Sıçtık

359 26 9
                                    

Yeni bölümü bayaaa geçiktirdiğimi biliyorum ve bunun için sizden özür diliyorum .
Multimedya Batı Ve Gizemin söylediği şarkı.

Karşınızda çok olmasa da uzun bir bölüm . İyi okumalar :)))

" akciğer kanseri öyle mi " kendi kendime söylediğim bu cümle beni her seferinde yıkıyordu. İçimdeki bu his ölmekden daha beter gibiydi . Ama asıl sorun neden böyle hissediyodum? Neden yani sonuçta sadece arkadaştık
Demek cıst firendsiniz
İç sesimle küfürleştikten sonra düşüncelerimle boğuşmaya geri dönebilirdim . Ama düşüncelerime geri dönme düşüncem pislik Oğuz yüzünden suistimal edildi .
" tek Başağım hadi gel seninle lafeteryaya inelim olur mu " Oğuzun dediklerini hiç duymamış gibi amiden kalktım ve doktorun yanına gittim .
" içeri girmek istiyorum " doktor ve konuştuğu arkadaşlarım bana döndü .
" üzgünüm ama bunu yapamam hasta henüz kendine gelmedi geldikten sonra belki " bunu demesiyle gelen ani bir güç ve sinir duygusuyla doktoru pembe duvara doğru ittirdim .
" bana bak doktor bozuntusu dua et şu an kötü hissediyorum ve biraz da açım yoksa yemin ederim seni bu gördüğün beybi feys ama kaslı yaratıklara öyle bir dövdürtürdüm ki plastik cerahlar mıdır nedir onlar bile seni düzeltemezlerdi " cümlemi bitirdikten sonra beni onaylamaları için bizim çocuklara baktım onlarda bana baktıkdan sonra hemen doktora dönüp kaba dayı gibi göğüslerini gerdiler ve gözşerini kısarak baktılar .
" şimdi formuma dönmeden ve seni dövdürtmeden önce üç saniyen var daktır anladın mı beni 1...2...- " ben üç demeden adam göt korkusundan tamam diye bağırdı .
" tamam tamam odaya girebilirsiniz hemen karşıdaki 314 numara " dedi ve sonra sıkıştırdığımız yerden kurtulup koridorun karşısındaki odaya kaçtı .

" amip bu nasıl daktır olmuş ya " söylene söylene odaya girdim .

Yatakta yatan solgun Batının yüzünü görmemle tüylerim diken diken oldu .

" Batı ..." ağzımdan fısıldamayla çıkan isimle Batı bana döndü .
Hani uyanmamıştı .
" ne zamandır uyanıksın " dedim ve hızlı adımlarla yanına gidip yatağının yanına oturdum .
" bilmem ki yaklaşık üç dakika falan oldu biz buraya ne zaman geldik " dedi ve mavililerini bana çevirdi.
" tamı tamına üç saat oldu" dedim ve kendimi gülümsemeye zorladım . Ve o an aklıma dank etti. Bundan sonra hep böyle olucaktı. Gülümsemelerim hep zorlama olacaktı.

" noldu nerelere daldın gittin" Batının konuşmasıyla ona döndüm . Hafifçe gülümseyerek elini tuttum .
" hiç "
" yoksa ölücekmiyim " bunu demesiyle surarım düştü . Ne yani bilmiyomuydu . Kanser olduğundan gerçekten haberi yokmuydu.
" henüz değil " dedim ve gelmek üzere olan yaşlarımı sonraya erteledim.
" biz neden hala burdayız sadece başıma güneş geçmiş" Batı seni gerçekten gebertmek istiyorum bir kaşık değil bir çatal çayda öldürmek istiyorum . O çatalın ucunu ağzından sokup kıçından çıkarmak istiyorum .
Of Batı of . Söyleyeydin akciğerlerine kanser olmayalardı nolurduuu.
" ben daktır çakmasınyarmayla konuşurum sen merak etme " dedim ve elini son kez sıkıp odadan çıktım . Çıkmamla kapının yanındaki duvara yaslandım ve hıçkıra hıçkıra ağladım . Şu kalan yıpranmış canım çıkana kadar ağladım. Ve bitti .

Yaklaşık iki dakika içinde bitti . Bu kadardı. Bundan sonra ağlamak yoktu.

Sırtımı duvardan ayırdım . Karşıdan gelen Oğuzu görmemle ona seslendim.
" Oğuz mal varlık gel buraya " Oğuz beni duyunca yukarı bakıp bişeyler geveledikten sonra yanıma geldi .
" efendim Başak noldu " Oğuzun kolunu lafımın yarısında karı görüp kaçmasın diye tuttum .
" Sen şu daktır yarmasını Batıyı taburcu etmek için ikna edebilirmisin " dedim ve umutla baktım .
" Başak sen ciddi misin kanka . Çocuk grip değil akciğer kanseri. "
" ya bunu zaten biliyorum "
" eee "
" ama Batı bilmiyo" dedim vegözlerim dolu dolu ona baktım.
" hassiktir sen ciddi misin " kafamı sallayarak onu onayladım. Elleriyle yüzünü kapayıp arkasına döndü .
" ikna edebilir misin " dedim ve sırtını sovazladım.
" herşey serbest mi yani tekme tokat yumruh ısırmak falan "
" kesinlikle " dedim ve tek kaşımı kaldırarak baktım. Biraz bekledikten sonra cevap verdi.
" o iş bende " hüzünle gülümseyip ona sarıldım . Bu gün sadece onun istedikleri olucaktı. Bizimkiler bekleyebilirdi . Ama onunkilerin bekleyebileceğini zannetmiyordum.
" teşşekkür ederim" dedim ve koşarak odaya girdim. Kapıyı açmamla bana dönen Batıya baktım ve gülümsedim .
" giyin hadi gidiyoruz " dememle Batı " nereye" diye sordu.
Bunu hiç düşünmemiştim . Nereye gidebiliriz ki saat sabahın beşi belki anca .
" cehenneme götürcem seni iöerde tanıdıklarım var hey allahım ya konuşmada üzerini giyin" adama hastalık sökmüyo hala meraklı Batıhat.
" taman giyiniyim" dedi ve gitmemi beklemeden tişörtünü çıkardı.
" ıhhhh" çığlık attıktan sonra konuştum. " beni deli ediyosun"
" ben değil vücudum seni deli ediyo" piç gülümsenin en piç halini yaptıktan sonra daha fazla dayanamadan odadan çıktım.

HödükHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin