Sevgili Haşhaşi

369 20 115
                                        

"Abi biz neden buradayız?!"

Nizar-i İsmail'i Devleti abisinin peşinden diğer abisi olan Eyyûbi İmparatorluğu'nun evinin içine girdi.

"İsmail biraz sessiz ol be"

"Neden sabahın köründe buraya geldik resmen yataktan aldın beni, Dilmaç beni öldürecek!"

Haşhaşi başını çevirip camdan içeri girmeye çalışan kardeşini içeri çekti.

"Dilmaç? O kim?"

"... Sen şaka yapıyorsun."

"Aynen süper zeka işim gücüm yok şaka yapacağım."

İsmail abisine bakarak iç çekti.

"Neyse boşver söyle neden geldik buraya."

"İşimiz var."

"Peki neden bu saatte gizlice camdan içeri girdik?!"

"Çünkü işimiz var İsmail kıt mısın?! Tck tck tck"

Haşhaşi bilmiş bilmiş önüne döndü ve etrafa bakınmaya başladı.

"Yakalanırsak ne halt yiyeceğiz?"

"Ben üstlenirim suçu sen merak etme."

"Hmmm"

Haşhaşi bir süre evde etrafı geldikten sonra bir sandığı zar zor kenara çekti. Ama ayakkabısı duvar ve sandığın arasına sıkıştığı için geri çekileceği sırada ayakkabısı ayağından çıktı.

"Eh"

Haşhaşi tam eğilmiş ayakkabısını alacağı sırada sarı bir tüy yumağı hızla koşup ayakkabısını kaptı.

"Ha?!"

Haşhaşi başını çevirip koridorun sonuna baktığında ağızında ayakkabısı olan yavru çöl tilkisi Acem'i gördü ve telaşla camdan dışarıya "Eskiden buralar hep sazlıktı" bakışı atan ve ettafı aylak aylak seyreden kardeşine seslendi;

"İsmail! Koş yakala şunu!"

"Ne?"

İsmail başını çevirince koridordaki Acem'i gördü ve zihninden küfür ederek atıldı ama yavru tilki çevik çıkmış olacak ki hızla arkasını döndü ve koridor boyu koşmaya başladı. En sonunda ise İsmail kendisini yakalayamadan sahibi Eyyûbi İmparatorluğu'nun kapısının altındaki aralıktan sıkışarak odanın içine girdi.

"..."

Haşhaşi hızla İsmail'in yanına geldi ve yüzüne baktı.

"Ne oldu yakaladın mı?"

İsmail cevap vermek yerine işaret parmağı ile kapıyı işaret etti ve yutkundu.

"Hay içine-"

Haşhaşi eğildi ve kapının altından içeriye bakmaya başladı. O sırada Acem ise arka partilerinden destek alıp yatağa çıkmaya çalışıyordu ama boyu küçük olduğu için bunu yapamıyordu. En sonunda hırlayıp önlemeye başladı ve yatakta uyuyan Eyyûbi'yi uyandırabildi. Eyyûbi İmparatorluğu ise uykulu uykulu yatağın altındaki Adem'e baktı.

"Hmm.. Acem, ne oldu?"

Eyyûbi İmparatorluğu, Acem'i kucağına alıp ağızındaki ayakkabıya aldı ve bir süre sonra gözleri büyüdü. Sonra doğruca kapıya dönüp bağırdı;

"Haşhaşi!"

O sırada Haşhaşi ve İsmail tam kapının önünde düşünüyorlardı. Abilerinin sesini duyduklarında ise istemsizce geri çekildiler.

"Tamam artık kimse beni burada tutamaz ben gidiyorum."

Haşhaşi, gitmek üzere olan kardeşini yakasından tutup kendine çekti. Tam ağızını açacağı sırada ise Eyyûbi İmparatorluğu kapıyı hışımla açıp ikiliye baktı."

"Haşhaşi! Sen ne arıyorsun burada aptal adam!"

Eyyûbi bunu söylerken diğer yandan da elinde tuttuğu ayakkabıyı ona doğru sallıyordu. Haşhaşi ise abisinin öfkesini umursamayarak ayakkabısına baktı.

"Aaa, ayakkabım"

"Ne yapıyorsun sen burada?!"

"Ha şey, İsmail'in işi varmış ondan geldik."

"NE?!"

İsmail hışım ve şaşkınlıkla abisine döndü

"HANİ SUÇU ÜSTLENİYORDUN ŞEREFSİZ?!"

"AAA TERBİYESİZ ABİYE ÖYLE DENİR Mİ?!"

Eyyûbi İmparatorluğu iki salak kardeşine bakarak iç çekti ve ayakkabıyı Haşhaşi'nin suratına attı.

"A-!"

"Haşhaşi seni öldüreceğim bir de yalan söylüyor piçe bak!"

"Ne alakası var be?! Hem sen nereden anladın benim ayakkabım olduğunu!?"

"İlk olarak bir tek sen fakir gibi sürekli aynı şeyi giyiyorsun, ikincisi kimse bu hayatta senin kadar zevksiz olamaz Haşhaşi. Çuval giysen daha şık görünürdü."

"Aaa, sen kendi giysilerini bak be!"

Haşhaşi ayakkabısını giyip yine abisine baktı

"Bi ziyarete gelelim dedik adamın hevesini kursağında bırakıyorsun aa!"

"Siktir git şuradan adamı delirtme!"

"Aman be! Sana mı kaldık! Yürü İsma-"

Haşhaşi başını çevirip İsmail'in olması gereken yere bakınca onun orada olmadığını gördü ve söylendi.

"Şerefsiz.."


☦ 𝐎𝐩𝐢𝐚 ☦︎〢 𝐀𝐟𝐭𝐞𝐫𝐥𝐢𝐟𝐞 𝐀𝐔〢𝐂𝐇Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin