâlâ bitmedi, bende kendimi yalnız hissettiğim için sizin yanınıza geldim."

"Randevu mu?"

"Evet."

Felix ve Jisung kendi aralarında bakıştılar, sanki gözleriyle konuşabiliyormuşlar gibi.

"Hey ikiz olduğunuzu biliyorum ama suan entelektüel üçüzünüz de burada. Bana ilgi gösterebilir misiniz?"

"Ah doğru, netflix izlesek nasıl olur?" Jisung bir yandan bilgisayarını açıyordu.

"Olur, atıştırmalıklarınız var mı?"

"Ah kahretsin! Dün hepsini yedik."

"Oh sorun değil markete gidip alabilirim."

"Bende seninle geleceğim Seungmin."

Birlikte markete giren Jisung ve Seungmin. Farklı reyonlara gittiler.

Annoy -HyunminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin