1.0

2.9K 298 213
                                    

"Oğlum ne hale soktun beni ya."

"Oğlum sen milletin içinde kobrayı sallamış insansın buna mı laf ediyorsun?"

Jungkook yurdun ortak tuvaletinde büyük çantadaki kıyafetleri Taehyung'a giydirirken konuşmuştu. Jimin'in odadan çıkmaması için acele ediyordu.

"O farklı bu farklı. Ya ciddiye alınırsa bu durum? Ya beni sürgün ederlerse?"

"Abartma amına koyayım. Alt tarafı şaka yapıyoruz şurda. Hem bir şey olursa ben üstlenirim dedim ya."

Kar maskesini ters giydirdiği için karşısında nefes alamayan 'bilinmeyen adam'ın cevabını da boğuk duyuyordu.

"Lan dur ters giydirmişim kusura bakma kardeşim." Maskeyi ters çevirmesiyle sadece göz hizası delik olan maskeden Taehyung'un gözlerini görebilmişti.

"Omono kodoğom."

"Ney?"

"Nofos."

"Ne diyorsun amk?"

Taehyung maskeyi bir hışımla çıkarmış derin derin nefes almaya çalışıyordu. "Boğuluyordum orospu çocuğu şunun burun hizasını da del."

Jungkook 'hee' dercesine kafasını sallayıp maskenin burun hizasını kafasına göre delmeye başlamıştı. "Bu genişlik yeterli mi?" Delik yerden çektiği nahı Taehyung'a gösterirken çok ciddi bir iş yapıyormuş gibi görünüyordu.

"Ver deneyeyim." Maskeyi tekrar takan Taehyungla Jungkook gözlerini kaçırmış yönünü büyük uzun siyah pardesüya çevirmişti. "Bu ne Jungkook başka bir şey yok mu ya?"

"Yok ne yapayım? Ablaya söyledim bunu verdi."

Uzun pardesüyü de üzerine geçiren Taehyung şimdi tamamen kamufle olmuştu. "Nasıl oldu?"

"Valla ne yalan söyleyeyim bok gibi oldu."

Kurduğu alarmlı çantayı da Taehyung'un koluna asmasıyla her şey tamamlanmıştı.

"Anladın değil mi ne yapacağını?"

"Anladım anladım da umarım bu iş ters tepmez Jungkook."

"Ne olacak oğlum zararsız çocuk çığlığı basar biraz ağlar geçer."

"Herhangi bir şey olursa sorumlusu sensin."

Jungkook kafasını umursamazca sallamış geriye bıraktığı çöpleri toplamaya başlamıştı. "Bir kere daha anlatıyorum planı." "Anladık dedik ya oğlum."

"Anlat o zaman piç."

Büyük delikten burnunu kaşıyan Taehyung planı tekrarlamaya başlamıştı. "Kapıyı çalacağım sonra açanın üstüne bomba bum diye bağırıp çantayı bırakacağım sonra da Allah ne verdiyse kaçacağım."

"Aferin benim oğluma."

Ortalığı toplayan Jungkookla sonunda planlarını işlemek için harekete geçmişlerdi. Önden Jungkook ilerliyor biri var mı diye kontrol ediyordu. Büyük koridorda ikisi de koşuyor köşeye varınca Jungkook kafasını uzatıp gizli görevdeymiş gibi etrafı kolaçan ediyordu.

Taehyung'a yürü komutu veriyor o da hızlı hızlı Jungkook'u takip etmeye çalışıyordu. "Jungkook bu çok dar hızlı koşamıyorum amına koyayım bari fermuarını çıkarsaydık."

"Yok yok gayet iyisin uzun ince Minecraft Slenderman gibi." "Off. "

Uzun merdivenleri de çıktıklarında sonunda Jimin'in odasının önünde durmuşlardı.

"Gördün mü hangi oda olduğunu?"

Bakışlarıyla ileriyi işaret ediyordu. "Gördüm." Heyecanlanan Jungkook yüzündeki sırıtışı silemezken çantadaki alarmı kurmaya başlamıştı. "Bak çok dikkat et tamam mı? Çok da korkutma ama korksun da tamam mı?"

franco • jikook textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin