Şarkıyı anlamı ile dinledikten sonra okumanızı tavsiye ediyorum.
Vera Lynn-we'll meet again
· · ─────── ·𖥸· ─────── · ·
Timur İmparatorluğu yüzüne vuran güneş ışığı ile gözlerini aralayıp başını kaldırdı ve etrafına baktı. Kendi evinde ve kendi odasındaydı. Sersemlemiş gibi yüzünü elleri arasına aldı ve iç çekti. Fazlası ile gerçekçi bir rüya görmüştü ve şimdi burada olduğunu görünce istemsizce somurttu. Biraz daha yatağında kaldıktan sonra yavaşça kalktı ve yatağı düzeltip üstündeki geceliği çıkarttı. Odasının camını açtıktan sonra biraz etrafına baktı ve elini saçlarına götürüp karıştırdı. Daha sonra yatak odasından çıkıp evinde nedensiz bir şekilde gezinmeye başladı. Her gün yaptığı bir aktivite olmuştu bu. Tek başına yaşamasına rağmen birini arıyor gibiydi. Yine hiçkimseyi bulamayınca bu sefer mutfağa geldi ve sessizce kendisine çay yapmaya başladı.
"..."
Çayı demlenirken kendisine sırf yemiş olmak için bir şeyler hazırlamaya başladı. Sessizce çayını doldurup yemeğini yerken uykulu gözlerle etrafına bakmaya devam ediyordu. Evi pek merkezi bir yerde değildi ve etrafta kendisininkinden başka da ev yoktu. Sessizlik içindeki yemeğin ardından Timur İmparatorluğu tabaklarını kaldırıp hırkasını aldı ve sonra tekrar yatak odasına gidip çantasını hazırlamaya başladı. Bir not defteri ve kalem, birkaç tane kristal (doğal taş da diyebilirsiniz) ve tütsü ile çakmak. Ufak bir fotoğraf makinesini de çantaya koyduktan sonra demlediği çaydan birazını termosuna koyup onu da çantasına koydu. Daha sonra evinden çıkıp hemen arkada ormanın derinliklerine giden bir patikaya doğru ilerledi ve etrafına baka baka sessizce yürümeye başladı. Etraftaki tek ses kuş cıvıltıları ve ilerde akan derenin su sesiydi. Timur İmparatorluğu yok boyunca ilerliyor, hoşuna giden şeylerin resmini çekiyor ve bazı taşlar toplayıp defterine not ediyordu. En sonunda bir ağacın dibine çöktü ve termosu çıkartıp topladığı taşları temizlemeye başladı.
"..."
Timur İmparatorluğu sessizce işini yaparken ötüşen kuşları dinliyordu. Temizlemesine ve çayını bitirmesine rağmen uzun bir süre boyunca orada oturmaya devam etti. Ne de olsa kalkıp yapması gereken birşey yoktu. Tepedeki güneş yavaş yavaş batmaya başladığı zaman Timur İmparatorluğu bugünlük bu kadar gezintinin yeterli olduğunu düşündüğünde ayağa kalktı ve temizlediği taşlar zarar görmesin diye onları cebine koyarken termosunu da geri çantasına koyup geldiği yolu geri gitmeye başladı. Eve gitmeden önce market alışverişi yapmaya karar vermiş olacak ki patikadan çıkınca eve uğramadan direkt olarak yürümeye devam etti. Belki bu uzun yolu yürümek pek mantıklı değildi ama Timur İmparatorluğu'nun zamandan bol birşeyi yoktu. Bir yandan yürürken diğer yandan boynundaki yeşil ve altın sarısı işlemeleri olan tılsımı okşuyordu. Kızı Hiva Hanlığı'nın evini geride bıraktı ve biraz daha yürüdü. Tek başına ilerlediği sürede yolun karşısından kendisine doğru gelen bir silüet görüp gözlerini kıstı ve gelen kişinin kim olduğunu anlamaya çalıştı. Diğer yandan avcunun içindeki tılsımı sıkıyordu. Karşıdan gelen kişi biraz daha yaklaştığı zaman Timur İmparatorluğu gelenin kim olduğunu gördü ve nefesini tutup gözlerini şaşkınlıkla açtı. Osmanlı İmparatorluğu da karşıdaki kişiyi görünce Timur İmparatorluğu kadar şaşırmıştı. Yavaşça adımlarını ona doğru çevirdi ve yanına gidip ona baktı. Timur İmparatorluğu o an avcundaki tılsımı hızla giysisinin içine sokup boğazını temizledi ve Osmanlı İmparatorluğu'na baktı. Onun tılsımı görmesini istemiyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/343373864-288-k509943.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
☦ 𝐎𝐩𝐢𝐚 ☦︎〢 𝐀𝐟𝐭𝐞𝐫𝐥𝐢𝐟𝐞 𝐀𝐔〢𝐂𝐇
Fanfiction𝐘𝐨𝐮 𝐚𝐫𝐞 𝐚𝐥𝐢𝐯𝐞 𝐟𝐞𝐞𝐥 𝐭𝐡𝐞 𝐚𝐢𝐫 𝐟𝐞𝐞𝐥 𝐲𝐨𝐮𝐫 𝐥𝐮𝐧𝐠𝐬 𝐚𝐧𝐝 𝐭𝐡𝐞 𝐬𝐮𝐧 𝐤𝐢𝐬𝐬 𝐲𝐨𝐮𝐫 𝐜𝐡𝐞𝐞𝐤 𝐭𝐡𝐞𝐬𝐞 𝐭𝐡𝐢𝐧𝐠 𝐚𝐫𝐞 𝐞𝐧𝐨𝐮𝐠𝐡 𝐚𝐧𝐝 𝐞𝐧𝐨𝐮𝐠𝐡 𝐢𝐬 𝐞𝐯𝐞𝐫𝐭𝐲𝐡𝐢𝐧𝐠.